Grev

Ve kıyamet koptu.

60 kadar minibüsçü belediyeyi bastı.

Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu adamlara diyor ki 'Yöneticileriniz gelsin, basının huzurunda bir toplantı yapalım' ama minibüsçüler toplu olarak görüşme yapmak istiyor.

Bu arada Helvacıoğlu'nun söylediklerine göre; minibüslerde denetimler başlatılmış.

Yine onun iddiasına göre birçok minibüste şoförlük yapanların bir kısmı 65 yaşın üstünde, SRC belgeleri yok, yangın tüpü yok, engelli iniş '“ biniş için sistem yok, ayakta yolcu taşıyor.

Bu kez ceza yazılmaya başlanmış.

Bunun üzerine bazı minibüs hatlarında çalışan araçlar greve başladı.

Grev dediğin, yolcu taşımaktan imtina ediyor, çalışmıyor.

Demek ki neymiş, minibüsçülerin en büyük silahı grevmiş.

Şimdi aynı şeyleri Edirne için düşünün.

Olmaz ya Edirne Belediyesi ile Edirne Toplu Ulaşım Sistemi (ETUS) arasında giderilemeyecek bir sorun yaşansa bir baktınız ETUS araçları greve çıkmış.

Yani sabah evden çıktık, işe gidemiyoruz, okula gidemiyoruz, hastaneye gidemiyoruz, alışverişe gidemiyoruz.

Yaşam felç olmaz mı?

Peki vatandaşını mağdur etmeme adına, Edirne Belediyesi'nin devreye sokacağı toplu taşıma araçları var mı?

Bana göre yok çünkü belediyenin otobüsü yok.

'Gerek yok, otobüs zaten zarar eder' demişler.

Oysa Süloğlu Belediyesi'nin en büyük geliri, ilçe ile Edirne arasında yolcu taşımacılığından elde ettiği para.

Onun için Edirne'de herkes oturup düşünmeli.

Belediyeler kent içi ulaşımı özelleştirebilir.

Ama tedbiri elden bırakmamalıdır.

Yani her belediyenin 'belediye otobüsü' olmalıdır.

***

Trakya Üniversitesi'nde açılan kadrolar için başvurular bugün son buluyor.

Kadrolar için aranan şartlar ise tartışılmaya devam ediyor.

Nedeni de şu; aranan şartlar tam adrese teslim gibi.

Hatta üniversitede hangi kadroya kimin alınacağı da dillendiriliyor.

GÜNDEM olarak biz de bu konuyu gündeme taşımıştık.

Bu kadar 'adrese teslim kadro' dedirtecek düzeye gelinmişse bu kadrolardan bir hayır gelmez.

Bence Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu bu kadro alımlarını iptal etmelidir.

Tabakoğlu'nu uyarıyorum, birisi parasına kıyıp noterde 'şu kadrolara şu kişiler alınacak' diye beyan verir ve bu beyan doğru çıkarsa işin rezillik boyutunu düşünebiliyor musunuz?

Benden söylemesi'¦

***

Geçtiğimiz günlerde Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, yanında bazı partililer olmak üzere Edirne Katı Atık Birliği'nin (EDİKAB) katı atık bertaraf tesisini gezdi.

Hatta inceleme yaptı.

Bu gezi ve incelemenin fotoğrafları sosyal medyada yayınlandı.

Sonrasında ise hiçbir açıklama yapılmadı.

Oysa ben saf saf bir açıklama bekliyorum.

Örneğin Gürkan 'Hasanağa Deresi'ndeki kirliliğin kaynağı bizim EDİKAB'ın tesisi değil' desin diye bekliyorum.

Ya da 'Evet, bizim arkadaşlar bir halt yemiş, atık suları dereye deşarj etmişler' diyebilirdi.

Tercih onun.

Bu sessizliği nasıl yorumlayalım.

Eskiler 'sükût ikrardan gelir' der.

Bilmeyenler için söylüyorum 'sükût' ve 'ikrar' kelimelerinin neye karşılık geldiğini sözlükten bakıp öğrensinler.

Ha sahi, elektrik üretiyorduk bu tesisten.

'Kirletiyorlar ama elektrik de üretiyorlar' der miyiz bir gün?