• Haberler
  • Edirne
  • Gül, 'Kalp yetmezliği olan hastalar oruç tutmamalı'

Gül, 'Kalp yetmezliği olan hastalar oruç tutmamalı'

Ramazan ayının başlaması ile kronik rahatsızlığı bulunanlara uyarıda bulunan Uzman. Dr. Çetin Gül, kalp rahatsızlığı bulunanların yanı sıra yüksek dozda idrar sökücü alan ve çok fazla sayıda ilaç kullanan hastaların da oruç tutmaması gerektiğini belirtti.

Gül, 'Kalp yetmezliği olan hastalar oruç tutmamalı'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Bu yılın tek avantajının diğer yıllara göre daha soğuk havanın etkili olduğunu söyleyen Uzman. Dr. Çetin Gül, “bu senenin tek avantajı Ramazan'ın, diğer yıllara göre daha böyle kış aylarına denk gelmesi. Akşam iftar saatinin biraz daha erken olması sağlık açısından daha makul bir süreç olarak karşımıza çıkıyor.” Dedi.

Oruç tutarken vücutta meydana gelen değişikliklerden bahseden Gül, “öncelikle uzamış açlık nedeni ile kan şekerinde düşüşler yaşanabiliyor. Kan şekeri düşüklüğü nedeni ile özellikle ritim bozukluğu ve şeker hastası olan hastalarda, kalp ritimlerinde kan şekeri düşüklüğüne bağlı ani hızlanmalar ve ritim bozukluklarında yeniden tetiklenmeler olabiliyor. Yine uzun süreli açlık sırasında vücudumuzda bir sıvı kaybı oluştuğu için, su tüketemediğimiz için, tansiyon düşüşleri meydana gelebiliyor. Bu da özellikle kalp yetmezliği, damar tıkanıklığı kritik ve yüksek dozda idrar sökücü alan hastalarda çok tehlikeli olabiliyor. Sıvı kaybı ve tansiyon düşüklüğü de meydana geliyor.” Şeklinde konuştu.

Gül, ramazan ayında oruç tutmayacak grupların başında kalp yetmezliği bulunan hastaların geldiğini aktardı.

Kalp yetmezliği olan hastaların oruç tutmaması gerektiğinin altını çizen Gül, “hastalarımızda kimler oruç tutamaz diye sınıflandırdığımızda ileri derecede kalp yetersizliği olan yüksek dozda idrar sökücü alan ve son olarak, çok fazla sayıda ilaç kullanan ve dirençli hipertansiyonu olan hastalar oruç tutmamalı. 4 tane 5 tane tansiyon ilacı ile tansiyonu anca kontrol altına alınan ilaçlı hipertansiyon hastaları oruç tutmamalı çünkü bu 4 -5 ilacı gün içerisinde saatlere bölebiliyoruz, hepsini iftara ve sahura sıkıştırmak tansiyon dengesini bozuyor, hipertansif ataklar, beyin kanaması, felç gibi kritik tablolar ortaya çıkabiliyor.” Dedi.

Son 6 ay içinde kalp krizi geçirmiş, anjiyo olmuş, stend takılmış veya bypass yapılmış hastaların oruç tutmaması gerektiğini dile getiren Gül, “bu hastalar oruç tuttuğu zaman, tekrar kalp damar tıkanıklığı pıhtılaşma sistemini aktive edip kalp damar tıkanıklıkları, kalp krizi ve tehlikeli ritim bozuklukları gelişebiliyor. Uzamış açlık sırasında bu hastaların kullanmış olduğu bazı ilaçları ayarlamak mümkün olamayabiliyor. Bu grup hastaların da oruç tutmaması gerekiyor. Yine şeker hastalıklarında, özellikle çok fazla 4 tane, 5 tane şeker ilacı ve insülin kullanan hastalarının kesinlikle oruç tutmaması gerekiyor. Bunlarda da ani kan şekeri düşüklükleri ve şeker, koma atakları yaşanabiliyor.” İfadeleri kullandı.

Oruç tutacak grubun da çok bilinçli ve dikkat etmesi gerektiğini söyleyen Gül, şunları kaydetti:

 “Kimler tutabilir diye soracaksınız, “o zaman hiçbir hastamız tutmasın mı” hayır, özellikle tek ilaç, az ilaç kullanan tansiyon hastaları, eğer iftarda çok yemeğe yüklenmeyecekse tutabilir. Yine tek ilaç kullanan stabil şeker hastaları eğer çok yaşlı değilse ve iftarda çok fazla yemeğe yüklenmeyecekse tutabilir. Bir ilaç kullanan basit ritim bozukluğu olan hastalar da eğer durumları stabil ise oruç tutabilir. Bu kişilere tutma demiyoruz. Ama yıların tecrübesi ile gördüğümüz şu ki, bu gruptan tutanlar bir şekilde beşinci, onuncu günden sonra açıkçası dökülüyorlar. Tek bir ilaç kullanan tansiyon hastası atıyorum işte iftarda kuru fasulye, pilav yiyor, tuzlu bir çorba içiyor üzerine bir de turşu yiyor derken 20 tansiyon ile acile geliyor. Yani oruç tutabilir dediğimiz grup bile beş, on günden sonra dökülebiliyor. Çok bilinçli ve dikkat eden birisi değilse maalesef tutamaz hale geliyor. O yüzden tutabilir dediğimiz grubun da çok bilinçli ve çok dikkatli olması gerekiyor.” Ebru Yıldız Günenç

EBRU YILDIZ GÜNENÇ