Kemeri almadan kız vermediler

Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin yaşayan efsanesi Ahmet taşçı, Edirne Belediyesi tarafından düzenlenen 'Bitmeyen Güreşin Yaşayan Efsanesi - Ahmet Taşçı' isimli söyleşiye katıldı. Taşçı, moderatörlüğünü Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan'ın yaptığı söyleşide veliahtını Taha Akgül olarak açıklayan Taşçı, 'Ben 1992 yılında evlendim, ilk altın kemeri aldığım yıl. Kemeri almadan kızı vermediler. Sonra bir kemer daha aldım. Demek ki başarılı bir eş seçmişim' ifadelerini kullandı.

Kemeri almadan kız vermediler
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Önceki gün Edirne Belediyesi organizasyonluğunda Edirne Kent Müzesi'nde 'Bitmeyen Güreşin Yaşayan Efsanesi '“ Ahmet Taşçı' isimli bir söyleşi gerçekleşti. Cumhuriyet döneminde 2 kez altın kemeri daimi olarak kazanan tek pehlivan olan, 9 kez de başpehlivanlığı kazanan Ahmet Taşçı ile gerçekleştirilen söyleşinin moderatörlüğünü de Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan yaptı. 'Edirne'de başpehlivan olursan bir daha nerede yenilirsen yenil. Bir yıl başpehlivan sensin. Bazı organizasyonlarda Edirne'yi geçeceğiz diyorlar ama ne ruh olarak ne organizasyon olarak geçilmez. Burası yağlı güreşlerin olimpiyatı' şeklinde konuşan Taşçı, söyleşide veliahtı olabilecek güreşçiyi de açıkladı. '2020'de olimpiyatlara katılacak milli sporcular Taha Akgül ve Rıza Kayaalp, olimpiyatlardan sonra da Kırkpınar'a katılabileceklerini söylemişlerdi. Milli güreşçilerimiz hakkında neler söyleyebilirsiniz?' şeklinde sorulan bir soru üzerine;  "Her ikisini de takip ediyorum. Rıza Kayaalp çok güçlü bir çocuk ama grekoromenci. Taha'yı yağlı güreşe daha yakın görüyorum. Taha'nın alanı serbest stil benzeri. Yağa alışabilirse altın kemer alabilir. Yaşı da genç. Hatta bizim rekoru bile kırabilir. Rıza grekoromen üst güreş olduğu için yağda da kispet var alttan güreşildiği için Rıza'nın çok kuvvetli olmasının yağlı güreşte pek avantaj gözükmüyor. Taha veliaht olabilir, gerçekten değişik bir sporcu. Yağlı güreşte de izlemek isteriz" şeklinde cevap vererek, veliahtını da açıklamış oldu.

GÜREŞ YOLLUĞU CAZİP GELDİ

Recep Gürkan - 'Ahmet Taşçı kimdir, kaç yılında nerede doğdunuz? Biraz kendinizden bahseder misiniz?'

Ahmet Taşçı - 658'inci Kırkpınar'ın hayırlı olmasını diliyorum. 1985 yılında tesadüfen güreşe başlamış birisiyim. Ama sporu çok seven, sporun her dalını yapmak isteyen ama bir türlü fırsat bulup ta işten güçten bunu yapamayan birisiydim. Karamürsel'in de güreşle ilgisi olması, güreşin Karamürsel'de çok sevilen bir spor olması sebebiyle ve fiziken güçlü olmam sebebiyle Karamürsel halkı sürekli güreşe teşvik ediyordu. Zaten ata sporu yağlı güreşin en büyük özelliği fiziken güçlü olmak. Ben güçlüydüm ama yağlı güreşin seyircisi bile değildim. Arkadaşlarımın vesilesiyle Kadir Birlik ustam ile tanıştım. O da, beni birkaç tane güreşe götürdü. Ben bir lastik fabrikasında çalışıyordum o dönem. Kadir Birlik'in beni güreşe götürmesiyle, güreşten aldığım o yolluk bana çok cazip geldi. O günkü şartlarda çalıştığım fabrika en yüksek maaşı veren fabrikaydı ve bir haftada alacağım yolluğu hesapladığımda, fabrikadan alacağım bir aylık maaşımı geçiyordu. Kadir Birlik ile daha çok güreşlere gitmeye başladım ve bu arada güreşmeyi de öğrendim. Piyasa güreşlerinde birkaç defa ikinci, üçüncü oldum. Sonra fabrikayı bırakarak güreşe başladım. 1984 yılında ilk defa Edirne'ye geldim. Edirne'ye geldiğimde sabah namazına yakın bir zamandı. Selimiye Camiinin oraya baktığımda herkes çayırlarda yatıyor. Arkadaşlarıma, 'neden böyle burada otel mi yok?' dediğimde; 'burası Kırkpınar zamanı böyle olur' cevabını aldım. O zaman ben de, güreş seyircisinin ne kadar cefakar olduğu fikri oluştu.

