• Haberler
  • Edirne
  • Gürcan hoca açıkladı: 'Edirne'de mutant virüs var'

Gürcan hoca açıkladı: 'Edirne'de mutant virüs var'

TTB Edirne Tabip Odası Başkanı Gürcan Altun, 11 aylık korona virüsü salgınının Türkiye ve Edirne'ye etkileriyle ilgili açıklamalarda bulundu. Altun, Edirne Tabip Odası'nın sahada yaptığı çalışmalar sonucunda Edirne'de mutant virüse rastladığını açıklarken 'Edirne'mizde de mutant virüse rastlandığını öğrenmiş durumdayız' dedi. Altun, Sağlık Bakanlığı'na da seslendiği açıklamasında, vatandaşlara da normalleşme süreciyle ilgili uyarılarda bulundu.

Gürcan hoca açıkladı: 'Edirne'de mutant virüs var'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Edirne Tabip Odası Yönetim Kurulu, Edirne'de salgının boyutu ve mutant virüs saptanması, Türkiye'de ve Edirne'de aşılanma oranları ile 11 aylık süreç içerisinde Sağlık Bakanlığı tarafından belirtilen ölüm sayılarındaki tutarsızlıklar konularında basın açıklaması gerçekleştirdi. Edirne Tabip Odası Lokali'nde düzenlenen toplantıya Yönetim Kurulu Başkanı Gürcan Altun ve Yönetim Kurulu Sekreteri Sibel Pekdemir'in katıldı.

Toplantıda açıklamalarda bulunan Oda Başkanı Gürcan Altun, korona virüsü salgınında 11 aylık sürenin tamamlandığını belirtirken; 'Kovid-19 salgınına karşı aile sağlığı merkezlerinde, hastanelerde, 112 birimlerinde, filyasyon ve aşılama ekiplerinde canla başla çalışan sağlık çalışanlarının gösterdiği özverinin farkındayız. Ancak bu kadar zorlu bir salgının tüm toplum kesimlerinin desteği ve katkısı olmadan başarılı bir şekilde yönetilmesi olası değildir. Tüm toplumun desteğinin alınabilmesi, ortaya konulan büyük emeğin karşılık bulabilmesi için kamuoyunun şeffaf bir biçimde gerçek verilerle bilgilendirilmesi, ülkemizdeki salgının boyutunun net olarak paylaşılması oldukça önemlidir' ifadelerini kullandı.

'ŞUBAT AYINDA YÜKSELDİ'

Edirne Tabip Odası'nın kentte salgının boyutu ve mutant virüs saptanması ile ilgili sahadan edindiği bilgileri açıklayan Altun; 'Edirne'de Kasım ayında ortalama günlük olgu sayısı 150-200 civarındaydı. Aralık ayında bu sayı 130-150 civarındaydı. Ocak ayında 25-30 civarına düşmüş durumdaydı. Şubat ayında da günlük olgu sayısında yükselme var ve sayı 30-40 arasındadır. En son 27 Kasım 2020 tarihinde yaptığımız bilgilendirmede; yapılan PCR testlerinde il düzeyinde pozitiflik oranının arttığı, 22 Kasım'da 190, 23 Kasım'da 202, 24 Kasım'da 360, 25 Kasım'da 338 insanımızda daha PCR testlerinde pozitiflik saptandığını belirtmiştik. Olgu sayılarındaki artış Aralık ayında da sürmüş, günlük yeni olgusu sayısında 450 sayılarına ulaşılmıştır. Ülkemiz genelinde sokağa çıkma yasağı ve getirilen diğer kısıtlamalarla birlikte Aralık ayının ikinci yarısından itibaren olgu sayısında hızlı bir düşüş görülmüş, günlük yeni olgu sayısı 80'lerin altına inmiştir. Bu kısıtlamaların sonucu olarak Ocak ayına bakıldığında ortalama günlük yeni olgu sayısı 25-30'larda seyretmekteyken; Şubat ayında bu günlük ortalama sayıları 30-40'lara yükselmiş durumdadır' dedi.

