CHP'de hedef tüm Trakya

CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, GÜNDEM'i ziyaret ederek 31 Mart 2019 tarihinde gerçekleştirilecek yerel seçimler öncesi CHP'nin Trakya ve Edirne'deki durumunu değerlendirdi. Gaytancıoğlu, CHP'nin hedefinin tüm Trakya'daki belediyeleri sosyal demokrat belediyecilikle tanıştırmak olduğunu belirterek belediye başkan adaylarının açıklanmadığı belediyeler için İYİ Parti ile görüşmelerin devam ettiğini söyledi.

CHP'de hedef tüm Trakya
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, dün GÜNDEM'i ziyaret ederek 2018 yılında Türkiye ekonomisini değerlendirdi. Gaytancıoğlu, Türkiye'nin 2019 yılı öngörülerini de paylaştığı ziyaretinde 31 Mart 2019 tarihinde gerçekleştirilecek yerel seçimleriyle ilgili açıklamalarda da bulundu.

                2018 yılında Türkiye'de iyi şeyler olmadığını söyleyen Gaytancıoğlu, hükümetin yerel seçim sürecinde her şeyi tozpembe göstermek amacıyla bazı kararlar aldığını belirterek; 'Örneğin; Meclis'te torba yasa geliyor ve içerisinde vergilerin yeniden yapılandırılması var. Bu yapılandırma, 9'uncu olacak. Bu ne demek? Yanında sigortalı işçi çalıştıran iş yerleri, o işçinin veya kendisinin sigorta primini ödeyemiyor. Motorlu taşıtlar vergisini ödeyemeyen normal bir vatandaş, vergisinin ilk taksitini yatırıyor, ikinci taksitini yatıramıyor demektir. Maliye Bakanı, Meclis'e bütçe görüşmelerine geldiği zaman bu durumda kaç kişi olduğunu sorduk. 9 milyon mükellefin olduğunu, 6 buçuk milyon mükellefin de yatıramadığını öğrendik. Bu da aslında Türkiye ekonomisinde işlerin hiç iyi gitmediğini gösteriyor' ifadelerine yer verdi.

                CHP'nin vatandaşa sağlanan her türlü kolaylığın yanında olacağını söyleyen Gaytancıoğlu; 'Ama hükümet bunu görmeyerek yapılandırma yaparak ödenmesini, imar affı çıkararak para alıp konut sektörüne harcamayı düşünüyor. Türkiye'de şu anda 2 milyonun üzerinde fazladan konut var. Bunun da çoğu İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerdedir. İnsanlara buralara çekerek oturmalarını sağlamaya çalışıyorlar ve AVM'lerden alışveriş yapmalarını sağlıyorlar. AVM sayısı yüzde 288 artmış. Ama insanların alım gücü hiç artmıyor. Asgari ücretin yüzde 26 oranında arttığına bakmayın. Bu artış, Cumhurbaşkanına yapılan emekli zammını karşılasınlar diye işçiye de yaptıklarını söylemek amacıyla yapıldı. Haziran'dan sonra gelir vergisi oranlarını yüzde 20'ye çıkaracaklar. Hem asgari ücret düşecek, hem gelirleri azalacak. Vergi barışıyla, bedelli askerlikle, imar barışıyla çarkı döndürmeye çalışıyorlar ama döndüremiyorlar' dedi.

'İşsizlik rakamları Cumhuriyet tarihinde ilk'

                Türkiye'nin temel sorununun üretimsizlik olduğuna dikkat çeken Gaytancıoğlu; 'Üretmeyen bir ekonomimiz var. Üretmeyen bir ekonomi, istihdam ve büyüme yaratmıyor. Belli başlı sektörler büyüyor ama olması gereken sektörler bir türlü büyümüyor. Bu da Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş işsizlik rakamlarına yol açıyor. Resmi rakamlara göre yüzde 11.4 işsizlik var. Bu rakamlar, Cumhuriyet tarihinde ilk defa bu seviyeye geldi. Üzücü olan nokta ise gençlerdeki işsizliktir. Üniversite mezunlarındaki işsizlik, bu tablonun 3 katına yakındır. Bu durum da açılan üniversitelerden mezun olan insanların aslında 4 yıl boyunca devlet tarafından idare edildiğini gösteriyor. İşe giremiyorlar, işsiz değiller, işsiz sayısını artırmıyorlar ama onlar da bunalıma giriyorlar' sözlerine yer verdi.