Recep Gürkan - Ustanız Kadir Birlik siz güreşe başlarken, 'bundan pehlivan olmaz' demiş. Sonra siz iki tane altın kemer alıp, üçüncüyü kaçırınca ne dedi?

Ahmet Taşçı - Kadir Birlik'i tanıyan bir ortak arkadaşımız beni onun yanına götürdü. Kadir Birlik, beni çırağıyla güreştirdi ve çırağı beni yerden yere vurdu. Öyle olunca da beni oraya götüren ortak arkadaşımıza 'götürün bunu, bundan pehlivan filan olmaz' demiş. Şimdi sorduğumuz zaman 'sadece ben değil, kimse sana o zaman pehlivan olur demezdi' diyor.

ÖZAL'A BAKARKEN YENİLDİ

Recep Gürkan - Güreşlerinizden unutamadığınız bir anınız var mı?

Ahmet Taşçı - Benim dönemimde birçok efsane isim var, bugünkü şartlara baktığımda hepsinin birinci olabileceğini düşünüyorum. En önemli senem 1986 yılı. Ben gittiğimiz yöresel güreşlerde birinci oluyordum ama Kırkpınar'da kazanamayınca pehlivan sayılmıyorsun. Bana abilerim 'Edirne'de, Kırkpınar'da bir pehlivan yen, seni pehlivan sayacağız' diyorlardı. Ben de 'bu sene herkesi yenip sahadan en son çıkacağım' dedim. Aslında bu çok zor bir ihtimaldi. Çünkü ben o sene büyük ortaya güreşiyordum. İlk güreşimi yendim ve sevinçten havalara uçuyordum. Sonra son beşe kaldım ve rakibim Edirneli Sedat Çelik'ti. Ustam da taktik sırasında 'Sedat Çelik seni önemsemez ve yatar, seni yormaya çalışır, sonra kalkıp seni yener. Sen onu altına aldığın zaman, kazığı karşıdan vur, paçayı da al ve kaldır bu tarafa çak' dedi. Güreş başladı, Sedat Çelik hiç zorlamadan kendini aşağıya attı. Ustamın söylediği aklıma geldi. Tam o sırada rahmetli Özal giriş yaptı. Biz de tam protokol tribününün önündeyiz ve Sedat da elini çenesine dayamış onu seyrediyordu. Ben de ustamın dediğini yaptım. Kaldırdım attım ve Sedat'ı yendim. Böylelikle finale kaldım. Final de uzayınca, baş ve baş altı bitmesine rağmen bizim güreş en son bitti ve ben sözümü tutmuş oldum.

Recep Gürkan - Kırkpınar'ın, Cumhuriyet tarihinde 4 başpehlivan, 5 altın kemeri var ve bunların 3 tanesi Karamürsel'den. Karamürsel'in özelliği ne?

Ahmet Taşçı - Karamürsel, güreşi herkesin sevdiği bir ilçe. Birçok ırklardan oluşan kozmopolit, bir tarafı deniz, diğer tarafı orman olan bir yer. Bunların hepsinin etkisi olduğunu düşünüyorum.

Recep Gürkan - Bu kadar diri olmayı neye borçlusun?

Ahmet Taşçı - Yağlı güreş dünyanın en zor ve en meşakkatli sporlarından birisi. Ben çok disiplinli yaşıyorum. Yemem, içmem, antrenmanım hepsi belirlidir. Rahip hayatı yaşadım diyebilirim. Başarı için disiplin şart.

BÜLENT GELSE HEPSİNİ YENER

Recep Gürkan - Sizi sahada en çok zorlayan pehlivan kimdi?

Ahmet Taşçı - Beni sahada en çok zorlayan Bülent Gürbüz'dü. Bugün o çıksa hepsini yener.

Recep Gürkan - Güç olmalı dedim. Peki, zeka konusunda ne diyeceksin?

Ahmet Taşçı- Zeka hepsinin başı aslında. Zeka olacak, güç olduktan sonra zeka seni daha üst seviyelere çıkarıyor.

Recep Gürkan - Unutamadığınız güreş hangisi?

Ahmet Taşçı- Recep Kara ile 2004 yılında yaptığım güreş. Birinci olup bırakmak istiyordum. Çok da itiraz etmedim.

Recep Gürkan - Bir toteminiz var mı?

Ahmet Taşçı - Dua ederim güreşe çıkmadan önce ama esas duamı, bütün yıl çalışarak yapardım.