'MUTANT VİRÜSE RASTLANDI'

Altun, vaka sayılarındaki artışların nedenlerini açıklarken; 'Şubat ayındaki artış trendi, ülkemizdeki trend ile uyumlu görünüyor. Burada mutant virüsün etkisi de olabilmektedir. Sağlık Bakanlığı tarafından bu hafta içerisinde illere göre 100 bin nüfusta haftalık olgu sayıları açıklandı. 8-14 Şubat tarihleri arasında Edirne'de 65,66 ortalama olarak açıklanan bu rakam şu anlama gelmektedir; Edirne'nin nüfusu bazı kaynaklarda 407 bin, bazı kaynaklarda da 411 bin olarak geçiyor. 411 bin üzerinden hesapladığımızda 65,66'lık oran, bize günlük ortalama yeni 38 olgunun çıktığını, toplamda da PCR testi pozitif olan 269 yeni hasta olduğu anlamına gelmektedir. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın yaptığı açıklamaya göre 33 ilimizde mutant/varyant virüse rastlandığı belirtilmektedir. Ancak bu illerle ilgili açıklama yapılmamaktadır. Mutant virüsün görüldüğü illerde yaşayan yurttaşlarımızın bunu bilmeye hakkı vardır. Mutant virüsün bulaşıcılığının daha fazla olduğu bilindiği için görülen illerin açıklanmasıyla, bu illerde yaşayan yurttaşlarımızın daha dikkatli davranmaları sağlanabilir. Dolayısıyla, hastalığın kontrol altına alınması kolaylaşabilir. Mutant virüsün görülülebileceği yerler arasında sınır kentleri ne yazık ki dezavantajlı konumdadır. Edirne'mizde de mutant virüse rastlandığını öğrenmiş durumdayız. Edirne'de Ocak ayının ikinci haftasına göre Şubat ayı içerisinde gözlenen olgu sayısındaki artış ülkemiz genelinde gözlenen artışa paralel seyretmektedir. Buradaki mutant virüs etkisi mutlaka araştırılmak durumundadır. Saptanan mutant virüslü olgu sayıları da ayrıca bildirilmelidir' sözlerine yer verdi.

'AŞILAMADA 11'İNCİ SIRADAYIZ'

Edirne'deki aşılama çalışmalarını da değerlendiren Altun; 'Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan verilere göre; 18 Şubat 2021 saat 19.30 itibariyle ülkemizde toplamda yapılmış aşı sayısı 6 milyon 146 bin 481'dir. Birinci doz aşı yapılan kişi sayısı 5 milyon 235 bin 701, ikinci doz aşı yapılan kişi sayısı da 910 bin 780'dir. İkinci doz yapılan kişi sayısını sadece sağlık çalışanları oluşturmaktadır. Edirne açısından bakıldığında toplamda 45 bin 884 kişiye aşı yapıldı. Birinci doz aşı yapılan kişi sayısı 38 bin 689, ikinci doz aşı yapılan kişi sayısı da 7 bin 195'tir.  Oxford Üniversitesi'nin yaptığı bir çalışmada ülkelerin aşılanma oranlarını gösteren bir tablo açıklandı. Ülkemiz bu grafikte 11'inci sırada yer alıyor. Aşılanma oranı olarak 6.19'luk bir orandadır. Yani her 100 insanın 6,9'unun aşılandığını gösteriyor. Şu an için bu aşılanma oranı iyi görülmekle birlikte aşı temininde yaşanabilecek sıkıntılar yaşanmasına neden olabilecektir. Şu ana kadar ülkemize 13 milyon doz aşı geldi. 13 milyon doz aşının yaklaşık 1 milyon dozu sağlık çalışanlarına ikinci doz olarak yapıldı. Sağlık çalışanları haricinde birinci doz olarak yapılan 5 milyon insanımız var. 13 milyon doz aşıdan 1 milyon dozu çıkardığımız zaman 12 milyon doz aşı olur. Yani toplamda aşılanabilecek kişi sayısı 6 milyondur. Çünkü her yeni parti aşı geldiğinde bunların Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından incelenmeleri yaklaşık 2 hafta sürüyor. Eğer aşılarda gecikme olursa ikinci dozlarda ciddi problemler ortaya çıkabilecek. 28-30 günlük doz aşımı, bağışıklık konusunda ciddi problemlere neden olabilecektir' dedi.

