İşçilere Saraçlar'dan selam
TÜRK-İŞ, DİSK, KESK, TMMOB, TTB, BİRLEŞİK KAMU-İŞ Edirne Temsilcilikleri, Saraçlar Caddesi'nde basın açıklaması düzenleyerek İstanbul 3'üncü havalimanı inşaatında çalışan işçilere, Flormar işçilerine ve Cargill işçilerine selam yolladılar. Basın açıklamasını okuyan KESK Edirne Temsilcisi Ayhan Fırtına '3. havalimanı, Cargill ve Flormar işçileri yalnız değildir. Direnişteki Edirne'den selamlıyoruz' dedi.
Edirne'de
sendika temsilcilikleri, siyasi partiler ve öğrenci örgütleri, İstanbul 3'üncü
havalimanında çalışan 126 işçinin gözaltına alınmasını, 120 Flormar işçisi ve
14 Cargill işçisinin sendikaya üye olmaları nedeniyle işten çıkartılmasını
protesto ederek basın açıklaması düzenlediler.
Saraçlarda
Caddesi'nde düzenlenen basın açıklamasına Türkiye İşçi Sendikaları
Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Edirne Temsilciliği, Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları
Konfederasyonu (DİSK) Edirne Temsilciliği, Kamu Emekçileri Sendikaları
Konfederasyonu (KESK) Edirne Temsilciliği, Türk Mühendis ve Mimar Odaları
Birliği (TMMOB) Edirne Temsilciliği, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Edirne
Temsilciliği, Birleşik Kamu İşgörenleri Sendikaları Konfederasyonu (KAMU-İŞ)
Edirne Temsilciliği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Merkez İlçe Örgütü,
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Edirne İl Örgütü, Özgürlük ve Dayanışma
Partisi (ÖDP) Edirne İl Örgütü ve Trakya Öğrenci Kolektifi katıldılar.
Basın
açıklamasını KESK Edirne Temsilcisi Ayhan Fırtına okudu. Fırtına, basın
açıklamasında İstanbul 3'üncü havalimanı inşaatında iş bırakan 126 işçinin
gözaltına alındığını belirterek; 'İstanbul Üçüncü havalimanı inşaatında can
güvenliği ve insani koşullarda çalışma ve yaşama talepleri ile binlerce işçinin
iş bırakarak direnişe geçmesinin ardından jandarma baskısıyla 126 işçi
gözaltına alınmıştı. Savcı 29 işçi ve sendikacıya direnişte aktif yol aldıkları
ve kolluk kuvvetlerine direndikleri gerekçesiyle tutuklama istemiş, 15 işçi
adli kontrolle serbest bırakılmıştı. Direniş sonrası baskının daha da arttığı,
koşulların giderek ağırlaştığını bildiren işçiler, bin kişiye 500 kişilik yemek
geldiğini söylediler' ifadelerine yer verdi.
'Eylemlerini sürdüreceklerini duyurdular'
Fırtına,
açıklamada Cargill işçilerinin eylemine de dikkat çekerek; 'Sendikalı oldukları
gerekçesiyle işten çıkarılan 14 Cargill işçisi, 157 gündür sürdürdükleri
eylemlerinde 13 Eylül'de İstanbul'daki genel müdürlüğüne yürüyüş başlatmıştı.
İşçilere yürüyüşleri sırasında Tuzla'da gözaltına alınmıştı. 18 Eylül'de genel
müdürlük önünde işlerini geri isteyen işçiler işlerini geri alana ve toplu
sözleşme yapılana kadar eylemlerini sürdüreceklerini duyurmuşlardır' dedi.
'Tazminat da ödemedi'
Gebze
Organize Sanayi Sitesi'nde kozmetik bakım ürünleri fabrikası olan Flormar'da
işçilerin sendikalı olmasıyla birlikte işten çıkarmaların başladığını söyleyen
Fırtına; 'Petrol-İş Sendikası'nın iş yerinde yetki almasının ardından ilk
olarak çoğunluğu kadın 20 işçi işten atıldı. Takip eden günlerde de işçilerin
çıkarılmaya devam etmesiyle işinden olanların sayısı 120'yi buldu. İşçiler, çay
molasında çıkarılan arkadaşlarına destek verenlerin bile çıkarıldığını ya da
istifaya zorlandıklarını anlattı. Üstelik İş Kanunu'nun 25/2. maddesi gerekçe
gösterilerek atılan işçilere, iddiaya göre firma tazminat da ödemedi' sözlerine
yer verdi.
'Ulusal güvenliği tehdit bahanedir'
Dünyada
ve Türkiye'deki kolluk kuvvetlerinin işçi direnişlerini durdurmak için devlet
otoritesinin argümanı olarak her dönemde iş gördüğünü söyleyen Fırtına; 'Kolluğu
harekete geçirmek için direnişçilerin ulusal güvenliğe tehdit oluşturduğu
bahanesi ise her zaman ilk sırada gösterilmiştir. Devletin, işçi direnişlerine
saldırılarının nedenini 1912'deki '˜Ekmek ve Güller' direnişini takip eden
gazeteci '˜Mary HeatonJorse' şöyle anlatıyor; '˜Tehlikeli görünen işçilerin ruhlarıydı.
Kendilerine güvenleri tamdı, neşeli ve
özgürlerdi, şarkılar söylüyorlardı'. Grev
ve direnişler sonuçları itibarıyla halk dayatılan vergiler, zamlar, yasaklar ve
ağır çalışma koşullarına karşı zaferin kazanılması için cesarettir. Hele halkın
desteğiyle zorbadan kurtulmanın, yaşanabilir bir dünya kurmanın temellerini
atacaktır' dedi.
'Suç değil, yasal güvence olmalı'
Fırtına,
3'üncü havalimanı, Cargill ve Flormar işçilerini Edirne'den selamladıklarını
belirterek; '3'üncü Havalimanı, Cargill ve Flormar işçileri yalnız değildir.
Hakları için, haklarımız için direnmek suç değil, yasal güvence olmalıdır.
İşçiler de hak arama mücadelesindeki emek örgütleri olarak, doğayı yok eden,
emeği yok sayan, iş ve yaşam güvencesinden yoksun, kölelik/taşeron düzeninden
birlikte haklı mücadelemizle kurtulacağız. Yaşasın işçilerin birliği, yaşasın
mücadelemiz' ifadelerine yer verdi. Basın açıklamasının ardından katılımcılar protestolarını sonlandırdılar.