Haberler
Edirne
El-Nusra şüphelisi yargılanıyor

El-Nusra şüphelisi yargılanıyor

Rusya'dan Türkiye'ye terör örgütü El '' Nusra'ya katılacağı biliniciyle geldiği iddia edilen Tacikistan uyruklu bir kişi hakkında açılan kamu davasında mütalaa verildi. 'Silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan cezalandırılması talep edilen sanık hakkındaki kararın, önümüzdeki duruşmada verilmesi bekleniyor.

PAYLAŞ

01.05.2018 00:00
Güncelleme: 01.05.2018 00:00

TAKİP ET

Geçtiğimiz Eylül ayında, Tacikistan uyruklu S. U. hakkında terör örgütü üyesi olduğu ve eylem düzenledikten sonra terör örgütüne katılacağı yönünde gelen ihbar üzerine yakalandı. S. U.'nun ilk beyanında 11 aydır Edirne İl Göç İdaresi Geri Gönderme Merkezi'nde kaldığını ifade etmesi üzerine başlatılan kimlik tespiti çalışmalarında; S. U.'nun 2016 yılının Eylül ayında Hatay Yayladağ'da Suriye'deki çatışma bölgesine geçmeye çalışırken yakalandığı ve Hatay'dan Edirne İl Göç İdaresi'ne gönderildiği ve kendisini farklı bir isimle tanıttığı tespit edildi. Çıkarıldığı adli makamlarca tutuklanan S. U. hakkında iddianame düzenlenerek 'Silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan kamu davası açıldı.

'Çalışmak için Türkiye'ye geldim'

Edirne 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanık S. U. (26), tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken, avukatı duruşma salonunda hazır bulundu.

Sanık S. U., okuduğu savunmasında, inşaat işçisi olduğunu ve Rusya'da çalışırken, daha çok kazanmak için Türkiye'ye geldiğini ifade ederek, 'Abdullah diye biriyle tanıştım. Ucuz yer olarak 4 kişinin kaldığı bir evi söyledi. Onlar da işçiydi ve biri Suriyeli idi' dedi. Abdullah isimli kişinin ve Suriyelinin Hatay'da bulunan akrabalarına kıyafet ve yardım malzemeleri topladıklarını ve Hatay'a götüreceklerini söylediğini aktaran S. U., bu kişilerle birlikte yola çıktığını ancak kamyonda yer olmadığı için otobüsle İstanbul'dan ayrıldığını ifade etti.

'Sınır dışı edilmemek için '˜Uygur'um' dedim'

S. U., Hatay'da otobüsün polisler tarafından durdurulduğunu ifade ederek 'Otobüste ailelerle birlikte 15 '“ 20 kişi vardı. Polis otobüsü durdurdu ve yabancı kişileri gözaltına aldılar' dedi. Burada diğer yabancıların kendi aralarında konuşurken, Uygurları sınır dışı etmediklerini duyduğunu aktaran S. U., 'Sınır dışı olmamak için Uygur olduğumu söyledim. Tacikistan'da insan hakları ihlalleri var, koşullar ağır. Oraya gitmek istemedim' dedi.

'Terör örgütüyle bağlantım yok'

Hatay İl Göç İdaresi'nde 1 ay kaldıktan sonra Edirne İl Göç İdaresi'ne gönderilen S. U., burada da Uygur Türk'ü olduğunu söylediğini ifade etti. Görevlilerin gerçek ülkesini söylemesi konusunda baskı yaptığını ileri süren S. U., Edirne İl Göç İdaresi'nden çıkar çıkmaz polislerin kendisini alarak emniyete götürdüğünü ve burada ifade alınırken tercüman bulundurulmadığını ifade etti.

Terör örgütüne üye olmadığını ifade eden S. U., 'Hiçbir terör örgütüyle bağlantım yoktur. Türkiye'ye kaçak giriş de yapmadım. Çalışıp, aileme yardım etmek için, para kazanmak için geldim' dedi.

Cezalandırılmasını talep etti

Duruşma savcısı, sanık S. U.'nun ifadelerinin ardından esas hakkında mütalaada bulundu. S. U.'nun kendisini farklı bir isimle tanıtarak, Rusya'dan Türkiye'ye El '“ Nusra'ya katılma bilinciyle geldiğini, Hatay Yayladağı'ndan Suriye'deki çatışma bölgesine geçmek üzere yola çıktığında kolluk kuvvetlerince yakalandığını ve tüm bu hususlar göz önüne alınarak suçu işlediği anlaşıldığını belirten duruşma savcısı S. U.'nun iddianamede yer alan sevk maddelerince cezalandırılmasını talep etti.

'Savaşa gidiyor olsam üzerimde bıçak olurdu'

S. U., mütalaaya karşı beyanında suçsuz olduğunu ifade ederek, 'Savaşa gidecek olsam en azından üzerimde bıçak olurdu' dedi. S. U.'nun avukatının yazılı beyanda bulunmak üzere süre talep etmesi üzerine, mahkeme heyeti S. U.'nun tutukluluk halinin devamına karar vererek yargılamayı ileri bir tarihe erteledi.

PAYLAŞ