'AŞILAMALAR HASTANELERDE SÜRDÜRÜLMELİ'

Altun, aşılamaların hastanelerin yanı sıra Aile Sağlığı Merkezleri'nde (ASM) de devam ettiğini belirtirken; 'ASM'ler tarafından sürdürülüyor olması, uygulamada sorunlara yol açmaktadır. ASM'lerin çoğu birden fazla hekim tarafından ortak kullanılmaktadır. ASM'lere başvuran hastaların yanı sıra aşı randevusu verilen insanların da gelmesiyle fiziksel yapıları yetersiz kalmakta, ya sosyal mesafe sınırları aşılmakta ya da insanlar soğuk kış günlerinde dışarıda bekletilmektedir. Bu nedenle aşılamaların yalnızca hastaneler aracılığıyla sürdürülmesi gerekmektedir' ifadelerine yer verdi.

TÜRKİYE-ALMANYA KARŞILAŞTIRMASI

11 aylık süreç içerisinde Sağlık Bakanlığı tarafından belirtilen ölüm sayılarındaki tutarsızlıklara da dikkat çeken Altun; '17 Şubat 2021 itibariyle ülkelerin Dünya Sağlık Örgütü'ne bildirmiş oldukları veriler açıklandı. Burada nüfus benzerliği açısından Türkiye'nin, Almanya ile bir kıyaslaması yapıldığında; ülkemizin nüfusu yaklaşık 85 milyon, Almanya'nın nüfusu da yaklaşık 84 milyon civarındadır. Milyon nüfus başına yapılan test sayısı açısından Almanya'da 510 bin 672 test yapılırken; ülkemizde 375 bin 286'dır. Almanya'nın test sayısı, bizim test sayımızın yaklaşık 1,5 katıdır. Toplam olgu sayısı açısından bakıldığında ülkemizde 2 milyon 609 bin 359 vaka saptanırken; Almanya'da 2 milyon 362 bin 384 vaka sayısı saptanmıştır. Buna göre Almanya daha az olguya sahiptir. Toplam olgu sayısını milyon nüfus üzerinden değerlendirdiğimizde Türkiye'de 30 bin 730, Almanya'da 28 bin 139 gibi bir rakama rastlıyoruz. Toplam ölen sayısına baktığımızda Almanya'da 11 aylık süreç içerisinde 67 bin 74 insan ölürken; Türkiye'de ölen sayısı 27 bin 738'dir. Bu oran son derece düşük kalıyor. Milyon nüfusa göre baktığımızda Almanya'da meydana gelen ölüm sayısı 799, ülkemizde ise 327'dir. Arada 2,5 katlık bir oran var. Bu arada nüfus ortalama yaşından bağımsız hareket etmek de doğru değildir. Ölen bireylerin ortalama yaşlarını bilemiyoruz. Türkiye nüfusunun ortalama yaşı 31,5 yıl, Almanya'nın nüfusu da 45,7 yıldır. Ülkemiz, Almanya'dan ortalamada 14 yaş daha genç görünüyor. Ancak ölüm sayılarındaki bu ciddi farklılık sadece daha genç nüfusa sahip olmamızla izah edilecek bir durum değildir' dedi.

