Hayvansever yazarın başarısı
Edirneli yazar Nurgül Ateş, yazdığı 40'tan fazla çocuk kitabıyla sosyal içerik platformlarında adından başarıyla söz ettiriyor. Türkiye'nin en çok takip edilen sosyal içerik platformlarından biri olan '˜Onedio.com'da çocukların kendini ve dünyayı daha iyi anlamasını sağlayacak 16 alternatif kitap önerisi sıralamasında '˜Evimin İnsanı' adlı kitabıyla 5'inci sırada yer alan Ateş, sokak hayvanlarının sorunlarını konu edindiği kitabında bir kedinin, insan sahiplenmesinin hikayesini anlattığını açıkladı.
Çocuklar için yazdığı 40'tan fazla kitabıyla Türkiye'nin çocuk kitaplığına önemli bir katkı sunan Edirneli yazar Nurgül Ateş, sosyal içerik platformlarında da başarılarıyla adından söz ettiriyor. Ateş, Türkiye'nin en çok takip edilen sosyal içerik platformlarından biri olan '˜Onedio.com'da, çocukların kendini ve dünyayı daha iyi anlamasını sağlayacak 16 alternatif kitap önerisi sıralamasında '˜Evimin İnsanı' adlı kitabıyla 5'inci sırada yer aldı.
Ateş,
kitaplarının ülke genelinde beğeni toplamasının ardından basın mensuplarına
açıklamalarda bulundu. Listede 16 kitap arasından 5'inci seçilen Çizmeli Kedi
Yayınevi tarafından basılan '˜Evimin İnsanı' kitabının yazım süreciyle ilgili
bilgi veren Ateş; 'Aslında bu kitabın çıkış noktası kardeşimin bir sözü oldu. 10
yıl önce ilk kez evde kedi beslemeye başlamıştım. O dönemde erkek kardeşim
İstanbul'a beni ziyarete geldi ve dedi ki; '˜Abla o senin kedin değil de sen
onun insanı gibi yaşıyorsun'. Bu muhteşem bir şey olduğunu düşünürken; '˜Ben
bunun romanını yazarım' dedim. Çok uzunca bir süre nasıl bir dünya tasvir etmem
gerektiği üzerine düşündüm ve '˜en iyi bildiğin yol kendi bildiğin yoldur' diyerek
kediyi bir gazeteci yaptım' ifadelerine yer verdi.
'˜Evimin
İnsanı' kitabının kahramanı olan kedinin, barınaktan bir insan sahiplenerek
beslediğini açıklayan Ateş; 'Aslında herşey bizim bildiğimiz düzende ama sadece
kediler iki ayaklarının üzerine dikildikten sonra uygarlık kurmuşlar ve kediler
insan, insanlar da kedi boyuna dönüşmüş. Geriye kalan herşey aynı. Barınaktan
insan alırken, bir yandan da ilk kez insan besleyeceği için tıpkı benim,
kediyle beraber yaşamaya başladığımda yaşadığım sorunları yaşıyor. Örneğin; onu
nerede yatıracak, ona ne yedirecek? Bu sefer, insan bakımındaki konfor ve tüketim
konusuyla yüzleşiyor. Tıpkı benim kediye 10 tane mama kabı almam ama kedinin
bunu önemsememesi gibi. Çünkü ne kadar lükse kaçarsan kaç aslında kedi bunu
önemsemiyor. Sağlıklı olan başka bir şeydir. Senin, kedi için para harcayarak
ona iyi baktığını zannetmen başka bir şeydir. Kitap biraz bunu da sorguluyor'
dedi.
Denek sorununa dikkat çekti
Kitabın
yazım sürecinde hayvanların denek olarak kullanılmasına da dikkat çekmeye karar
verdiğini açıklayan Ateş; 'Kitaba bir hareket gerekiyordu ve orada biraz tıkandım.
Bu noktada da şunu keşfettim; sadece bir hayvan bakmanın ikiyüzlülüğünü
sorgulamak yetmeyecekti. Sonuçta kitaba şöyle bir şey katıldı; '˜Hayvanların
günümüz dünyasında denek olarak kullanılmasının ne kadar etik olduğunun nasıl
sorgulayabilirim?' diye düşündüm. Kahramanımız burada da kullandığı ürünlerin
insan denekler üzerinde denendiğini fark ediyor. Bir gazeteci olarak bunun
haberini yapıyor ve bu işi deştikçe aslında barınaklardan evlere alınmayan
insanların bir süre sonra ortadan kaybolduğunu fark ediyor. Çünkü bu insanların
denek olarak laboratuvarlara satıldığını ve buradaki vahşi çarkı fark ediyor.
Bunun üzerine piyasa alt üst oluyor. Bunun haberini yaptığı sırada gazetesi
mümkün olduğu kadar gazeteciyi geri çekiyor, olayın gündemde kalmasını istiyor.
Fakat popüler medya insanı öne çıkarıp olayı geriye çekmeye çalışıyor. Bizim
ana karakterimiz de buna tutsak oluyor. Kendisi birden öne çıkmanın rehavetini
yaşıyor. Ona bir yeşil gazete teklif ediyorlar. Çok kısa süre sonra aslında çok
büyük patronlarla yemek yerken sistemin kurbanı olduğunu fark ediyor. Karşı
çıktığı dünyanın ilerlemesini sağladığını düşünerek, yeni bir haberle kendi
standart gazeteciliğine geri dönüyor' sözlerine yer verdi.
'9 yaş ve üstü çocuklar için'
'˜Evimin
İnsanı' kitabının 9 yaş ve üstü çocuklar için olduğunu söyleyen Ateş; 'Çıktığı
günden beri pek çok okulun 5'inci sınıflarında okutuluyor. Kitabı 2015 yılında
yazdım. 40'tan fazla kitabım var. Sadece çocuk kitabı yazıyorum. Konularımda
daha çok yaşanan dünyayı, duyguları sorgulamayı konu ediniyorum. Aslında
çocukluğumdan beri yazıyorum. Hem öğretmenlerimin desteğiyle, hem de kendi
çabamla yazmaya başladım. O zamanlar hep günlükler ve ufak tefek hikâyeler yazıyordum.
Gerçek anlamda edebiyat dünyasına girişim ise 10 yıl öncesine dayanıyor. 10 yıl
önce bir yayın evinde çalışmaya başladım. Bununla beraber de öykülerim
yayınlanmaya başladı' dedi.
Bakmadan Geçme





