

Bir ayağından ortopedik engelli.
Bu köşeye konuk olmasının nedeni, binlerce kişinin GÜNDEM'de, GÜNDEM TV'de, Takvim'de ve SABAH'ta kendisiyle ilgili okuduğu haberlerdir.
Ne yapmış Süleyman öğretmen?
Üç yıldır tatile çıkmayı ya da kahvehaneye gidip eşiyle dostuyla lak lak etmek ya da pişpirik oynamak yerine 'Sokakta Bilgi Okulu' adını verdiği bir etkinlik oluşturmuş.
Burada özellikle dezavantajlı çocuklara ders veriliyor.
GÜNDEM Gazetesinin internet üzerinden test çalışmaları süren televizyonunda muhtemelen izlemişsinizdir.
Şimdilik 40 bin kişi tarafından izlendi bu haber.
İzlemeyenler için tarif edeyim; sokaktaki bir işyerinin duvarına bir tahta asılmış.
Önceleri boş tenekeler sandalye, yakınlardaki bir televizyon tamircisinin artık iflah olmaz ve çöpe atacağı tüplü televizyonlar masa olmuş.
Bu okulda dersler anlatılıyor, matematik problemleri çözülüyor, kitap okunuyor.
Sonra esnaf girmiş devreye, boş tenekelerin yerini nispeten daha lüks olan plastik sandalyeler almış.
Acıkan öğrencilerin iaşelerini yine etraftaki esnaf karşılamaya başlamış.
Çevredeki evlerden poğaça, kek, börek, içecek getirilir olunmuş.
Sadece ders mi yapılıyor burada.
Hayır, insanların birbirlerine nasıl davranacakları, toplumda birlikte yaşama kuralları da öğretiliyor.
Bir düşünme sporu olan satranç da cabası.
Zaman zaman topluca sinemaya gidiliyor.
Çocuklar arasında hayatında ilk kez Süleyman öğretmenle sinemaya gidenler var.
Öğrenciler için ödüle dayalı bir eğitim modeli geliştirmiş Süleyman öğretmen.
Örneğin zor bir matematik problemini çözdün, ödül olarak yarım saat internet kullanma hakkın doğuyor.
Ödül olarak kazandığı internet kullanma hakkını çocuklar Süleyman öğretmenin eşine internet kafede kullanıyorlar.
Çocuklar için zararlı olan site ve programlara girmemelerine özel gösteriliyor.
Sokakta Bilgi Okulu'nun eksikleri de var.
Para filan istemiyorlar, kabul etmiyorlar.
Kitap, kırtasiye, giyecek ve bir de müzik aleti.
Gitar, klarnet ve darbuka çalabilen çocuklar var, onların müzik konusunda ilerlemesini istiyor Süleyman öğretmen.
Bu işler para ve maddiyat işi değil, gönül işi.
Süleyman öğretmenin sokakta açtığı bu okul ulusal gazetelere de yansıdı herkes 'helal olsun Süleyman öğretmen' dedi.
Ben başka bir şey daha diyorum.
Dünyada öğretmenler günü 5 Ekim, bizde ise Atatürk'e baş öğretmenlik unvanı verilen gün olan 24 Kasım öğretmenler günü olarak kutlanır.
Tam bir ay var.
24 Kasım Öğretmenler Günü'ne bir '˜yılın öğretmeni' arıyorsanız; Havsa orada, Süleyman Ekiz öğretmen orada.
***
Gazetecilikte polemik her zaman iyidir.
Kamuoyunu, okuyucuyu, tarafları zinde tutar.
Ancak bugünlerde Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan'la polemiğe girme taraftarı değilim pek.
Gürkan'ın parti içinde mücadelesi var.
Belediyeye gelen giden müfettişler var.
Ankara'nın kendisini bir daha aday gösterip göstermeyeceği konusu var.
Kısacası; sıkıntıları büyük.
Geçen gün yaptığı basın toplantısında yine bana bu kez adımı vererek laf atmış.
'Efendim, ETUS ve ulaşım konusunda yanlış yapılıyormuş, neden Murat Savaş'a sorulmuyormuş.'
Bu kez adım geçmemiş ama CHP delege seçimleri bazı gazetelerin yazı işleri müdürlerinin odalarında konuşuyormuş, o (Gürkan) bunları biliyormuş.
Başkasını bilmem ama delege seçimleri sırasında '˜kırmızı liste' kurmaylarından bir arkadaşım (ki 1977 yılından beri yani 40 yıldır arkadaşız) uğradı, birçok şeyin yanı sıra delege seçimlerini de konuştuk.
Bunda bir şey yok da burada asıl soru şu; yazı işleri müdürlerinin odaları dinleniyor mu?