Haberler
Edirne
Profesyoneller Ankara'da buluştu

Profesyoneller Ankara'da buluştu

Trakya İş Sağlığı ve Güvenliği Profesyonelleri Derneği Başkanı Özgür Cengiz, Türkiye İş Sağlığı ve Güvenliği Platformu'nun Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığı ziyaretlerine katıldı. Cengiz, ziyaretlerin ardından basın açıklaması yapıldığını belirterek, 24 Haziran seçimlerinden sonra oluşacak yeni yönetim modelinde iş sağlığı ve güvenliğine önem verilmesi gerektiğini söyledi.

PAYLAŞ

12.06.2018 00:00
Güncelleme: 12.06.2018 00:00

TAKİP ET

Trakya İş Sağlığı ve Güvenliği Profesyonelleri Derneği Başkanı Özgür Cengiz, Türkiye İş Sağlığı ve Güvenliği Platformu tarafından Ankara'da düzenlenen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığı ziyaretlerine katıldı. Ziyaretlere Cengiz'in yanı sıra Türkiye İş Sağlığı ve Güvenliği Platformu Koordinatörü ve Marmara İş Sağlığı ve Güvenliği Federasyon Başkanı Ceyhun Targın, Marmara İş Sağlığı ve Güvenliği Federasyonu Başkan Yardımcısı İbrahim Oğur, Marmara İş Sağlığı ve Güvenliği Federasyonu Başkan Yardımcısı Cengiz İmeci, Marmara İş Sağlığı ve Güvenliği Federasyonu Genel Sekreteri Doç. Dr. Fahri Erenel, Mersin İş sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Derneği Başkanı Mustafa Ulusoy, Şanlıurfa İş Sağlığı ve Güvenliği Derneği Başkanı Dr. Adnan Elçi, İzmir İş Sağlığı ve Güvenliği Derneği Başkanı Ferda Sarıyer, Mersin İş Sağlığı ve Güvenliği Profesyonelleri Derneği Ankara Temsilcisi Gönül Arat katıldılar. Cengiz, görüşmelerde 24 Haziran seçimlerinden sonra oluşacak yeni yönetim modelinde İş Sağlığı ve Güvenliği alanındaki beklenti ve önerilerin sunulduğunu açıkladı. Cengiz, ziyaretlerin ardından Türkiye İş Sağlığı ve Güvenliği Platformu'nun TheGreen Park Hotel'debasın açıklaması gerçekleştirdiğini söyledi.

Güvenle büyümeye dikkat çekti

Basın açıklamasında kutsal olan yaşam hakkının korunması, insana verilen değer ölçütünün önemsenmesi, iş gücü kayıplarının azaltılarak gerek işverenin gerekse çalışanın korunması amacıyla Türkiye'de ilk defa müstakil bir İş Sağlığı ve Güvenliği kanununu yayınlandığının hatırlatıldığını söyleyen Cengiz; '2012 yılından bu yana gerek kamuda gerekse özel sektörde ulusal ve uluslararası düzeyde çok önemli çalışmalar yapılmıştır ve yapılmaya devam etmektedir. Büyümenin ve kalkınmanın temelinde verimliliğin, verimliliğin ve büyümenin sürdürülebilir olmasının temelinde de sağlıklı ve güvenli bir çalışma hayatının olduğu hepimizin malumudur. Hep arzu edilen ama istenen büyümenin tam anlamıyla sağlanamadığı bir ortamda iş gücü kayıplarının en aza indirilerek verimliğin artması, rekabet edilebilirliğin sağlanması ve nihayetinde istenilen nitelikte büyümenin elde edilebilmesi amacına yürürken güvenle büyümek çok önem arz etmektedir. Bunu sağlamak ise, başta devlet olmak üzere işverenlerin ve çalışanların el ele toplumsal bir seferberlikle başaracağı bir mücadeledir' ifadelerine yer verdi.

'20 milyonun hayatına dokunuyoruz'

Devlet-işveren-çalışan üçgenin tam ortasında bütünlüğü sağlamak üzere iş sağlığı ve güvenliği profesyonellerinin yer aldığını söyleyen Cengiz; 'Ülke genelinde yaklaşık 110 bin iş güvenliği uzmanı, 40 bin işyeri hekimi ve diğer sağlık personelleriyle birlikte profesyonel sayısı yaklaşık 200 bin civarındadır. Kişisel koruyucu donanım üreten-ithal eden-satan, yangın müdahale ekipmanları üreten-ithal eden-satan, periyodik muayeneler yapan, eğitim verenler vb. kişi-kurum-kuruluşları ve bu kişilerin aileleri de göz önüne alındığında yaklaşık 1 milyon 500 bin kişilik bir kitleden bahsetmekteyiz. Bu 1 milyon 500 bin kişi de yaklaşık 20 milyon çalışan insanın hayatına dokunmaktadır' dedi.

