Nevruz'a 9/8'lik kutlama
Trakya Üniversitesi, her yıl geleneksel olarak kutladığı 21 Mart Nevruz Bayramı'nı 2019 yılında da törenlerle kutladı. Demir dövme, yumurta tokuşturma gibi Nevruz Bayramı'na özgü ritüeller gerçekleştirildiği törenlerde Nevruz Ateşi'ni ise Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu yaktı. Tabakoğlu, Nevruz Ateşi'nden öğrencilerle birlikte atlarken Balkan Müzik ve Gösteri Sanatları Topluluğu'nun halk oyunları gösterisinde de Trakya'nın 9/8'lik oyun havaları ve Nevruz Halayı'na da eşlik etti.
Trakya Üniversite, her yıl geleneksel olarak kutlanan 21 Mart Nevruz Bayramı'nı 2019 yılında da Balkan Yerleşkesi Bolcaana Yemekhanesi önünde düzenlenen şenliklerle kutladı. Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan Nevruz Bayramı kutlamalarına Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu ve eşi Dr. Nilgün Tabakoğlu, Rektör Yardımcıları, dekanlar, akademisyenler ve öğrenciler katıldılar.
Törenin
açılış konuşmasını gerçekleştiren Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Ömer
Aksoy, 21 Mart Nevruz Bayramı'nın hayvancılıkla uğraşan toplumlarda yılbaşı
olarak kabul edildiğini açıklayarak; 'Nevruz, Orta Asya'dan Balkanlar'a kadar
uzanan Türk kültür ekolojisi içerisinde, Türkler ve Türkler ile tarihi
münaesebetkeri olan ve Türk kültür ekolojisi içerisinde değerlendirdiğimiz
toplumların kültürlerinde kutlanan bir bayramdır. Bu bayram, Türk kültür
ekolojisi içerisinde birçok farklı isimle anılmakta ve kutlanmaktadır. Nevruz,
Türk dünyasının ortak kültürel değeri olması yönüyle önemli bir yere sahiptir.
Türk dünyasında ortak inanmalarla, heyecanlarla yüzyıllardır Nevruz kültürü
yaşatılmaktadır' ifadelerine yer verdi.
Nevruz'un,
Türk kültür ekolojisinin neredeyse tamamında Türk kültürüne özgü biçimde kutlandığını
söyleyen Aksoy; 'Türk boyları sosyo-kültürel şartların geleneksel unsurları
şekillendirdiği bir sistemde ekonomik uğraşların değişmesiyle oluşan yeni
koşulların doğurduğu toplum yapısı, geleneksel inanç ve uygulamaları da
güncelleyerek yeni kalıplara sokmuştur. Sosyal ve iktisadi yaşantının
değişimiyle kadim inanç ve ritüeller işlevsel mahiyetini kaybetse de bir
eğlence unsuru olarak toplumların kültürel genetiklerinde kodlanarak gelecek
kuşaklara aktarılmaktadır. Bu bağlamda günümüz modern toplumu her ne kadar da
geleneksel yaşam koşullarından uzaklaşsa da kültürel genetiği içerisinde
kuvvetli şekilde yer etmiş inanç ve uygulamalar, bir eğlence veya toplumu aynı
paydada birleştiren milli bir değer yaşatılmaya devam etmektedir' dedi.
