İzmir'in Kara Günü

Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şube Başkanı Celil Özcan, 15 Mayıs 1919 İzmir işgalinin yıldönümü dolayısıyla yazılı açıklamada bulundu.

İzmir'in Kara Günü
TAKİP ET Google News ile Takip Et

İzmir'in ‘Kara Günü’nün 104. Yılında, bir daha aynı kara günleri yaşamamak için Atatürk’ün gösterdiği yolda birlik beraberlik ve dayanışma içince ilelebet yürümek gerektiğinin bilinmesini istediklerini belirten Özcan, "Bağımsızlık mücadelesi şehitlerimizi saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz” dedi.

Yunanlıların, I. Dünya Savaşının sonlarına doğru İtilaf Devletlerinin tarafına geçerek onlarla birlikte savaştığını söyleyen Özcan,"Savaştaki hizmetlerine karşılık İzmir ve civarını istediler. İtilaf Devletleri Yunan Başbakanı Venizelos’a verdikleri sözü yerine getirmek için İzmir’in işgalini haklı gösterecek sebepler aramaya çalıştılar. Yunanlı Venizelos, Aydın Hıristiyanlarının tehlikede olduklarını Türkler tarafından yok edileceklerini ileri sürerek yardım istedi. Paris’te kurulan komisyon kendileri adına Yunan ordusunun bu işi çözmesini düşündü ve İzmir’in işgaline karar verdi. 14 Mayıs 1919’da İngiliz, Fransız, Amerikan ve Yunan donanmaları İzmir limanına girdiler. İngiliz Amiral Galdrop 17’nci Kolordu komutanlığına verdiği notada “Mütarekenin 7. Maddesine göre İzmir istihkamları ile civarındaki arazinin Yunanlılar tarafından işgal edileceğini ve mukavemet olunmamasını bildiriyordu. Bu nota üzerine telaşa düşen Kolordu Komutanı Ali Nadir Paşa İstanbul Hükümetine vaziyeti bildirerek fikirlerini sordu. Osmanlı Harbiye Nazırı verdiği cevapta: “Amiral Galdop’un bu teklifi mütareke şartları icabı olduğundan muvafakat edilmesi tabii olduğu”nu bildiriyordu. Yunan işgaline karşı ilk hareket İzmir Türk Ocağı’nda toplanan gençlik kitlesinde görüldü. İşgalden bir gece evvel cephanelik yağma edilerek halk karşı koymaya hazırlandı. İzmir kan dökmeden Yunanlılara teslim edilmeyecekti" ifadelerine yer verdi.

İzmir’in işgalinin Yunanistan için büyük bir önem taşıdığını aktaran Özcan,"Megola İdea yani büyük Yunanistan ideali artık gerçekleşmekteydi. Yunanlıların yaptıkları işgal hareketleri bölgede düzeni sağlamak yerine Türk nüfusunu yok etmek için katliam yapılması şeklinde gerçekleşmiştir. Bu durumu daha önceden tahmin eden Türk halkı bu nedenle İzmir’in işgaline diğer işgallerden daha fazla tepki göstermiştir. İzmir’in Yunanlılar tarafından işgal edileceği söylentileri kentte yayılmaya başladığında, Türkler derin bir endişe ve kaygıya, Ortodoks Rumlar da büyük bir sevince kapılmışlardı. Bu karmaşa ortamında, Hasan Tahsin gazetesinde yazdığı coşkulu ve cesur sözlerle dikkat çekmeye devam ediyordu. Başta Mustafa Necati, Vasıf Çınar gibi yurtseverlerin öncülüğünde Maşatlık(İzmir) Mitingi yapılması ve Redd-i İlhak Cemiyeti kurulması çalışmaları sürerken o bu sürecin içinde yer almıştı. Ona göre Maşatlık Mitingi çok daha görkemli olmalı, işgale karşı mutlaka tepki gösterilmeliydi. 15 Mayıs gecesi İzmir’li Türkler hemen hemen hiç uyumamış; işgalin başladığı sabah saatlerinde, Konak Meydanı ve Kordonboyu’nda çok sayıda İzmir’li toplanmıştı. 15 Mayıs 1919 sabahı Pasaport’tan İzmir rıhtımına çıkan Yunan birliklerinin yürüyüşü Konak Meydanı’na yönelmişti. Türkler üzgün ve endişeli, İzmirli Rumlar coşkulu ve sevinçliydi" şeklinde açıklamada bulundu.

Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi Yönetim Kurulu olarak, İzmir'in “Kara Günü”nün 104. Yılında, bir daha aynı kara günleri yaşamamak için Atatürk’ün gösterdiği yolda birlik beraberlik ve dayanışma içince ilelebet yürümek gerektiğinin bilinmesini istediklerini söyleyen Özcan, Bağımsızlık mücadelesi şehitleri saygı, rahmet ve minnetle andıklarını ifade etti.

Haber Merkezi

HABER MERKEZİ