Turizmin geleceği olacaklar

Edirne Kent Müzesi'nde düzenlenen '˜Geleceğin Rehberleri' projesi kapsamında eğitim alan 62 öğrenci için düzenlenen sertifika töreninde konuşma yapan Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, turizmin Edirne'nin geleceği olduğunu belirterek 'İtalya'da her tur otobüsünde mutlaka bir rehber var. Ama tur otobüsü, şehrin girişindeki kontrol noktasında durup bir tane de yerel rehber almak zorundadır. Türkiye çok yakın bir zamanda bu sisteme geçecek. O yerel rehberler sizler olacaksınız' dedi.

Turizmin geleceği olacaklar
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Edirne Belediyesi, Edirne Kent Müzesi'nde geleceğin rehberlerini yetiştirmek, gençlere kent bilincini aşılamak ve geçmişten geleceğe köprü kurabilmek amacıyla başlattığı '˜Geleceğin Rehberleri' projesi kapsamında başlattığı projenin tamamlanmasının ardından öğrencilere sertifikalarını dağıttı. Edirne Belediye Meclis Salonu'nda düzenlenen sertifika törenine; Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, Edirne Kent Müzesi Müdürü Recep Soyupak, Edirne Kent Müzesi rehberleri, veliler ve öğrenciler katıldılar.

Törende; Edirne Kent Müzesi'nde gördükleri 3 haftalık eğitimler sonucunda sınıf arkadaşlarını müzeyi gezdirerek kentin tarihini ve özelliklerini tanıtan 62 öğrenci sertifikalarına kavuştu. Törenin açılış konuşmasını Kent Müzesi Müdürü Recep Soyupak yaptı. Soyupak, konuşmasında '˜Geleceğin Rehberleri' projesine başlangıç süreciyle ilgili bilgi vererek; 'Müzemize yakın bir okulda okuyan bir öğrenci, sürekli müzemize birilerini getiriyordu. Biz öğrencilere müzemizi anlatıyoruz fakat bir süre sonra anlattıklarımızdan kopuyorlardı. Fakat bir öğrenci anlattığında arkadaşlarının daha iyi dinlediklerini fark ettik. Biz de böyle bir program oluşturmaya karar verdik. İlk dönemde Mart ve Nisan aylarında 4 ve 7'nci sınıfları aldık. Bu dönemlerde güzel başarılar elde ettik. Öğrenciler, Edirne'yi arkadaşlarından dinlediklerinde bir istek ve öğrenme konusunda bir arzu kazanıyorlar. Daha sonra ikinci döneme devam etmeye başladık. Öğretmenlerimizle yaptığımız görüşmelerde sadece 7'nci sınıflarla devam edersek daha başarılı olacağımızın geri dönüşünü aldık ve 7'nci sınıflara devam etmeye başladık. İlk 3 haftada öğrenciler, Edirne Kent Müzesi'ne gelerek her hafta sonu rehberlerimiz ile birlikte bir katı dolaştılar. Son haftasında da kendi sınıflarıyla birlikte gelerek Kent Müzesi'ni arkadaşlarına anlattılar. Bu şekilde de programı sonlandırmış oluyoruz. Bu program yıllık olarak düzenleniyor. Her sene sonunda da öğrencilerimize sertifikalarımızı devam edeceğiz. Şu anda toplam 62 rehber yetişti' ifadelerine yer verdi.

Soyupak'ın konuşmasının ardından törende, müzede eğitim alan öğrencilerden Durul İşler, Kent Müzesi'ne eğitim amacıyla ilk kez gittiğinde heyecanlandığını belirterek; '3 hafta boyunca çok mutlu olduk. Ama 3 hafta bittiğinde her hafta sonu Kent Müzesi'ne gittiğim için, okula gittiğimde de müzeye gitmek istediğimi hissettim. Şu anda müzeyi özlüyorum. Arkadaşlarım ve ailemle birlikte gidip yeniden gezmeyi düşünüyorum' dedi.

'Kendimle gurur duyuyorum'

Öğrencilerden Maral Dağcı ise Kent Müzesi'ne gitmeden önce müze ziyaretlerinde sıkıldığını söyleyerek; 'Çünkü müzeler fazla bilgi barındırdığı için insanları sıkıyordu. Rehberimiz Gizem hocam, bize müzeyi eğlenceli bir şekilde anlattığı için eğlenmeye başladık. Müzelerdeki rehberler genellikle anlatırken arkadaşlarım arasında fısıldaşmalar olurdu. Ama Edirne Kent Müzesi'nde hiç fısıldaşmadık. Çünkü bir amacımız vardı. Sürekli gidince de müzeye bağlılık hissettik. Eğitim bittikten sonra da sınıf arkadaşlarımı gezdireceğim zaman çok heyecanlanmıştım. Kendimle de gurur duydum' sözlerine yer verdi.

