Kaleiçi'ni O mu yaktırdı?
Edirne Yerel Tarih Araştırmacısı Cengiz Bulut, 19 Ağustos 1905'te Edirne'nin Kaleiçi semtinde meydana gelen ve toplam 4 bin 172 evin yandığı Kaleiçi Yangınının çıkış sebepleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bulut, açıklamalarında Yerel Tarihçi İsmail Hakkı Soyyanmaz'ın Belediye Başkanı Dilaver Bey ile ilgili iddialarına da yer verirken yangın sonra kurulan komisyonun da sonucunu ifade etti.
Edirne
Yerel Tarih Araştırmacısı Cengiz Bulut, 19 Ağustos 1905'te Edirne'nin Kaleiçi
semtinde meydana gelen büyük yangın ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bulut,
açıklamalarında Yerel Tarihçi İsmail Hakkı Soyyanmaz'ın iddialarına da yer
verirken; yangın sonrası gazetelerde yer alan Osmanlıca haberlerin de
çevirisini gerçekleştirdiklerini söyledi.
Bulut; 29
adet Müslüman, 300 adet Rum, 442 adet Ermeni, 29 adet Bulgar ve 3 bin 378 adet
Musevi evi olmak üzere toplam 4 bin 172 evin yandığı Kaleiçi Yangınının çıkış
sebeplerini anlattı. Edirne Yerel Tarihçisi İsmail Hakkı Soyyanmaz'ın, dönemin
Edirne Belediye Başkanı Dilaver Bey ile Meclis Üyeleri arasında geçen tartışma
iddialarına konuşmasında yer veren Bulut, yangından sonra kurulan komisyonun da
açıklamalarına dikkat çekti.
Bulut, 19
Ağustos 1905 tarihinde Kaleiçi semtinde meydana gelen büyük yangının değişik
sebepleri bulunduğunu söyleyerek; 'Yerel Tarihçi İsmail Hakkı Soyyanmaz'ın
yazdığı kitaplarda bir iddiası var. O dönemde Edirne Belediye Başkanı Dilaver
Bey'dir. Edirne, o dönemde tam bir metropoldür. Rumlar, Bulgarlar, Ermeniler,
Yahudiler, Müslümanlar, Levantenler, Fransızlar ve İtalyanlar yaşıyor.
Meclis'te de birçok Rum ve Yahudi var. Kaleiçi'nde de genelde Rumlar ve
Yahudiler yerleşikler. Az sayıda da Müslüman var' ifadelerine yer verdi.
Dilaver Bey'den tehdit iddiası
Açıklamalarında
Soyyanmaz'ın anlatımından örnekler veren Bulut; '17-18 yaşındaki Türk gençleri,
Kaleiçi'nde gezmeye gittiklerinde dışarı çıkamıyorlarmış. Şehirde bu ayyuka
çıkıyor ve bütün delikanlılar birer birer yok oluyor. Aranıyorlar ama
bulunamıyorlar. En sonunda bu konu Belediye Meclisi'ne taşınıyor. Dilaver Bey,
Meclisi topladığında masaya vuruyor; '˜Ben, o mahalleyi cayır cayır yakarım. Bu
işe son verin. Türklere saldırmayın' diyor. Rum'un biri de Dilaver Bey'e cevap
verip; '˜Vre Dilaver, sen fener mi yakarsın da böyle konuşursun?' diyor. Bu
cevaptan sonra Dilaver Bey, onu kovuyor. Meclis üyeleri gittikten sonra Dilaver
Bey, o dönemki itfaiyecileri çağırıyor. Onların tulumba makinaları var. Hepsine
gece tulumba makinalarına gaz doldurmasını ve gece 03.00-04.00 arasında
Gazimihal'deki ahşap binaları gazla doldurup kibriti çakmalarını söylüyor. O
gece de müthiş bir rüzgâr var ve yangın oradan başlıyor. Soyyanmaz'ın anlattığı
Kaleiçi Yangı'nı budur' dedi.
İleri gelenlerden komisyon kurulmuş
Soyyanmaz'ın
iddialarına katılmadığını da açıklamalarına ekleyen Bulut; 'Halk arasındaki bazı
söylentiler tarihi kayıtlara geçmiyor. Doğruluk derecesi de tartışılır. Bu
konunun üzerine gittim. Gazeteden haberini Osmanlıca çevirttim. Yangın sonrası
bir komisyon kuruluyor. Komisyonda Edirne'nin ileri gelenlerinden 9-10 kişi
buluyor. Bunların yaptığı araştırmalarda Bulgar bir demircinin işyerinden
sıçrayan bir ateş ile yangının başladığı, rüzgârın olmasıyla da müthiş bir yangının
ortaya çıktığı söyleniyor' sözlerine yer verdi.