'35 BİN 500 FAZLADAN ÖLÜM VAR'

Altun, TTB Kovid-19 İzleme Kurulu tarafından açıklanan 11'inci Ay Değerlendirme Raporu'na dikkat çekerken; 'Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Nasır Nesanır tarafından hazırlanmış çalışmada; Türkiye'de fazladan ölümlere dikkat çekilmektedir. Ülkemiz nüfusun yüzde 35,6'sını oluşturan 10 ilde, 10 Mart 2020 ile 31 Aralık 2020 tarihleri arasında e-Devlet verilerine göre; son 3 yılın ortalamasına göre 35 bin 500 fazladan ölüm olduğu belirlenmştir. Bu fazladan ölümlerin nedenlerinin hekimlerle ve halkımızla paylaşılması gereklidir. Bu fazladan ölümler acaba Kovid-19 kodlamasının yanlışlığından mı kaynaklanıyor, yoksa bu süreçteki kısıtlamalar nedeniyle ya da kendilerine hastalık bulaşabileceği düşüncesiyle kronik hastalığı olan insanlarımızın hastaneye başvurmalarındaki gecikmeden mi? Bunun nedeni Sağlık Bakanlığı tarafından duyurulması gerekiyor. Hem hekimler, hem de halkımızla bu bilginin paylaşılması son derece önemlidir. Beklentimiz tek bir insanın, tek bir yurttaşımızın ölmemesi yönündedir' sözlerine yer verdi.

SAĞLIK BAKANLIĞI'NA SESLENDİ

Türkiye'de en kısa sürede en az 120 milyon doz aşıyla toplumsal bağışıklığın sağlanmasını talep eden Altun; 'Türkiye'de mutasyon analizleri, Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanmalı ve iller düzeyinde sayısal olarak verilmelidir. Sadece 33 ilde mutant virüsünün görüldüğünün belirtilmiş olması yeterli değildir. Coğrafi bölgelere göre ve yaş gruplarına göre hasta ve ölüm sayıları Sağlık Bakanlığı tarafından verilmelidir. Bu süreçte uyarmaktan vazgeçmeyeceğiz. Salgının gerçek boyutunun toplumla paylaşılması, panik ortamı yaratmadan ama olayın ciddiyetine uygun, doğru bilgilendirme ve önlemlerin alınmasıyla bu süreç en az kayıpla aşılabilir. İl Pandemi Kurulları'nın aktif çalıştırılmasıyla, bu kurullarda STK temsilcilerinin yer almasıyla ve katkılarıyla alınan kararların uygulanabilirliği arttırılabilir. Bu süreçte kararlar alınırken yaşamını günlük kazancıyla sürdüren dar gelirli insanlarımız göz ardı edilmemeli, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ile yerel yönetimler birlikte hareket ederek onların ihtiyaçlarını karşılama yoluna gitmelidir. Biliyoruz, farkındayız; bu süreçte herkes çok sıkıldı. Ancak insanlarımıza tekrar tekrar hatırlatıyoruz; zorunluluk halleri dışında sokağa çıkmayınız, kapalı kalabalık ortamlardan uzak durunuz, sosyal hareketliliğinize kısıtlama getiriniz, maske kullanımı ve temizlik kurallarına uyunuz. Bu zorlu süreç ancak sizlerin desteği ile aşılacaktır' dedi.

'VAKA SAYILARI DÜŞMEDİ'

Basın mensuplarının normalleşme süreci ile ilgili düşüncelerini sormasının ardından cevap veren Altun; 'Vaka sayıları düşmüş durumda değildir. Son bir haftalık verilere bakıldığında 6 bin 800 ile 8 bin 200 arasında günlük vaka sayıları değişmektedir. Böyle bir serbestleşmeye gidilecekse mutlaka nesnel kriterler getirilmeli ve mutant virüs görünen yerlerde çok daha fazla dikkat edilmelidir. Çünkü mutant virüsün orijinal Kovid-19'dan çok daha fazla bulaşma potansiyeli bulunduğu ortaya konmuştur. Ekonomi önemli ancak insan sağlığı çok daha önemlidir. Edirne'de de mutant virüs var. Buradaki en temel sıkıntı, şu anda test sayılarının 110-120 bine düşmüş olmasıdır. Test sayısı ne kadar az ise o kadar yeni olgu çıkacaktır. Dünkü veriler üzerinden bakıldığında yapılan test sayısı ile yeni olgu sayısı açısından değerlendirirsek yüzde 6,3 pozitiflik var. Test sayısı 220 bine çıkarıldığında bilin ki vaka sayısı da 2'ye katlanacaktır' diye konuştu. 

Bakmadan Geçme