'Asgari ücretten vergi alınmasın'

                Türkiye'deki antidepresan kullanımında yüzde binlerde bir artış yaşandığını söyleyen Gaytancıoğlu; 'Özellikle gençlerde kullanım çok fazla. Esnafın durumu kötü, işçi ise bütün sendikal haklarını kaybetmiş, doğru düzgün zam alamıyor. Asgari ücretle çalışan yüzde 45 var. Biz de bunlardan vergi alınmasın diye uğraşıyoruz. Asgari ücret, açlık sınırının altındadır. Tarım kesiminde zaten ciddi kayıplarımız var. Tarım kesiminde gelirler artmıyor ama girdi fiyatları sürekli artıyor. Dışa bağımlılık sürekli artıyor ve gıda enflasyonu oluşuyor. Çünkü her şeyi ithal ediyorlar. Türkiye, hiç ithal etmemesi gereken buğdayı, arpayı, mısırı, kırmızı eti, canlı hayvanı, tütünü, soyayı, pamuğu ithal ettiği zaman belki kısa vadede ucuza ithal edebilir ama dolar ve bu ürünlerin dünyadaki fiyatları arttığı için ithalat faturası artıyor. Türkiye az topladığı vergiyi dışarıya, dövize ve olur olmaz yatırımlara ödemek zorunda kalıyor' dedi.

'Kullanmadığımızı ödüyoruz'

                Türkiye'nin bütçe açığına dikkat çeken Gaytancıoğlu; 'Bütçe açığında bundan 2 sene önce görünmeyen kalemler, bugün görünmeye başladı. 2 sene önce Osman Gazi Köprüsü'nün, şehir hastanelerinin bedelleri gözükmüyordu. Şimdi görünmeye başladılar. Çünkü yap-işlet-devret hazine garantisi veriyorsun. Biz, bu sene 13 milyar TL geçmediğimiz köprülerin, hiç tedavi olmadığımız hastanelerin parasını bütçeden ödüyoruz. Niye? Söz verildiği için ödüyoruz. Bir şehir hastanesi kuruluyor, yüzde 70 dolu olacağı söyleniyor, bunun parası garanti ediliyor ve ödeniyor. Hazine garantisi olduğu için bunları ödemek zorunda kalıyoruz. Bu da gidişatın hiç iyi olmadığını gösteriyor ama hükümet bunlara, doğalgazda, elektrikte indirim yaptığını söyleyerek güzel bir algı operasyonu yapıyor. Ama önce zam yapıyor, sonra indirim yapıyor. Yerel basını tenzih ederim ama bunları da hiçbir basın yazmıyor. Çünkü AKP bütün basını ele geçirdi, neredeyse hepsine hâkim oldu. Televizyonları açtığınızda bunları göremiyorsunuz' ifadelerine yer verdi.

'Geçici istihdam yaratılıyor'

                Gaytancıoğlu, devletin işçi ve memur alımı yapamadığını söyleyerek; 'Sadece İŞKUR aracılığıyla 6 aylık geçici eleman alıyor. Bu alınanlar da yandaşlar, hükümete yakın kişilerdir. Böylece geçici bir istihdam yaratılıyor. İş yerleri büyümediği için eleman alımları da son derece sınırlı oluyor. Bu sefer de mutsuz bir ülke ortaya çıkıyor. 30 binin üzerinde atanamayan öğretmen var. 100 binlerce iktisat ve işletme mezunu var. Genç ve nitelikli işsizler var ve gençlerin çoğu da yurt dışına gidiyor. Türkiye'deki koşulların son derece kötü olduğunu görüyorlar. Bu süreçte de yerel seçimlere gidiyoruz' dedi.

