İskar: Tam kapanma ilan edin

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Edirne Şube Eşbaşkanı Aynur İskar, dünyayı etkisi altına alan korona virüsü salgınının halka ve sağlık emekçilerine olumsuz etkileri ile Türkiye'de açıklanan tedbirler hakkında açıklamalarda bulundu. İskar, yazılı açıklamasında Türkiye'de artmaya devam eden pozitif vakalara dikkat çekerken; alınması gereken tedbirlerle ilgili önerilerde bulundu. Korona virüsü salgınının kontrol edilemez duruma geldiğini belirten İskar; 'Zaten iktidarın, halkın sağlığını korumak gibi bir niyetinin olmadığını bu süreçte bir kez daha deneyimledik. Toplum sağlığını korumaktan uzak, göstermelik kısıtlamalarla koruyucu önlem alınmadan, uzun çalışma saatleriyle emekçi kesim salgın süresince savunmasız bırakıldı' ifadelerini kullandı.

'SORUMLULUK HALKA YÜKLENDİ'

İskar, Haziran ayında başlatılan normalleşme sürecinin etkilerine dikkat çekerken; 'Haziran ayında salgın sanki iki ayda bitmişçesine hızla normalleşmeye geçilerek, her zaman olduğu gibi yine sermaye sınıfının çıkarları öncelendi. Salgınla mücadeleye sağlık emek ve meslek örgütlerini dâhil etmeyen iktidar, süreci şeffaf yönetmek gibi bir derdi olmadığı gibi, gerçek vaka sayısını açıklamayarak ve salgında olmayan başarının güzellemelerini yaparak, her şey kontrol altında algısı yaratarak ve resmen ilan etmese de sürü bağışıklığını temel alarak vaka sayılarını kontrol altına alınamaz boyuta getirmiş; sorumluluğu da halka yüklemekte sakınca görmemiştir' dedi.

'EDİRNE'DE ARTIŞ CİDDİ ORANDA'

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın, salgının başından itibaren gerçek vaka sayısını açıklamadığını söyleyen İskar; 'Sağlık Bakanı, artık rakamları gizleyemeyecek duruma gelmiştir ki yine verdiği bilgilerin doğruluğu şüphelidir. Bakanın geçtiğimiz günlerde açıkladığı alarm veren iller arasında sınır kenti olan Edirne ve yanıbaşımızdaki bir diğer sınır kenti olan Kırklareli'nde de ciddi oranda artış mevcut. Her iki ilimizde günlük 300-400 civarı vakadan söz edilirken; pandeminin başından bugüne kadar sağlık ve sosyal hizmet işkolunda yüzlerce arkadaşımız virüse yakalandı' sözlerine yer verdi.

'SAĞLIKÇILAR ÖLÜYOR'

İskar, illerin yanı sıra sağlık hizmetlerinin de alarm verdiğini belirtirken; 'Hastanelerin mevcut kapasitesi yetmediği için ilave yoğun bakımlar açılıyor. Acil vakalar dışındaki ameliyatlar yapılamıyor, poliklinik hizmetleri verilemiyor. Sağlık Bakanlığı bir yandan sağlık emekçilerinin izin, emeklilik ve istifalarını durdururken; bir yandan da güvenceli istihdam yerine kısıtlı sayıda sözleşmeli sağlıkçı ataması yapıyor ve mevcut çalışanlar ihtiyacı karşılamaya yetmiyor. Kamu çalışanlarının mesaileri 6 saat olarak düzenlenirken; birçok ilde valiliklere bırakılan yetkiyle sağlıkçılar bu düzenlemenin dışında tutuluyor. Kronik hastalığı olan diğer kamu çalışanları idari izin kullanırken sağlık çalışanları bu izinden yararlanamıyor. Bu arada virüse yakalanan ve yaşamını yitiren arkadaşlarımızın ve vatandaşlarımızın haberleri gelmeye devam ediyor. Arkadaşlarımız ağır çalışma koşullarında çalışmaya devam ediyor, tükeniyor, ölüyor' dedi.

'PANDEMİYLE MÜCADELEDEN UZAK'

Türkiye'deki korona virüsü kısıtlamalarını değerlendiren İskar; 'Tüm bunlar olurken maske, mesafe, hijyen söylemini diline pelesenk etmekten başka bir şey yapmayan sağlık bakanlığı ve iktidar, kesintisiz tam kapanma yerine, akşamları genelde uykuda geçen saatlerde sokağa çıkma yasağı, hafta sonları sokağa çıkma kısıtlaması gibi pandemiyle mücadeleden uzak, hiçbir bilimsel karşılığı olmayan, sınırlı kısıtlamalar ilan ederek, '˜mış' gibi yaparak, emekçilerin ve halkın sağlığını değil, sermaye sınıfının çıkarlarını gözetmeye devam ediyor' ifadelerine yer verdi.

SALGIN MÜCADELESİNDE ÖNERİLER

İskar, salgının durdurulması için önerilerini açıklarken; 'Eğer bu salgını gerçekten durdurmak gibi bir niyetiniz varsa; kesintisiz 14 gün, gerekirse 4 hafta tam kapanma ilan edin ve halkın elektrik, su, ısınma, gıda gibi temel ihtiyaçlarını karşılayın ve bu süreçte işçinin, esnafın oluşabilecek mağduriyetlerini giderin. 14 gün süreyle ülkeye giriş çıkışları durdurun. Yeterli sayıda ve güvenceli sağlık çalışanı istihdam edip aylardır pandemiyle mücadele eden ve tükenen arkadaşlarımızın nefes alıp dinlenebileceği gerçek bir dönüşümlü esnek çalışma modelini bir an önce uygulamaya geçirin. Sağlık emek ve meslek örgütlerinin uyarılarına ve önerilerine kulak verin' diye konuştu.