Sokak oyunlu anma
Edirne Emek ve Meslek Örgütleri Platformu, 10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garı önünde gerçekleşen katliamın üçüncü yıldönümünde hayatını kaybedenler için anma programı düzenleyerek basın açıklamasında bulundu. Açıklama sonunda Edirne Tİ ANKA Sanat Derneği de 'Barışın ölümü olur mu?' adlı sokak oyunu sergiledi.
10 Ekim
2015'te Ankara Garı önünde gerçekleşen katliamın üçüncü yıldönümünde, Edirne
Emek ve Meslek Örgütleri Platformu (DİSK, KESK, TMMOB, TTB), Saraçlar
Caddesi'nde bir araya gelerek katliamda hayatını kaybedenler için anma programı
düzenleyip basın açıklamasında bulundu.
Edirne
Emek ve Meslek Örgütleri Platformu adına basın açıklamasını okuyan Ayhan
Fırtına, ' 10 Ekim 2015'te Ankara Garı önünde gerçekleşen katliamın üçüncü yıldönümünde,
kaybettiğimiz bütün arkadaşlarımızı saygı ve özlemle anıyoruz. Bundan üç yıl
önce, ülkemizin içinden geçtiği şiddet ve çatışma ortamının sona erdirilmesi
için 'Savaşa inat, barış hemen şimdi' şiarıyla Türkiye'nin dört bir yanından
gelen on binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşen Emek, Barış ve Demokrasi
Mitingimize savaştan beslenen karanlık odaklar katliamla cevap verdiler. Yüreği
insan sevgisiyle ve barış özlemiyle dolu, içlerinde Edirne Tüm Bel Sen Şube
Başkanımız Esfet Duran'ın da bulunduğu 103 arkadaşımız yaşamını yitirdi.
Yaklaşık 500 arkadaşımız yaralandı. Halen çok sayıda arkadaşımız farklı organ
kayıplarına uğrayarak hayatlarını devam ettirmeye çalışıyor. Yaşanan bu büyük
katliamın acısı yüreklerimizi yakmaya devam ediyor. Acımız kadar öfkemiz de
tazeliğini koruyor. Gerçek katiller dışarıda gezdiği için isyanımız her gün
biraz daha büyüyor. Acımızı ve öfkemizi büyüten en büyük nedenlerden birisi de,
katliam öncesinden bugüne kadar siyasi iktidarın ve idarecilerin takındıkları
tutum ve yargı sürecidir. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi 3 Ağustos günü 10 Ekim
Ankara katliamı davasında kararını açıkladı. Yargı süreci hızla bitirilmek
istendi. Yargının tutumu ve açıklanan karar katliamın gerçek faillerinin kimler
olduğuna dair kuşkumuzu daha da büyüttü. Duruşmalarda yaşananlara, siyasi
iktidarın ve mahkemenin tavrına bakıldığında davanın birkaç tetikçinin, yardım
ve yataklık edenlerin çeşitli cezalarla sonuçlandırılması üzerine kurgulandığı
anlaşılmaktadır. Karar da buna uygun olarak verilmiştir. Mülkiye
müfettişlerinin hazırladığı raporda adeta katillere Ankara'ya kadar bir koridor
açıldığı anlaşılmasına rağmen Mahkeme heyeti raporu ciddiye almadığı gibi
avukatlarımızın ısrarlı talebine rağmen raporda kastı/ihmali yazılı olan kamu
görevlilerini ne sanık olarak yargılamış, ne de tanık olarak dinlemiştir! 7
Haziran-1 Kasım 2015 sürecinde arka arkaya patlayan bombaların, yaşanan
katliamların 'ya biz ya kaos' tehdidi ile ilişkisi sorgulanmadığı sürece adalet
sağlanmamış, gerçek failler ortaya çıkarılmamış olacaktır. Katliam sonrası
anket yapıp oylarının ne kadar arttığını araştıran ve büyük bir aymazlıkla
TV'lerde açıklayanlar, halklarımıza hesap vermedikçe öfkemiz de, acımız da
dinmeyecektir. Katillere adeta koridor açan, yol kontrollerini kaldıran, saldırı
olacağı istihbaratını tertip komitesinden gizleyenler, patlamaların ardından
birçok kişinin yaşamını yitirmesine neden olan gaz sıkma emri verenler,
ambulansların geç gelmesinin sorumlusu olanlar, güvenlik tedbiri almayanlar
yargılanmadıkça gerçek adalet mücadelemiz sürecektir. 'Kokteyl örgüt' diyerek
davayı sulandıranlar, katliamın IŞİD tarafından gerçekleştirildiğini söyleyen
mahkeme kararı sonrası hala koltuklarında oturmaya devam ediyorlarsa dava
dosyasının daha başındayız demektir. Katliamın tüm sorumluları yargılanana ve
hak ettikleri cezayı alana kadar öfkemizi diri tutacağız. Katliamın
unutturulmak istenmesine izin vermeyeceğiz. Arkadaşlarımızın hesabını mutlaka
soracağız. Eşitlik, özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesi yitirdiğimiz
arkadaşlarımızın en büyük emanetidir. Bizler bugüne kadar olduğu gibi bundan
sonra da bu doğrultuda kararlı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Barış
karanfillerimize ve ailelerine verdiğimiz sözü 3. Yıldönümü vesilesiyle bir kez
daha yineliyoruz: Barış özleminiz yerine gelinceye kadar mücadelemiz bedeli ne
olursa olsun devam edecektir. Gerçek katiller ortaya çıkarılıncaya ve gerçek
adalet yerini buluncaya kadar and olsun ki durup dinlenmeyeceğiz, geri
çekilmeyeceğiz, yılmayacağız. Affetmeyeceğiz, unutmayacağız, unutturmayacağız'
ifadelerine yer verdi.
Açıklama
sonunda Edirne Tİ ANKA Sanat Derneği üyeleri tarafından 'Barışın ölümü olur
mu?' adlı sokak oyunu sergilendi.