Türk tarihindeki Nevruz'a dikkat çekti
Türk
tarihinde Nevruz ile ilgili çok sayıda pratik ve ritüele rastlandığını belirten
Aksoy; 'Türklerin 12 hayvanlı Türk takvimi ve Selçuklu Sultanı Melih Şah'ın
hazırlattığı Celali takviminin başlangıcı 21 Mart günüdür. Anadolu'da, Osmanlı
ailesini çıkartmış olan Kayı Boyu'na mensup Karakeçili Aşireti mensuplarının 21
Mart gününde Ertuğrul Gazi'nin türbesi etrafında toplandıkları, burada
şenlikler yaptıkları, at yarıştırdıkları, ciritle güreş müsabakaları
düzenledikleri bilinmektedir. Bu yapılanların tamamı Nevruz gelenekleri
içerisindedir. Osmanlı Devleti'nde Nizip bozgununa kadar savaş kararlarının ve
başlangıcının Nevruz günü yapılması tarihi kaynaklarda rastladığımız başka bir
bilgidir. Anadolu'da Nevruz'un diğer adıysa Yörük Bayramı'dır. Bugün halen Batı
Anadolu, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, Türkmenistan, Kuzey ve Güney
Azerbaycan'da Nevruz geleneklerinden bazıları olan atalarının mezarlarını
ziyaret etmek, dualar okumak ve onlar için hayırlar yapmak biçimindeki
gelenekler sürdürülmektedir' sözlerine yer verdi.
'Nevruz, Türk milletini temsil eder'
Aksoy'un
konuşmasının ardından törende bir konuşma da Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu yaptı.
Tabakoğlu, konuşmasında tüm katılımcıların Nevruz Bayramı'nı kutlayarak; 'Kışın
ağır şartlarında, beslenmenin zor olduğu, ayaz olduğu, her şeyin kuruduğu,
öldüğü bir andan sonra bahar sıcaklıkla beraber tekrar gelir; çiçekler açar,
herşey yeşillenir, bu bir bayramdır, bu bir müjdedir. '˜Bitti', '˜gitti', '˜artık
yok' denilen Türk milletinin defalarca mücadelesinde her zaman küllerinden
doğmayı bilmiştir. Nevruz aslında bu büyük Türk milletinin, kahraman milletin
tekrar tekrar tarih sahnesine çıkışını da temsil eden güzel bir gündür.
Üniversitemiz olarak Nevruz şenliklerinin canlandırılmasında bu özelliği
özellikle vurgulamakta fayda vardır. Bu büyük millet her gittiği yerde tarih
yazmış, şimdi tekrar o eski güzel günlerin muştusuyla ayağa kalkıyor.
Öğrencilerimizi bu ruh ve inançla yetiştiriyoruz. Bize sadece Türkiye'nin,
Edirne'nin ihtiyacı yok; bütün coğrafyalarda yaşayan Türkler'in,
Müslümanlar'ın, kendini mazlum gören bütün insanların bize ihtiyacı var. Kendimizi
iyi yetiştirmeliyiz, iyi hazırlamalıyız ve donanmalıyız ki o güzel geleceği hep
beraber inşa edelim. Önümüzdeki yüzyıl inşallah Türk yüzyılı, bizim
medeniyetimizin yüzyılı olsun' dedi.
Tabakoğlu öğrencilerle halay çekti
Tabakoğlu, konuşmasının ardından rektör yardımcıları, dekanlar ve akademisyenlerle birlikte Nevruz ateşini yaktı. Nevruz Ateşi'nin yanmasıyla birlikte tören katılımcıları sırasıyla ateşin üzerinden atlayarak Nevruz Bayramı ritüellerinden ilkini gerçekleştirdiler. Prof. Dr. Tabakoğlu da Nevruz Ateşi'nden atlarken; Nevruz Bayramı'na katılan öğrenciler de Tabakoğlu'nu alkışlarla kutladılar. Nevruz Ateşi'nin yakılmasının ardından törende demir dövme, yumurta tokuşturma gibi Nevruz Bayramı'na özgü ritüeller gerçekleştirildi. Balkan Müzik ve Gösteri Sanatları Topluluğu'nun halk oyunları gösterisi sunduğu törende Tabakoğlu ve akademisyenler de Trakya'ya özgü 9/8'lik oyun havalarına eşlik ettiler. Nevruz halayına da katılan Tabakoğlu ve akademisyenler, öğrencilerle birlikte halay çektiler. Törenler, Türkistan pilavı, ayran ve tatlı ikramı ile sona erdi.