TAŞÇI'NIN FİLMİ ÇEKİLİYOR

Recep Gürkan - Hakkınızda bir film yapıldığını duydum. Doğru mudur?

Ahmet Taşçı - Bana bir teklif geldi, izin verdim. Eylülde çekimleri başlanacak.

Recep Gürkan - Genç pehlivanlara tavsiyeleriniz nelerdir?

Ahmet Taşçı - Bu işin meşakkati, zorluğu çok fazla, bu işi yarı yolda bırakmak hiç bir şey kazandırmıyor. Mutlaka çok çalışmak gerekiyor.

FAVORİLERİNİ SAYDI

Recep Gürkan - Bu seneki Kırkpınar'da favoriniz var mı?

Ahmet Taşçı - Favorileri söylemeyeyim, onlar zaten belli ama ben sürprizleri söyleyeyim. Ben, sürpriz olarak Tanju Gemici'yi, Nedim Gürel'i, İsmail Top'u görüyorum, bunların bir sürpriz yapması gerektiğini de düşünüyorum.

Söyleşinin bu kısmında ise izleyicilerin ve basın mensuplarının soruları yanıtlandı.

SÜRE UZADI, OYUN GÖRECEĞİZ

Soru - Eskiden olan oyunları pek göremiyoruz? Bunları Kırkpınar çayırında görebilecek miyiz?

Ahmet Taşçı - Sürelerin kısalmasından dolayı bu oyunlar olmuyordu. Bu yıl sürenin uzamasıyla inşallah bu oyunları da görürüz.

Soru - Ben aile hayatınızı merak ettim. Eşiniz sizi doyurmak için çok emek sarf ediyor mu?

Ahmet Taşçı - Biz yemeklerimizi genelde kendimiz hazırlıyoruz. Eşimin bu konuda katkısı fazla. Çok güzel yemekler yapar. Besin değeri yüksek gıdaları buluyor ve seçiyor. Ben 1992 yılında evlendim, ilk altın kemeri aldığım yıl. Kemeri almadan kızı vermediler. Sonra bir kemer daha aldım. Demek ki başarılı bir eş seçmişim.

Soru - Bu güreşler tamamen belediyenin bütçesiyle mi oluyor veya Cumhurbaşkanlığı'nın bir katkısı oluyor mu?

Recep Gürkan - Kırkpınar'ın her şeyini Edirne Belediyesi karşılıyor. Herhangi bir kurumdan herhangi bir destek sağlanmıyor. Kırkpınar yağlı güreşleri, Olimpiyatlardan sonra en eski spor organizasyonudur. Bu sadece Edirne Belediyesi'ne bırakılmamalıdır.

Soru - Bir pehlivan ne ile beslenmeli?

Ahmet Taşçı - Evde yapılan her yemeği yiyebilir ama asıl çok ucuz olan bir yiyecek mutlaka tüketmeli. Bu yiyecek de yumurtadır. Özellikle yumurtanın beyazı kaslar için çok faydalıdır.

Soru - Yaşayan bir efsane olmak nasıl bir his? Devlet erkânından gereken ilgiyi görüyor musunuz?

Ahmet Taşçı '“ Sarayiçi'ne heykelimin yapılması Edirne'nin, Edirne halkının bir lütfu ama devlet nezdinde ata sporuna bir destek yok. Birinci olanlara ve kemer alanlara 'Devlet Sporcusu' unvanı verilecekmiş. Bu çok önemli bir gelişme.

TAHA VELİAHT OLABİLİR

Soru - 2020'de olimpiyatlara katılacak milli sporcular Taha Akgül ve Rıza Kayaalp, olimpiyatlardan sonra da Kırkpınar'a katılabileceklerini söylemişlerdi. Milli güreşçilerimiz hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Ahmet Taşçı - "Her ikisini de takip ediyorum. Rıza Kayaalp çok güçlü bir çocuk ama grekoromenci. Taha'yı yağlı güreşe daha yakın görüyorum. Taha'nın alanı serbest stil benzeri. Yağa alışabilirse altın kemer alabilir. Yaşı da genç. Hatta bizim rekoru bile kırabilir. Rıza grekoromen üst güreş olduğu için yağda da kispet var alttan güreşildiği için Rıza'nın çok kuvvetli olmasının yağlı güreşte pek avantaj gözükmüyor. Taha veliaht olabilir, gerçekten değişik bir sporcu. Yağlı güreşte de izlemek isteriz."

Söyleşinin ardından Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan tarafından, Ahmet Taşçı'ya Kırkpınar davet simgesi olan kırmızı dipli mum hediye edildi. 

Bakmadan Geçme