İsveçli profesör mimar, Muradiye Camisi'nin rengarenk çinilerine hayran kaldı
Edirne'ye Erasmus Projesi kapsamında gelen İsveçli profesör Gertrud Olsson, 15. yüzyıl Türk çini işçiliğinin sunulduğu Muradiye Camisi'nin çinilerine hayran kaldı.
Mimarlık Fakültesinde düzenlenen "Edirne Çini ve Kalemişlerinin Öyküsü" sunumunun ardından teknik gezi düzenlendi.
Göteborg
Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Olsson, akademisyenler
ve öğrenciler, Türk süsleme sanatlarından çini işçiliğinin en nadide
ö-örneklerini barındıran Muradiye Camisi'ni gezdi.
Sanat ve
Kültür Yönetimi Uzmanı Kutalmış Bayraktar, burada katılımcılara caminin
çinileri hakkında bilgi verdi.
Olsson,
yaptığı açıklamada, Osmanlı çinilerine yönelik araştırmalar yaptığını ve
yakında bunları anlatacağı kitabının yayımlanacağını söyledi.
Muradiye'nin
çinilerini çok beğendiğini belirten Olsson, şunları söyledi:
"15.
yüzyıla ait bu yapıda bu kadar çok çeşidin olması çok özel. Aynı zamanda Çin
etkilerinin buraya kadar ulaşması, Çin porselen etkilerinin buradaki sır altı
mavi beyazlı dediğimiz çini gurupta olması oldukça enteresan. Kültürlerin
kaynaşarak farklı yerlere ulaşması ilgimi çekiyor. Burası İsveç'te asla
göremeyeceğiniz renksel deneyimler sunuyor. Araştırma alanım için burada
bulunmak özel."
Bayraktar da
Osmanlı padişahı 2. Murat'ın yaptırdığı caminin muazzam çini örneği sunduğunu,
caminin çinilerinin Nakkaş Safi tarafından yapıldığını anlattı.
Muradiye
Camisi
Osmanlı
padişahı 2. Murat'ın 1436 yılında Sarayiçi mevkisine hakim bir tepeye
yaptırdığı, zaviyeli camilerin en güzel örneklerinden olan ibadethane,
ihtişamını iç ve dış yapısıyla korumaya devam ediyor.
Geniş bir
avlunun içine kesme taşlarla yapılan tek minareli cami, dış görünüşünün
yalınlığına karşın iç süslemesi yönünden 15. yüzyıl Osmanlı sanatının en önemli
yapıtları arasında bulunuyor.
Mihrap ve
duvarlarda doğal çiçek motifleri ile işlenmiş altıgen mavi, ak çini levhalar ve
bunların arasında firuze renkli düz üçgen levhalar yer alıyor.
Bakmadan Geçme





