Gaytancıoğlu: Torba yasada ceza var

CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, Salı günü TBMM'ye gelecek torba yasada alkollü içecek satışı ile ilgili yeni bir ceza düzenlemesi olduğunu açıkladı. Cezaların artacağını söyleyen Gaytancıoğlu, esnafın ise maddi olarak zor durumda olması nedeniyle cezaları ödeyemez hale geldiğine dikkat çekti. Yapılandırma yasası ve vergi affının gerekliliğini vurgulayan Gaytancıoğlu özellikle öğrenci, servisçi esnafı ile kantin ve pansiyon işletmecilerinin yaşadıkları sorunları hatırlattı.

Gaytancıoğlu: Torba yasada ceza var
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, 13 Ekim Salı günü Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) gelecek torba yasa ile ilgili açıklamalarda bulundu. CHP Edirne İl Örgütü toplantı salonunda açıklamalarda bulunan Gaytancıoğlu, torba yasada alkollü içeceklerin saat 22.00'den itibaren satışı ile ilgili yeni bir düzenleme yapılacağını söyledi. Toplantıda esnaf ve öğrencilerin Edirne ekonomisine etkisini de değerlendiren Gaytancıoğlu, CHP'nin kobiler için çalışma başlatmak amacıyla sahaya ineceğini açıkladı.

Türkiye'de vatandaşların ekonomik olarak bitik durumda olduğunu belirten Gaytancıoğlu; '18 yıldır iktidara sahip olan AKP maalesef Türkiye'nin dinamiklerini o kadar bozdu ki orta direk şu anda çok zor durumda. Salı günü bir torba yasa geliyor. Alkollü içeceklerde gece saat 22.00'den sonra cezaları daha da arttırıyorlar. Bu cezaları arttırarak ve daha fazla vergi koyarak bizim milli içkimiz rakının satışları düşmüş, viskinin satışları artmış. Hani yerlilik ve millilik? Yok. İktidar kendi başına bir şeyler yapmaya çalışıyor ve yanlış yapıyor. Yüksek cezalar, cezaları tahsil edilemez hale getirir. Esnaf çarkını döndürebilmek için borç almış ama borcunu ödeyemiyor. Onun için geçmişten gelen bir sicil affı öngörüyoruz' ifadelerini kullandı.

'KÜÇÜK ESNAF YAŞAMALI'

Zincir mağazaların yerli esnafa etkilerini değerlendiren Gaytancıoğlu; 'Orta direk çöktükçe yerine zincir mağazalar geliyor. Örneğin; okulların açıldığı dönemde kırtasiye malzemesi satıyorlar. Edirne'de 60 tane kırtasiye esnafımız var. Biz, onlarla ilgili özel bir çalışma yaptık ve Genel Başkanımıza ilettik. Bu esnaf diyor ki '˜Kırtasiye, kırtasiyeciden alınır'. Peki, yurttaşlar kırtasiyeden mi alıyor? Okulların açıldığı dönemde zincir mağazalar indirimli kırtasiye malzemelerini yığıyorlar. Esnaf da zor duruma düşüyor. Bunlar bu işlere girmesinler, en azından haftada bir gün dükkânlarını kapasınlar ve esnafımız satış yapabilsin. Küçük esnafın yaşamasından yanayız. Zincir mağazaların böyle bir sıkıntısı yok' dedi.

'5 MİLYON ÖĞRENCİ İCRALIK'

Edirne'deki servis, kantin, pansiyon işletmecileri ile öğrencilerin sorunlarına dikkat çeken Gaytancıoğlu; 'Edirne'de 3 tane servis hattı satılık ve 6 tane okul tane kantini devredilmek isteniyor. Ama devralan da yok. Edirne'deki Trakya Üniversitesi'nin il genelinde 41 bin, merkezde ise 38 bin öğrencisi var. Bunların 22 bini evlerde kalıyor. Emlakçılar Odası'nı ziyaret ettik. Öğrencinin gelmemesi nedeniyle esnaf zaten büyük sıkıntı içerisinde. 8-9 bin öğrenci pansiyonlarda kalıyor ve pansiyonlar sıkıntı içerisinde. Geri kalan 12 bin öğrencimiz de KYK'nın yurtlarında kalıyor. Edirne'deki pansiyon sahipleriyle konuştuk; '˜Biz 60 kişilik pansiyonuz. 3 tane kayıt geldi' diyor. Pansiyon sahibi olsanız ne yaparsınız? O 3 öğrenciye hizmet vermeye çalışırsınız ama elektriğiniz, suyunuz 60 öğrenci için açılacak. Kaloriferleri çalıştırır mısınız? 3 öğrencinin hangi birine hizmet vereceksiniz? Yemek hizmeti verebilecek misiniz? Orada çalışanların ücretlerini nasıl ödeyeceksiniz? Böyle giderse bu esnafımız ne yapacak? Şu anda 5 milyon öğrencimiz de icralık. 5 milyon öğrencinin evine bugün ve yarın haciz gitti. Çünkü öğrenciyken kredi almış ve ödeyemiyor' sözlerine yer verdi.