'Ölümler ve iş gücü kayıpları artıyor'

İş Sağlığı ve Güvenliği kültürünün oluşturulması, sağlıklı ve güvenli çalışma ortamlarında iş gücü kayıplarının azaltılarak verimliliğin arttırılması ve hedeflenen büyümenin sağlanması için yapılan çalışmaların, kamuoyunda zaman zaman yeterince anlaşılamadığını belirten Cengiz; 'Hatta çoğunlukla bir yük, maliyet ve sadece bir yasal zorunluluk şeklinde yanlış anlamalara dahi sebep olmaktadır. Mesleki tehlikeler ve risklerin ölçülme, önlenme, azaltılma ve ortadan kaldırılma çabaları gelişen teknolojik ve ekonomik değişikliklere ayak uydurulma çabasıyla sürekli olarak geliştirilmesine rağmen bu sürekli çabalar sonucunda belirli oranda gelişmeler görülmüş olmakla beraber iş kazaları günümüz dünyasında hâlâ sıklıkla görülmekte ve bu kazalar sonucunda insanların mağduriyetleri ve ekonomik yükleri oldukça büyük olmaktadır. Her ne kadar ILO verilerine göre gelişmiş ülkelerde iş kazası sonucu ölümlerin azalan seyir izlediği söylense de bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde iş kazaları sonucu meydana gelen ölümler ve iş gücü kayıpları her yıl giderek artan bir hal almaktadır' sözlerine yer verdi.

'Her yıl 2.7 milyon üzerinde insan ölüyor'

Dünyada iş sağlığı ve güvenliği konusunun özellikle çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği iş kazaları gibi bazı durum ve zamanlarda gerek ulusal gerekse uluslararası açıdan önem kazandığını ve dikkatleri üzerine çektiğini belirten Cengiz;'Gerçek hayatta ise her saniye yüzlerce kişi iş kazalarına kurban giderek hayatlarını kaybetmekte veya çalışamaz duruma düşmektedirler. İçinde yer aldığımız 21'inci yüzyılda çalışma ve çalışmadan kaynaklı sorunlar, içki, uyuşturucu ve savaşlardan çok daha fazla insanın ölümüne yol açmış ve savaşlardan kaynaklı olarak yılda 650 binin üzerinde insan hayatını kaybederken, iş kazaları ve meslek hastalıkları dolayısıyla her yıl ortalama 2.7 milyon üzerinde insan öldüğü, ortalama 2 milyon kişinin meslek hastalığına yakalandığı, dünya üzerinde her gün bin çalışanın iş kazası sonucunda hayatını kaybettiği, her yıl 313 milyon iş kazası yaşandığı ve bu kazaların günde 860 bin kişiyi etkilediği görülmektedir' dedi.

'Yıllık maliyeti 1,25 trilyon dolar'

Kazaların ortaya çıkarış olduğu ortalama yıllık maliyetin 1,25 trilyon dolar civarında olduğunu söyleyen Cengiz; 'Ancak eklenmelidir ki, dünya çapında meydana gelen iş kazalarının bildirilmemesi veya eksik bildirilmesi, raporlama sistemlerinin ülkelere göre farklılık göstermesi veya bazı ülkelerin ILO'ya veya diğer istatistik kurumlarına yıllık verilerini paylaşmamaları konu hakkında kesin ve yıllık istatistikler çıkarmayı imkânsız hale getirmektedir. ILO tarafından 2007 yılında yapılan araştırma, günümüz dünyasında her saniye başına üç işçinin iş kazası sonucunda yaralandığını, her üç dakikada ise; bir işçinin bir iş kazası ya da meslek hastalığı sonucunda hayatını kaybettiğini göstermektedir' ifadelerine yer verdi.

'İş sağlığı ve güvenliğine önem verilmeli'

Cengiz, iş kazalarının azaltılması çalışmalarının bilimsel ve teknolojik yönden yapılmasının ve çalışmaların konusunda uzman olan iş sağlığı ve güvenliği profesyonelleri tarafından yapılmasının önemli olduğunu söyleyerek; 'İş sağlığı ve Güvenliği kapsamında yapılacak çalışmaların ilgili bürokrasi ile tamamen iş birliği içerisinde ve ilgili mevzuatın da uygunluğu dahilinde yürütülmesi gerektiğinden mensupları olduğumuz ilgili İSG STK'ların muhatap kabul edilerek iş birliği içerisinde hareket edilmesini arzu etmekteyiz. 24 Haziran 2018'de ülkemizde bir ilk olacak olan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerinin birlikte yapılacağı seçim öncesinde çok önemli ve kritik günler yaşadığımız bu dönemde, iş sağlığı ve güvenliğineverilen önemin daha güçlü bir sesle kamuoyuna ifade edilmesini önemsiyor ve değerli buluyoruz. Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde bu alanda kurulmuş dernek ve federasyonların bir araya gelmesi ile oluşan Türkiye İş Sağlığı ve Güvenliği Platformu olarak; verimliliğe dayalı büyümenin temeli olan iş sağlığıve güvenliğine verilmesi gereken önemi İSG STK'larımızın da desteği ile bir kez daha yinelemenizi arzu ediyoruz' dedi.

PAYLAŞ