Kim bu Mohseen?

Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Y. A. ve O. S. ile tutuksuz yargılanan sanık N. B. ve avukatları katıldı. Duruşmada mahkeme başkanı ilk olarak mahkemeye ulaşan yazılar ve cevaplarını okudu. Mahkeme başkanı firari sanık Ş. T. hakkında çıkarılan yakalama emrinin infaz edilemediğini bildirdi. Diyecekleri sorulan duruşma savcısı da önceki celse verdiği mütalaayı tekrarladı. Savcı mütalaasında; uyuşturucu maddelerin sanıklar Y. A. ve yeğeni O. S. tarafından ihraç edildiğini, alıcısının ise Ş. T. olduğu, sanık N. B.'nin ise uyuşturucu maddelerin naklini üstlendiği, böylelikle sanıkların aralarındaki iş bölümü çerçevesinde ve  birlikte suç işleme kast ve iradesi ile işlediklerini belirterek,sanıklar O. S., Y. A. ve N. B.'nin eylemlerine uyan TCK'nın 188/1-4-5 maddeleri gereğince cezalandırılmalarını, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep etti. Mütalaanın ardından söz verilen tutuklu sanık O. S. bu işle bir alakası olmadığını söyleyerek, 'Ben sadece evrak takibini yaparım. Mağdurum' dedi.

O. S.'nin avukatı da müvekkilinin sadece sanık Y. A.'nın evrak takipçiliğini yaptığını ifade ederek, 'Bunun haricinde dosyada maddi delil yok. Yasal yükle ilgili telefon görüşmesi dışında bir şey yok. İhbar tamamen soyut ve müvekkilimin adı geçmemektedir. Y. A.'nın İranlı olduğunu söylediği kişi hiç araştırılmadı' şeklinde konuştu.

Diğer tutuklu sanık Y. A., daha önce bahsettiği yabancı uyruklu Mohseen A. isimli şahsın bir şekilde yakalanabileceğini düşünerek teslim olduğunu söyledi. A., 'Kendim teslim oldum. Yeğenim O. S. bana sadece evrak konusunda yardımcı olmuştur. İş yerine gelmemiştir' dedi.

Y. A.'nın avukatı, TIR'da bulunan malların hepsinde uyuşturucu madde olmadığını, uyuşturucu bulunan malların Mohseen isimli kişiye ait olduğunu savundu. Sanık avukatı, müvekkilinin tanımadığı bir kişi tarafından kandırıldığını ifade ederek, 'Mağdur olduğu dosya kapsamında sabittir. Mohseen isimli kişinin araştırılmasını talep ediyoruz' şeklinde konuştu.

Tutuksuz yargılanan sanık N. B. de mağdur olduğunu ifade ederek, 'Bu işle hiçbir ilgim yok' dedi. N. B.'nin avukatı da soyut bir ihbar baz alınarak müvekkilinin cezalandırılmasının istendiğini ifade ederek, müvekkilinin kötü bir tesadüf sonucu bu dosyada sanık olduğunu ve diğer sanıklarla hiçbir bağlantısının bulunmadığını savundu.

Mahkeme heyeti, verdiği aranın ardından tüm sanıkların dosyada yer alan telefon hatlarına ilişkin olay tarihinden bir ay önce ve sonrası olmak üzere üç aylık HTS kayıtlarının istenmesi için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na (BTK) yazı yazılmasına karar verdi. Bu sebeple yargılamayı ileri bir tarihe erteleyen heyet, tutuklu sanıklar O. S. ve Y. A.'nın bu hallerinin devamına karar verdi.
Olay

Ocak ayında Türkiye'den çıkış yapmak üzere Kapıkule Gümrük Sahasına gelen sürücülüğünü N. B.'nin yaptığı TIR, pasaport çıkış ve gümrük tescil işlemlerinin ardından Kara Kapıları Taşıt Takip Programının uyarı vermesi nedeniyle, X '“Ray'e sevk edildi. X '“Ray taramasının ardından yapılan detaylı aramada aracın yasal yüklerinden olan duş teknelerinin taban kısmının içinde özel olarak oturtulmuş gizli bölme tespit edildi. Gizli bölmede yapılan aramada ise 936 paket içerisinde toplam daralı ağırlığı 454 kilo 38 gram gelen eroin ele geçirildi. Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında olaydan çok öncesine ilişkin ihbar da bulunan araç sürücüsü N. B. çıkarıldığı adli makamlarca tutuklandı. Derinleştirilen soruşturma kapsamında yapılan çalışmalar sonucunda ise uyuşturucu maddeyi ihraç ettiği tespit edilen O. S. hakkında arama kararı çıkarıldı.  Yasadışı yollardan yurtdışına çıkış yaptığı tespit edilen O. S., Şubat ayında Zürih Havalimanı'nda yakalanarak, Türkiye'ye getirildi. O. S., çıkarıldığı hakimlikçe tutuklandı. N. B.'nin sürücülüğünü yaptığı TIR'daki yükün göndericisi olan ve soruşturma kapsamında hakkında yakalama emri düzenlenen Y. A. ise O. S.'nin Türkiye'ye deport edilmesinden bir süre sonra İstanbul'da emniyete başvurarak teslim oldu. Y. A. çıkarıldığı adli makamlarca tutuklanırken, TIR'da bulunan yükün alıcısı firmanın sahibi Ş. T. hakkındaki yakalama emri ise infaz edilemedi. Şüpheliler hakkında 'Uyuşturucu madde ihraç etme' suçundan dava açıldı.