Sözde değil özde destek çağrısı
Edirne Otizm Derneği, 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü kapsamında gerçekleştirdiği yürüyüş ile otizmli bireylerin belirli tarihlerde hatırlanmak istemediğine dikkat çekerek 'İçi boş farkındalık çalışmalarından da yorulduk' dedi. Dernek başkanı Hülya Akbulut, yürüyüşün ardından yaptığı konuşmada Otizm Eylem Planı'nda ilerleme kaydedilemediğini açıklayarak '˜Otizm Dostu Kentler İçin Söz İstiyoruz!' davetini kabul eden ve seçimi kazanan belediye başkanlarına seslendi.
Edirne Otizm Derneği, 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü kapsamında yürüyüş gerçekleştirdi. Edirne Belediyesi, Edirne İl Sağlık Müdürlüğü, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ve Edirne İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün de destek verdiği yürüyüşe Trakya Üniversitesi Özel Eğitim Topluluğu, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri, engelli dernekleri, otizmli bireyler ve aileleri katıldılar. 25 Kasım Stadı'ndan Edirne Belediye Bandosu'nun eşliğinde başlayan yürüyüşte; '˜Otizmi fark et, kabul et, bizimle yürü', '˜Otizm için eğitim ertelenemez', '˜Otizmliyim ben de varım', '˜Otizm engel değil farklılıktır', ve '˜Otizmliyim benim de haklarım var' gibi pankartlarla Saraçlar Caddesi'nden Atatürk Anıtı'na yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüşün ardından Atatürk Anıtı'nda basın açıklamasını Edirne Otizm Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Akbulut okudu. Akbulut, basın açıklamasında otizmli bireyler ve ailelerinin, hayatlarından gerçekten fark yaratacak uygulamalar görmek istediğine dikkat çekerek; 'Birleşmiş Milletler, 2008 yılında aldığı kararla 2 Nisan'ı, Dünya Otizm Farkındalık Günü, Nisan ayının tamamını da Dünya Otizm Farkındalık Ayı olarak ilan etmiştir. 2018 yılı verilerine göre; otizmin görülme sıklığı her 59 doğumda 1'e yükselmiştir. Bu sayının çığ gibi artmaya devam etmesi bekleniyor. Ülkemizde ise bugün 1 milyonu aşkın otizmli bireyin yaşadığı tahmin ediliyor. Anne, baba ve kardeşleriyle birlikte baktığımızda, otizm ülkemizde yaklaşık 4 milyon insanı yakından etkiliyor' ifadelerine yer verdi.
'Sözde değil, özde fark yaratın'
Otizmin,
Türkiye'nin yoğun gündemi karşısında sürekli olarak ikinci planda kaldığını ve
otizmli bireylerin sorunlarının gittikçe büyüyerek içinden çıkılmaz bir hale
geldiğini söyleyen Akbulut; 'Otizm Dernekleri Federasyonu üyesi dernekler olarak
bizler sadece 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü ya da 3 Aralık Dünya
Engelliler Günü gibi belli tarihlerde hatırlanmak istemiyoruz. İçi boş
farkındalık çalışmalarından da yorulduk. Zaman hızla geçerken, bizden sonra
çocuklarımıza ne olacağı sorusu sürekli içimizi kemiriyor. Bu ülkenin
vatandaşları olarak çocuklarımızın ve bizim hayatımızda sözde değil özde fark
yaracak uygulamaların artık hayata geçmesini talep ediyoruz' dedi.
'Destek ve imkâna ihtiyaç var'
Otizm
Eylem Planı'nın, 3 Aralık 2016 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlandığını
hatırlatan Akbulut; 'Yayımlandığında hepimiz çok sevinmiştik. 2019 yılına kadar
tamamlanması öngörülen plan kapsamında bugüne kadar fazla bir ilerleme
kaydedildiği söylemek pek mümkün değil. Otizmli evlatlarımızın, eğitimden
günlük yaşama, spordan sosyal faaliyetlere, sağlık hizmetlerinden sosyal
güvenceye kadar birçok konuda yasal düzenlemelere, desteğe ve imkâna ihtiyacı
var. Bizler çocuklarımızın insan hak ve onuruna uygun, ayrımcılığa maruz
kalmadığı bir hayat sürmesini istiyoruz' sözlerine yer verdi.
Otizm dostu kentler sözünü hatırlattı
Otizm
Dernekleri Federasyonu ve üye derneklerinin de üyeleri arasında yer aldığı
Türkiye Otizm Meclisi'nin 18 Mart 2019 tarihinde '˜Otizm Dostu Kentler İçin Söz
İstiyoruz!' başlığı ile gazetelere verdiği ilanla, belediye başkan adaylarını otizm
dostu kentler için söz vermeye davet ettiğini açıklayan Akbulut; 'Birçok aday
bu davete gönülden destek verirken bazıları da görmezden geldi. Seçimi kazanan
yeni belediye başkanlarına taleplerimizi bir kez daha hatırlatıyor ve
kendilerinden gereken ilgiyi göstermelerini bekliyoruz. Ayrıca bilinmelidir ki,
otizmli bireyler için bugün sarf edilecek her bir çaba, yapılacak her bir
düzenleme, sadece otizmli bireyler ve aileleri için değildir. Yetişkinlik
çağına ulaşmış birçok gencin topluma kazandırılması, bakım hizmetlerine ihtiyaç
duymayacak olması ve hatta üretime katılabilmesi ile kalan yaşam süreleri
boyunca devletimizin üzerindeki maddi ve manevi yükünün de giderek azalması
anlamını taşımaktadır' dedi. Akbulut'un basın açıklamasını okumasının ardından
farkındalık yürüyüşü sona erdi.
Bakmadan Geçme