'Evimiz gibi oldu'

'˜Geleceğin Rehberleri' projesinin ilk dönem eğitimlerine katıldığını söyleyen Ece Aktaş ise projenin ilk açıklandığında katılmak istemediğini belirterek; 'Müze gezmeyi seven biri değildim. Daha sonra öğretmenlerim gitmemi söylediler. Katıldığımda sıkılacağımı düşünüyordum. Çok fazla şey öğrendim. Eğlenceli ve ilginç bir deneyimdi. Sık sık ziyaret etmeye çalışıyorum. Edirne Kent Müzesi adeta kendi evimiz gibi oldu. Evimize girer gibi rahat hissediyoruz. Rahat ve sıcak bir ortam vardı. Diğer müzelerde çekinirdim ama Kent Müzesi öyle değildi' dedi.

'Kent müzesi her şehirde olmalı'

Öğrencilerin konuşmalarının ardından törende konuşma yapan Belediye Başkanı Recep Gürkan, eğitim alan öğrencilerin Kent Müzesi'ni daha fazla ziyaret edebilmeleri amacıyla kendilerine ücretsiz olacağını açıklayarak; 'Ne zaman isterseniz girebilirsiniz. 2014 yılında göreve gelirken hayallerimizden biri de Edirne'de bir kent müzesi kurmaktı. Edirne'de o tarihte 7-8 tane müzemiz vardı. Ama bir kent müzesi, her şehirde olması gereken bir müzedir. Çünkü kentin bütün geçmişini orada anlatıyorsunuz. Hiç kimse büyük ya da küçük olsun bir kenti 2-3 günde gezerek ne olduğu, nereden geldiğini, kimler tarafından kurulduğunu, geçmişte neye sahip olduğunu, başından neler geçtiğini ya da bugün ne özelliklerinin bulunduğunu anlama şansına sahip değil. Bunu anlatmanın tek ve kesin yolu, Türkiye ve dünyada da kent müzeleridir. Çünkü kent müzelerinde kronolojik olarak bunu anlatabiliyorsunuz. Bunu yaparken kentin tarihi ne kadar eskiyse, müzede o kadar güçlü oluyor. Bunu doğru bir şekilde anlatabilmek gerekiyor. Edirne gibi 8 bin 300 yıllık geçmişe sahip bir şehri kent müzesine sığdırabilmek de mümkün değil. Toplumun ilgisini çekebilecek, bilmesi ve öğrenmesi gereken özelliklerini öne çıkararak kent müzesinde sunmanız gerekiyor' ifadelerine yer verdi.

'En büyük amacımız çocuklarımızdı'

Kent Müzesi'nde şehrin ne zaman kurulduğu, nasıl geliştiği, şehrin eğitim hayatı, yemek kültürü, sosyal yaşamı, yetiştirdiği isimler, neler yetiştiğinin bulunduğuna dikkat çeken Gürkan;'Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu meclisi olan TBMM'nin 23 Nisan 1920'deki ilk Cumhuriyet milletvekillerinden bir tanesi olan İsmet İnönü'nün Edirne Milletvekili olduğunu söylediğimde herkes şaşırıyor. Bu bilgi, tarihin derinliklerinde kalmış bir bilgidir. Yeni bilgiler geldikçe eski bilgiler ister istemez unutuluyor. Bunların bilinmesi, gelecek kuşaklara taşınması lazım. Bu müzeyi kurarken en büyük amacımız; çocuklarımıza, geçmişimizi doğru ve kalıcı bir şekilde öğretebilmekti. Çünkü geleceği taşıyacak, yeniden yazacak, tasarlayacak ve Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'ni ilelebet payidar kılacak onlardır. O yüzden gençler, çocuklar önemli ve en büyük yatırımımızı çocuklarımız için yapmaya çalışıyoruz' dedi.

'Turizm Edirne'nin geleceğidir'

Gürkan, müzelerin her şehir için çok önemli olduğunun altını çizerek; '2014'te göreve geldiğimizde Edirne'ye gelen turist sayısı yaklaşık 2 milyon civarındaydı. O zaman bir hedef koydum; orta vadede 5 milyon, uzun vadede 10 milyon yapacağımızı söyledim. Turizm niye bu kadar çok önemli? Çünkü Edirne; tarihi, kültürel, doğal dokusuyla çok önemli ve özel bir kent. Osmanlı İmparatorluğu'na 92 yıl başkentlik yapmış bir kenttir. Biz, bunu sadece Türklere değil; bütün dünyaya göstermeliyiz. Toplumun değişen ihtiyaçları da önemlidir. Edirne bir tarım toplumu ve topraklarımız bereketlidir. Ama tarımın geldiği nokta ortadadır. Dolayısıyla turizm gibi çok fazla yatırım gerektirmeyen, daha çok hizmet odaklı bir sektör olan bir sektöre hepimizin ihtiyacı var. Turizm; Edirne'nin, çocuklarımızın geleceğidir' sözlerine yer verdi.