Öncelikli hedef metropoller

                CHP'nin yerel seçimlerdeki adaylarının çoğunluğunu belirlediğini söyleyen Gaytancıoğlu; 'Bizim hedefimiz özellikle İstanbul, Ankara gibi metropoller; Adana, Bursa gibi büyük şehirleri alarak sosyal demokrat belediyeciliği yaymaktır. Çünkü sosyal demokrat belediyeciliğin olduğu yerlerde hem suç oranı az, hem de insanlar daha özgür bir şekilde yaşayabiliyorlar. Bundan sonraki belediyecilik anlayışımız tamamen istihdam yaratan belediyecilik anlayışı olacak. AKP'nin yapamadığı yatırımları bizim yapmamız lazım. Böyle bir sorumluluğumuz var. Biz, CHP'yiz; ülkeyi kuran partiyiz. Böyle bir sorumluluğumuz olduğuna da sonuna kadar inanıyoruz. Örneğin; köylüden bir ürünü alıp, tüketiciye sağlıklı bir şekilde sunabilecek basit paketleme işleminin yapılabileceği tesisler kurabiliriz. İnsanlarımıza ucuz ve sağlıklı tarım ürünleri sunabiliriz. Türkiye'nin genel olarak da bu iktidardan ve gidişattan kurtulması lazım' sözlerine yer verdi.

'Türkiye ciddi bir çıkmazda'

                Dünyada daha önce sıcak para olduğunu ve faizlerin düşük olması nedeniyle sıcak paranın Türkiye'ye giriş yaptığını belirten Gaytancıoğlu; 'Sadece faiz karşılığı alıp dışarıya gidiyordu. O para da Türkiye'de kalınca konut sektörüne gidiyor ve istihdam yaratıyordu. İnsanlara da kredi olarak veriyorlardı. Ama artık krediler de durdu. Ne esnaf, ne tüketiciler kredi alabiliyor. Tüketici kredileri 0.80'lerdeyken, şimdi 3'e yaklaştı. Konut kredileri 0.90'lardaydı, 3'leri buldu. Bu şekilde ne inşaat yapılabilir, ne yatırım yapılabilir, ne de dükkân işletilebilir. Türkiye ciddi bir çıkmazdadır. Hükümetin yaptığı da sadece 3 ay daha bunu idare edip, yerel seçimlerde de vatandaşı kandırarak bundan sonra 4 yılı rahat geçirebilmektir. Ama Türkiye'nin böyle bir lüksü yok' dedi.

Hedef tüm Trakya

                31 Mart 2019 tarihinde gerçekleştirilecek yerel seçimler öncesi CHP'nin Trakya ve Edirne'deki durumunu değerlendiren Gaytancıoğlu; 'CHP, 2014 seçimlerinde Tekirdağ'da 12-0 yaptı, Edirne'de 3 ilçeyi kaybetti, Kırklareli'de de başarılıydı. Mevcudiyeti koruyarak bizde olmayan ilçe belediyelerini almayı hedefliyoruz. İktidarın Türkiye'yi getirdiği bu ortamda yerel seçimler de halk bize verebileceği bir şanstır. Biz de bunu çok iyi bir şekilde anlatacağız. Şu anda seçim atmosferinde değiliz ama o atmosfere girdiğimizde bu başarıyı sağlayacağımızı düşünüyorum. 2016 yılı Nisan ayında İYİ Parti ve Saadet Partisi'nden oluşan anayasa değişikliği için '˜hayır' bloğumuz vardı. O partilerin de bize destek verdiği ve belli yerlerde ittifak yapmamız da söz konusu olduğu için Trakya bölgesini tamamen sosyal demokrat belediyecilikle tanıştırmak istiyoruz' ifadelerine yer verdi.

'Güzel bir birliktelik var'

                CHP'nin Trakya bölgesinde adaylarının açıklanmadığı il ve ilçelerle birlikte açıklanan adaylarında ittifak sonucu değişim ihtimalini sorduğumuz Gaytancıoğlu; 'Bu durumu, partimizin üst düzeyinde görevli olan Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız Seyit Torun ve Parti Örgütü ve Örgüt Yönetiminden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ile İYİ Parti'den Koray Aydın ve Cihan Paçacı yürütüyorlar. Oy oranlarına bakıyorlar, ne yapılabileceğini araştırıyorlar. Güzel bir birliktelik var. O birlikteliğe göre devam edileceğini düşünüyorum. Bizde olan belediyelerin sayısı ne kadar artarsa, insanlar CHP'li belediyeciliğin nasıl olduğunu görürler. Buna göre görüşmeler devam ediyor' dedi.