'HÜKÜMET SINIFTA KALDI'

Özel okullardaki okul kantinlerinin sorunlarını da açıklayan Gaytancıoğlu; 'Bir okulun kantin ihalesine girmiş, sözleşme yapmış. Her okul kantininde en az 3 kişi çalışıyor. Edirne genelinde de kantinlerde yaklaşık bin 200 kişinin ekmek yediğini tespit ettik. Özel okullarda durum çok daha kötü çünkü kiralama yöntemiyle almış. Özel okullar açık, öğrencilerin gidip gelmeleri velilerin kararı bağlı. Okul kantinleri çok kötü durumda. Milli Eğitim Bakanlığı, kirayı ödememelerini söylemiş. Kirayı ödemesinler ama orada çalışan işçinin ücreti ne olacak? Çalışan işçinin ücreti kısa çalışma ödeneğinden ödeniyor ama stopajı yine işveren tarafından ödeniyor. İşverenin hiç geliri yok, stopajı nereden bulacak? AKP hükümeti, pandeminin sağlık boyutunda biraz başarılı oldu denebilir ama o da tartışılır. Her gün yeni eksiklikleri ortaya çıkıyor, kamuoyu ile doğru bilgiyi paylaşmıyorlar. İşin ekonomik boyutunda ise tamamen sınıfta kalmıştır. Esnafı, işçileri zor durumda bırakmış, işsiz sayısını arttırmıştır. Sadece kredi verdi ama geri alacak' dedi.

'YAPILANDIRMA YASASI GELMELİ'

Ekim ayının 20'sinden sonra esnafa pandemi döneminde verilen kredilerin ödemelerinin başlayacağını hatırlatan Gaytancıoğlu; 'Biz TBMM'de acilen yapılandırma ile ilgili bir yasanın gelmesini istiyoruz. 9 defa vergi affı geldi, 10'uncusunun gelmesi gerekli. Vergi affına parti olarak karşıyız. Çünkü herkes vergisini düzenli öderken, ödemeyenlerde bir alışkanlık yaratıyor. Ama devir o devir değil. Ekonomi gerçekten zor durumda. Başka ülkeler böyle yapmadılar, onlar hazırlıklı girdiler. Biz de hazırlıklı olduğumuzu düşünüyorduk. İşsizlik sigortasında 133 milyar TL olduğunu sanıyorduk. Ama bu para yokmuş, zaten harcanmış' ifadelerine yer verdi.

'KOBİLER İÇİN SAHAYA İNECEĞİZ'

İktidarın pandemi döneminde halkı unuttuğunu söyleyen Gaytancıoğlu; 'Ama müteahhitlerini unutmadı. Köprü geçişlerinden, hastane ödemelerinden hiçbir zaman kesinti yapmadı. Ama iş vatandaşa gelince mağdur etti. Fabrikalarda, iş yerlerinde çalışan ve kısa çalışma ödeneği alan işçiler, 6 aydan beri bin 139 TL gelirle geçinmeye çalışıyorlar. Bu çok büyük bir haksızlıktır. Önümüzdeki günlerde de 81 ilde CHP'nin tüm milletvekilleri, MYK üyelerimiz dâhil sahaya inecekler ve kobilerle ilgili çalışma yapacağız. Kobilerin sorunlarını öğreneceğiz, sanayi esnafımıza gideceğiz. Çarkların nasıl dönmediğini tespit edip 28 Ekim tarihine kadar raporumuzu Genel Merkezimize ileteceğiz. Genel Başkanımız da Meclis'te bir kobi bildirisi okuyacak ve kanun teklifi vereceğiz' dedi.

'HÜKÜMET ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALI'

Gaytancıoğlu, konuşmasında iktidara seslenirken; 'Türkiye Cumhuriyeti'ni yöneten iktidar şunu çok iyi ayırt etmeli; insanlar borcunu ödemiyorlarsa zaten yasal kurumlar var. Borcunu ödeyememesinin nedeni hükümetin yanlış politikalarındansa burada hükümet üzerine düşen görevi yapmalı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu süreçte sosyal devlet olabildi mi? Türkiye Cumhuriyeti bir sosyal devletti ama sosyal devlet görevini yapamadı. 30 bin simitçi simitlerini satamamış ve zor durumdalar. Minibüslere sosyal mesafe kurallarına göre çalışmalarını söylediler. Minibüsçüler kepenk kapatmaya çalışıyor, servisini satmak istiyor. Servisi alan yok, bir de kendilerinden yeni belgeler isteniyor. Halkından bu kadar kopmuş bir iktidar Türkiye'yi yönetiyor' sözlerine yer verdi.

