Tutuklu müdüre tahliye yok
Uzunköprü'de göçmen kaçakçılığı yaptıkları ve rüşvet verdikleri iddia edilen, aralarında eski Uzunköprü Emniyet Müdürü'nün de bulunduğu 4'ü tutuklu 11 sanığın yargılandığı davada 3 kişinin tahliyesine karar verildi. Eski Emniyet Müdürüne ise tahliye çıkmadı.
Aralarında Uzunköprü eski emniyet müdürü M. T.'nin bulunduğu 11 kişi hakkında açılan rüşvet alma '“ verme ve göçmen kaçakçılığı suçlamasıyla Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın son duruşmasına tutuklu sanıklar M. T., A. S., M. E. H. ve M. H. ile bazı tutuksuz yargılanan sanıklar katıldı. Duruşmada ilk olarak bir önceki duruşmaya katılmayan tutuksuz yargılanan sanık S. B.'nin ifadesi alındı. S. B., ilk duruşmaya gelmeden önce tanımadığı bazı kişilerin çalıştığı yere gelip kendisine silah gösterdiklerini ve duruşma sabahı evinin sokağında silahlı adamlar olduğunu ileri sürerek, ilk duruşmaya bu nedenle katılmadığını ifade etti.
'M. T.'ye para verdik'
S. B., mahkemede verdiği ifadesinde
kendilerinden dolaylı yoldan rüşvet alındığını ileri sürdü. Göçmen kaçakçılığı yaptığını kabul eden S.
B., M. T.'nin maddi durumunun kötü olduğunu ve M. T.'nin yol kontrolü sağlaması
karşılığında M. T.'ye para verdiklerini iddia etti. Taksicilik yaptığını ifade
eden S. B., çalıştığı durağa polislerin saat başı GBT (Genel Bilgi Toplama)
yaptığını, memurların yabancı uyruklu müşterilerin alınmayacağını söylediğini,
bu şekilde sanık M. T.'nin kendilerine engel olduğunu ileri sürdü.
Dosyalar birleştirildi
Duruşmaya M. T.'nin ifadesiyle devam
etmek isteyen heyet, M. T.'nin avukatının duruşma salonunda hazır bulunmaması
nedeniyle duruşmaya ara verdi. M. T.'nin avukatının gelmesinin ardından duruşmaya
devam edildi. Duruşmada ilk olarak M. T.'nin emniyet müdürü iken işlediği iddia
olunan suçların özel soruşturma ve kovuşturma usulüne tabi olması nedeniyle
ilgili makamlardan gerekli iznin alınması için dosyanın ayrılarak yeni bir esas
numarasına kaydedildiği, ilgili makamlardan gereken iznin dosyaya ulaşması ile
dosyanın mevcut dosya ile birleştirilme kararı okundu. M. T., birleştirme
kararının kendisine tebliğ edilmediğini ve duruşması olduğunu duruşmaya
getirilirken öğrendiğini ifade ederek, 'Bir sene 4 aydır tutukluyum. Sabah
(Duruşmanız var) dediler, getirdiler' şeklinde konuştu.
'Herkesin tapesi var
benim neden yok?'
2017 yılında Uzunköprü'de göreve
başladığında yasal olmayan şekilde kadın çalıştıran birahaneler, uyuşturucu ve
göçmen kaçakçılığı gibi konularda yoğun çalışmalara başladıklarını ve bu
çalışmaların devlet tarafından ödüllendirildiğini ifade eden M. T., 'Ben ilçede
6 -7 yılda yapılmayanı iki ayda tek başıma yapmışım. 150 kadını göndermişim. 9
klasör tape var. Benim neden bir tane tapem yok. Hep şahısların tapeleri var.
Neden ortaya somut bir delil koyamıyorlar?' dedi.
'İfadelerde bana
iftira var'
İlçede birahanelerin iki türlü olduğunu
söyleyen M. T., 'Konsomasyon yapanlar ve fuhuş yapanlar. Fuhuş yapanların
içinde, ruhsatta olmayan özel odalar vardır. İçkilerin içine aseton atıp,
sonrasında şantaj yapıyorlardı. Yüksek hesap getiriyorlardı. Biz bunların
hepsini kapattık' dedi. M. T., dosyadaki bazı işletmecilere de yüksek cezalar
verdiklerini ancak bu mekanlarda fuhuş yapılmadığını söyledi. Kendisi hakkında
verilen ifadelerin iftira olduğunu söyleyen M. T., uyuşturucu kaçakçılığında
bazı devlet memurlarının yer aldığına dair bilgi ve kuvvetli şüphesinin olması
nedeniyle bu durumda olduğunu ileri sürdü.
'Adil yargılanma hakkı
ihlal edildi'
M. T.'nin avukatı da soruşturmanın
başlangıcının ve toplanan delillerin hukuka aykırı olduğunu ve bir takım hukuki
eksiklikler sebebiyle müvekkilinin adil yargılama hakkının ihlal edildiğini öne
sürdü. M. T.'nin savunmasının ardından duruşma savcısı dosyadaki eksikliklerin
giderilmesini ve tüm tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep
etti.
'Neyse suçlandığımı
bilmiyorum'
Suriyeli tutuklu sanık M. E. H., 14 aydır
cezaevinde olduğunu ancak hala neyle suçlandığını anlamadığını ifade ederek,
'Ben yabancı uyrukluyum ama Türk devleti bana geçici kimlik verdi. Türkiye'de
dört senedir aynı yerde ikamet ediyorum. Çocuklarımı uzun zamandır göremiyorum,
tahliyemi talep ederim' dedi.
Diğer Suriyeli sanık M. H. de hiçbir
zaman göçmen kaçakçılığı yapmadığını ifade ederek, 'Turizm şirketim var.
İthalat '“ ihracat da yapıyorum. Vergimi veriyorum. 14 aydır tutukluyum eşim ve
çocuklarımı göremiyorum. Neyle suçlandığımı hala bilmiyorum' dedi.
'Ortada maddi delil
yok'
Tutuklu sanık A. S. de M. T.'nin üzerine
ifade vermediği için emniyette baskı gördüğünü ve tutuklandığını ileri sürerek,
'Ortada maddi bir delil yok. Üzerime atılı suçu kabul etmiyorum' dedi.
Mahkeme heyeti, verdiği aranın ardından
açıkladığı kararında tutuklu sanıklar M. E. H., M. H. ve A. S.'nin
tahliyelerine; tutuklu sanık M. T.'nin ise bu halinin devamına karar vererek
yargılamayı ileri bir tarihe erteledi.