AŞI

Tam bir kısıtlamaya alışmışken, yeni bir tanesine alışmaya çalışıyoruz.
Birden artık o kısıtlamayla bir- iki haftalığına işimiz olmuyor.
Sonra birdenbire o da geri geliyor.
Her ne kadar artık alışmış olsak da salgının başındaki belirsizlik hala etkisini koruyor.
Salgının seyrinin arttığını haftalık risk ve vaka sayısı haritalarında görebiliyoruz.
Elimizde kala kala maske, mesafe ve temizlik üçlüsünden başka bir şey de kalmadı.
Ama her şeye rağmen karamsar bulutların dağıldığı günler ufukta.
Türkiye'de bir süredir devam eden aşılama programı, geçtiğimiz hafta Pfizer '“ Biontech aşısının ilk dozunun uygulanmasıyla birlikte hız kazandı.
Uzun süredir aşılama programına alınmayı bekleyen meslek gruplarına mensuplar da aşılanmaya başlandı.
Bu kapsamda 'Basın kartı' sahipleri de aşı olmaya başladı.
Şahsen 'gazeteci'lerin aşılama programına dahil edilmesini beklemiyordum.
O yüzden kendimi, yaşım gereği ve herhangi bir kronik hastalığımın bulunmayışı sebebiyle listenin en sonlarında yer alacağıma ve ne yalan söyleyeyim daha çok uzun süre de bana sıra gelmeyeceğine alıştırmıştım.
Gazetecilerin aşılanacağını duyunca önce çok mutlu oldum.
Bir anda gelen o 'Sağlıklı, güzel günler geri geliyor' hissiyle karışık 'Bugünleri de gördüm ya' hislerini tarif etmek mümkün değil.
Öyle ki gazeteciler de salgının başından beri tıpkı diğer meslek grupları gibi savunmasız durumdaydı.
Bugüne kadar sahadaki birçok meslektaşımız bu hastalığa yakalandı, hayatını kaybetti.
Gazetecilik gibi sahada sürdürülen bir meslek için aşı programına alınmak güzel bir karar.
Ancak bu duruma bile sevinmek uzun sürmüyor.
Çünkü aşılama programında olması gerekenlerin henüz daha aşılanmadığını bilmek bir gazeteci olarak ister istemez sorguladığınız bir durum.
Sorguladığınız bir diğer durum da aşıdan yararlanmak için sadece 'basın kartı' taşıyor olmak durumu.
'Basın kartı' mesleğe başlar başlamaz herkese verilen bir kart değil.
Karta başvurabilmek için bir süre meslekte kıdem kazanmanız (süre eğitim durumuna göre değişiyor), ardından yine birden fazla kriteri yerine getirebilmeniz gerek.
Sonra da belirli aralıklarla toplanan 'Basın Kartı Komisyon'undan başvurunuzun geçmesi lazım.
Gazeteci, kartı olsa da olmasa da gazetecidir.
***
Kendi aşı deneyimime dönecek olursak, aşı olmak için Aile Hekimliği yerine hastaneyi tercih edince Sinovac ve BioNTech aşıları arasında seçim yapabildim.
Amacım bir an önce aşı olmak olduğu için en erken randevu verilen aşı da BioNTech olunca onu seçtim.
Randevu saatinde hastaneye gittiğinizde ilk iş olası olumsuzlukları ve yan etkileri kabul ettiğinize dair bir form imzalıyorsunuz ve oradaki görevliye teslim ediyorsunuz.
Önündeki randevu listesinde adınızı işaretleyen görevli sıranız gelince sizi çağırıyor.
Aşı odalarında her şey çabucak olup bitiyor.
Herhangi bir olumsuzluğa karşı 15 dakika koridorda beklemeniz isteniyor.
Ben orada beklediğim süre zarfında herhangi bir olumsuzluk yaşayanla karşılaşmadım.
Kendimde de birkaç gün aşı yerinde ağrı oldu, o kadar.
Geldiğimiz bu noktada güzel günleri biraz daha yakın kılan aşıyla ilgili verebileceğim tek tavsiye ise konunun uzmanları haricinde kimseyi dikkate almamak.
Özellikle de komplo teorisyenlerini.   
Herkese sağlıklı günler.
Mesleği veya yaşı fark etmeksizin isteyen herkesin aşılandığı günleri görebilmek dileğiyle'¦