Yalçın'dan 15 Temmuz vurgusu
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen Edirne Temsilciliği'nin ev sahipliğinde düzenlenen '˜Büyük Trakya Buluşması'nda Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'daki üyelerine seslendi. Türkiye'de en son işgal hareketinin 15 Temmuz'da yaşandığını belirten Yalçın, Türkiye'nin 15 Temmuz'da bağırsaklarını temizleyerek, yeni bir zemine geldiğini söyledi.
Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen), Edirne Temsilciliği'nin ev sahipliğinde düzenlenen '˜Büyük Trakya Buluşması'nda Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'daki üyeleriyle bir araya geldi. Margi Otel'de düzenlenen buluşmaya Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ve Edirne İl Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt da katıldı. Eğitim-Bir-Sen Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ İl Temsilcilerinin konuşmalarıyla başlayan toplantıda Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen üyelerine seslendi. Yalçın, konuşmasında Memur-Sen teşkilatının her zaman milletin yanında durduğunu söyleyerek; 'Neyin nereden kaynaklandığını, hangi olayın nereden tetiklendiğini bilen bir teşkilat olarak, 2000'den sonra 9 defa mühendislik yapıldı, 9'unda da millet iradesinin yanında durarak, 'Bu bir küresel operasyon, yerli işbirlikçiler değişebilir ama küresel plan Türkiye'ye karşı değişmiyor' deyip, tamamında dalga kırdı. 15 Temmuz'da maliyet hesabı yapmaksızın, 'Azıcık bekleyelim, ne olur duruma bakalım, ona göre pozisyon alırız' demek gibi saat 00.30'u bekleyen, fotoğraf netleşmeye başladığında kalabalığa karışıp, slogan atan bir teşkilat olmadı. 23.17'de üyesine mesaj atıp 23.30'da sosyal medyadan çağrı yapıp 24.00 olmadan canlı yayınlara bağlanıp, 'Gün bugündür, an bu andır, millet iradesinin yanında darbenin karşısındayız' diyerek sokağa inen bir teşkilatız' ifadelerine yer verdi.
Türkiye'de en son işgal hareketinin 15 Temmuz'da yaşandığını belirten Yalçın; 'Ülke amansız bir şekilde, nefes alamayacak bir şekilde bitirilmek istendi. Ama bu millet, tarihte 'Fransız devrimi' diye anlatılan hikâyenin çok daha fevkinde, çok daha bir destansı duruşla tarihe altın harflerle bir mücadeleyi kazıdı. Tanka, tüfeğe, palete, füzeye karşı bu ülke millet iradesini sokaklara yansıtarak, tarihe onurlu bir duruşu kaydederek bağımsızlığını asla ve asla teslim etmedi' dedi.
'9 tane hamle yapıldı'
Yalçın, stratejik planın adım adım uygulandığına dikkat çekerek; 'Irak gitti, Libya yok, Mısır yok, Suriye paramparça kan gölü, Sudan bölündü, Tunus aynı şekilde, Cezayir için ayrı bir plan devam ediyor. Türkiye 2000'den sonra 9 tane hamleyle diz çöktürülmek istendi' sözlerine yer verdi.
'4 şehir düştü 1 tanesi kaldı'
Türkiye'nin 15 Temmuz'da bağırsaklarını temizleyerek, yeni bir zemine geldiğini söyleyen Yalçın; 'Böyle bir zeminde Türkiye'nin yapması gereken şey kamuyu düzgün yapılandırmak. İş güvencesine dokunmadan, liyakat ve kariyer esasına göre kamuyu düzenlemek, yatırım yapılmış yöneticilerle güçlü devlet olmak için bu anlamda güçlü bir omurgayı meydana getirebilmektir. Bunu yaparsanız bu coğrafyadaki planlara karşı koyabilirsiniz. Bizim medeniyetimiz 5 şehirden yönetildi ve domine edildi. 5 şehrin 4'ü düşürüldü. Kudüs, Şam, Bağdat, Kahire, İstanbul. 4'ü etkisizleştirildi, 1 tanesi kaldı. Onun için hamle üzerine hamle geliyor. Türkiye 15 Temmuz'dan sonra kendine geldiği için Fırat Kalkanı ile Afrin'de küresel teröre karşı mücadele veriyor' dedi.
'Sorumlular okulları politize edenler'
Yalçın, konuşmasında devletin kariyer ve liyakat sistemine göre yeniden yapılanmasının gerekliliğine dikkat çekerek; 'Devletin bugünkü geldiği noktanın sorumlusu buradakiler değildir. Sorumlusu, öğrencileri Gezi Parkı'na götüren, işini savsaklayan ve yanlış kullananlardır. Bugünkü geliş noktasına getirenler Cumhuriyet Mitinglerine çocukları götürmeye çalışan, işini yanlış yapanlar ve görevini yanlış kullananlardır. Okulların bahçesinde siyah tişörtle yatıp mesaj vermeye çalışanlardır. Okulları politize etmeye çalışanlar, bulunduğu görevi bu millete bu devlete karşı sorumluluk olarak değil, sorumsuzluk olarak yerine getirenlerdir' ifadelerine yer verdi. Eğitim-Bir-Sen Edirne Şube Başkanı Erdinç Dalgıç, Yalçın'a konuşmasının ardından Edirnekari hediye etti.