'İNSANLAR PAZAR PARASINI NASIL ÖDÜYOR?'

Vatandaşların günlük ihtiyaçlarını karşılamakta da sıkıntılar yaşandığına dikkat çeken Gaytancıoğlu; 'İnsanlar pazar parasını nasıl ödüyor? Domates tarlada 40 kuruş, markette 5 TL. Aradaki farkı alanlar ne yapıyorlar? Patates, soğan elimizde kaldı, hâlâ ihracat yasağı koyuyorlar. Dünyada her şey planlı ve programlı yürüyor. Sen ihracat yasağını geçen sene koyacaktın ama şimdi koyuyorsun. Üretim var ama satamıyorsun. Meclis'te görüşeceğimiz torba yasanın içerisinde yerli tütün kullanma oranını yüzde 30'a çıkarttılar diye övünüyorlar. 10 sene önce olsaydı çok güzeldi. Çünkü yerli vardı. Şimdi her yerde Amerikan virjinya tütünü var. Onu kullansan ne olacak? Şark tütününü, Doğu Anadolu tütününü, Karadeniz tütününü, Ege tütününü yeniden koydurabiliyor musun? Yapamıyorsun. O kadar halktan kopmuşlar ki halkın gerçekleriyle yüz yüze gelemiyorlar' dedi.

'ÇAKMAK BARAJI'NIN NERESİ BİTMİŞ?'

Trakya'nın GAP'ı olarak adlandırılan Çakmak Barajı ile ilgili de açıklamalarda bulunan Gaytancıoğlu; 'Merak ediyorum; Çakmak Barajı'nı tekrar mı açacaklar? Geçtiğimiz günlerde 300 tane iş yeri açtılar. Sanayide bir lokantayı fabrika diye açtılar. Böyle halkından kopmuş, umarsız bir iktidar Türkiye'yi yönetiyor. Çakmak Barajı, bizim için çok önemlidir, Trakya'nın GAP'ıdır. '˜Bitti' diyorlar ama neresi bitmiş? Baraj bitmiş, kazı dolgusu tamamlanmış ama sulama ekipmanları yok. İl Başkanımız ve İl Genel Meclisi Üyelerimiz ile mahalline gidip konuşuyoruz, '˜Bunun bitmesi için daha 30 yıl lazım' diyorlar. Barajın bitmesi değil, suyun tarlalara taşınması önemlidir. Türkiye'de böyle yatırımlar duruyor. Yağmur iyi ki yağdı yoksa bizi ciddi bir kuraklık bekliyordu. Bu yağışlar da yetmez, devamlılığının gelmesi lazım' ifadelerini kullandı.

'KAHVECİ EVİNE EKMEK GÖTÜREMİYOR'

Gaytancıoğlu, konuşmasında kahveci esnafının sorunlarına da dikkat çekerken; 'Genel Başkanımız Kahveciler Odası ile görüşüyor. 700 bin kahveci esnafı var. Kahveler açıldı ama gelirlerinin önemli bir bölümünü oyundan karşılıyorlar. Oyunlar için de hijyen kuralları alınabilir. İnsanları sosyal mesafeli oturtur, kâğıttan virüs bulaşmaması için de her oyunda sıfır kâğıt verilir. Genel Başkanımız da bunu samimi bir şekilde açıkladı ama '˜Sen hayatında oyun oynadın mı?' gibi saçma sapan şeyler söylediler. Böyle siyaset olmaz. Kahvecinin canı yanıyor, evine ekmek götüremiyor' dedi.

'BÖYLE DEVLET OLUR MU?'

Birahane işletmecilerinin de zor durumda olduğunu söyleyen Gaytancıoğlu; 'Bu insanlar iş yerini açmış, ruhsatını birahane olarak almış. Sen daha bunu açmıyorsun? Onlarla ilgili de Keşan'ı ziyaret edeceğim. Kimisi ruhsatlarını değiştirdi, kimisi değişikliğe başvurdu. İçişleri Bakanlığı da genelge yayımladı ve ruhsatlarını çevirenlere ceza yazacağını açıkladı. Böyle bir devlet olur mu? Sosyal devlet daha çok kolaylaştırıcı olur. Esnafına, işçisine, memuruna, emeklisine elini uzatsın ama bunu göremiyoruz' sözlerine yer verdi. 

 

 

 

 

 

 

Bakmadan Geçme