'Turizm tüm sektörleri etkiliyor'

2018 yılında Edirne'ye gelen turist sayısının 5 buçuk milyona çıktığını açıklayan Gürkan; 'Bu rakamlar Kültür Bakanlığı'nındır. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde ise 10 milyona çıkacak. Vatandaşımız haklı olarak turizmden parayı ciğerci, badem ezmeci ve otelcinin kazandığını söylüyor. Aslında onlar da kazanıyor. Ciğerci daha çok ciğer sattıkça, daha çok adam çalıştırıyor. O adamlara daha çok maaş vermeye başlıyor. Orada daha çok çalışan insan biraz para biriktiriyor ve kredi ile ev alıyor. O evi yapan müteahhit, inşattaki malzemeleri üreten insanlar kazanıyor. Onlar da bir başkalarına para veriyorlar. Turizm, bütün dünyada her sektörü doğrudan etkileyen bir alandır. O yüzden turizm çok önemlidir' dedi.

'Yerel rehberler olacaksınız'

Gürkan, konuşmasında dünyanın en turistik ülkelerinden biri olan İtalya'dan da örnekler vererek; 'İtalya'da her tur otobüsünde mutlaka bir rehber var. Ama tur otobüsü her şehre girerken, şehrin girişindeki kontrol noktasında durup bir tane de yerel rehber almak zorundadır. Türkiye çok yakın bir zamanda bu sisteme geçecek. Her otobüste bir rehber ama her şehirde de bir yerel rehber olacak. O yerel rehberler sizler olacaksınız. Bunu baştan hobi olarak yapacaksınız. 62 kişi bu eğitimi aldı. Belki de içinizden 10 kişi gelecekte bu işi yapacak. Belki de turizmin başka bir alanında faaliyet gösterecek. Çünkü bu müthiş bir iş. 5 buçuk milyon insan geliyor ve otellerimiz dolu. Otel sayısını artırarak daha fazla turist çekmeye, istihdamı artırmaya, üretime katkı vermeye çabalıyoruz. Ama bunu siz yapacaksınız. Bundan 15 yıl sonra bu koltuklarda sizlerden birisi oturacak. Siz de buradan kendi çocuklarınızı izleyeceksiniz. Hayat böyle dönüyor. Edirne, bunu başarabilecek bir potansiyele sahiptir' ifadelerine yer verdi.

'Edirne sizin şehriniz'

Konuşmasında Belediye Meclisi'ndeki Edirne haritasını da öğrencilere gösteren Gürkan; 'O harita, 1915-16 yılları arasında Edirne'nin haritasıdır. Haritanın solunda işaret-i mahsusa yazıyor, haritalarda ona lejant deniyor. Haritanın ne anlattığını gösteriyor. Lejantta; Müslüman Mahallesi, Rum Mahallesi, Ermeni Mahallesi, Yahudi Mahallesi diyor. 100 yıl önce Edirne böyleymiş. Edirne, tarihsel derinliği ve geçmişi çok güçlü olan bir şehirdir. Edirne'de belki her şey biter ama turizm asla bitmez. Edirne sizin şehrinizdir. Edirne'nin gelecekteki yöneticileri, sahipleri sizler olacaksınız. Buraya oturmak için çok bilgili olmanız, şehrinizi çok iyi tanımanız, şehrinizde yaşayan insanların özelliklerini iyi bilmeniz gerekiyor. Hepsini tek tek tanıyamayabilirsiniz ama şehrinizdeki insanların ihtiyaçlarını iyi bilmeniz gerekiyor. Bunun tek yolu da şehri dolaşmak, gezmek, tanımak, sormak ve bilgi sahibi olmaktır. Ben, size baktığımda bunu başarabilecek yetenekte olduğunu görebiliyorum' dedi.

'Artık müzenin dışına çıkalım'

Gürkan, '˜Geleceğin Rehberleri' projesinin devam etmesi gerektiğini belirterek; 'Artık müzenin dışına çıkalım. Müzenin dışındaki Edirne'yi de tanımaya çalışalım. Müzede gördüğünüz Selimiye Camii'ni, II. Bayezid Külliyesi'ni, eski Elektrik Fabrikası'nı tanıyalım. Şehrimizi tanıyalım çünkü bu şehir, sizlerle beraber geleceğe yürüyecek. Hepinizi bu programa katılarak sertifikaları aldığınız için tebrik ediyor, başarılar diliyorum. Ayrıca velileri de tebrik ediyorum. Çünkü hayatta yapılabilecek en büyük yatırım, 2 tane ev almak ya da yeni bir araba almak değil; evladınıza yaptığınız yatırımdır' sözlerine yer verdi. Gürkan, konuşmasının ardından programa katılan tüm öğrencilere tek tek sertifikalarını dağıttı. 

 

 

 

 

 

 

Bakmadan Geçme