Gaytancıoğlu'dan ithalat şampiyonluğu tepkisi
CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, Türkiye'nin, 2020 yılının ilk 5 ayında 4.3 milyon ton buğday ithalatı ile dünya buğday ithalatı sıralamasında birinci olmasına tepki gösterdi. Türkiye'nin yerli üretimden başka çaresinin bulunmadığını belirten Gaytancıoğlu, üreticinin desteklenmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'nin buğday ekim alanlarındaki azalmaya dikkat çeken Gaytancıoğlu 'Üretim açığımızı ithalat ile kapatmak hiç mantıklı değil' dedi.
CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, Türkiye'nin, 2020 yılının ilk 5 ayında 4.3 milyon ton buğday ithalatı ile dünya buğday ithalatı sıralamasında birinci olmasını değerlendirdi. Gaytancıoğlu, Türkiye'nin üreticiyi desteklemek yerine ithalatçıyı desteklendiğini belirtirken; üretim açığını ithalatla kapatmanın mantıklı olmadığını söyledi. Tutarlı bir tarım politikası izlenmesi gerektiğini vurgulayan Gaytancıoğlu, ithalatın çare olmadığını dile getirdi.
AK
Parti'nin buğday ithalatı ile her zaman övündüğünü belirten Gaytancıoğlu; 'AKP'nin
mantığı, 'Buğday ithalatı yapıyoruz, un ihracatı yapıyoruz.' Biz de her
fırsatta şunu söylüyoruz; 5 yıl önce buğday ithalatımız 1,5 milyar dolardı. 1,5
milyar dolar vererek, buğday ithal ederek 800 milyon dolarlık un ihracatı
yapmanın neresi mantıklı? Daha sonra o rakam büyüdü ve geçen sene 2,5 milyar
dolara çıktı. 2,5 milyar dolar verip 1 milyar dolarlık un ihracatı yapmanın ne
mantığı var? 'Bunu bize mantıklı bir şekilde açıklar mısınız?' diye her
fırsatta soruyorduk. Katma değer yarattıklarını söylüyorlardı. Böyle olmadığını
pandeminin başlamasından 10 gün sonra belli oldu. Çünkü Türkiye un ihracatını
durdurdu. Demek ki bize un da, buğday da lazım' ifadelerini kullandı.
'YERLİ ÜRETİMDEN BAŞKA ÇARE YOK'
Tarım ve
Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin, un ihracatının durdurulduğu dönemde
Türkiye'nin depolarının dolu olduğunu söylediğine dikkat çeken Gaytancıoğlu; 'Depolar
dolu ama ithal ürünlerle dolu. Sen buğdayın, arpanın, mısırın, soyanın ithalat
bağlantısını yapmışsın. Bu böyle olmaz. Yerli üretimden başka çare yok. 2019
yılını 2,5 milyar dolar buğday ithalatı ile kapattık. Bunun yaklaşık 500 bin
tonu makarnalık buğdaydır. Meksika ve ABD'den gelmektedir. Biz eskiden
makarnalık buğday ithal etmezdik, kendimiz üretirdik, katma değer de bizde
kalırdı. Bir de üstüne üstlük ihracat yapardık. Türkiye bütün üretim
dinamiklerini AKP'li yıllarda kaybetti' dedi.
'HEDEF KENDİNE YETERLİLİK OLMALI'
AK Parti'nin
pandemi döneminden ders çıkarmasını beklediklerini söyleyen Gaytancıoğlu; 'İthalatın
değil, kendine yeterli olmanın hedef olduğunu anlamalarını bekledik. Fakat bir
baktık ki ilk 5 ayın verileri açıklandı. Buğdayda yine ciddi ithalat yapıyoruz.
Buğdayın tonuna 20 dolar daha fazla ödüyoruz, hâlâ akıllanmamışız. Üreticiye destek
verme yerine ithalatçıyı destekliyoruz. İthalatçı dediğimiz de AKP yandaşı 5-6
firmadır. Bunlar destekleniyor' sözlerine yer verdi.
'ÇİFTÇİYİ DEĞİL İTHALATÇIYI DESTEKLEDİ'
Kış
aylarında buğday fiyatının altından daha değerli olacağını belirten Gaytancıoğlu;
'Dolar hem 7 TL'ye doğru gidiyor, hem de bizim üretim açığımız var. Üretim
açığımızı ithalat ile kapatmak hiç mantıklı değil. Üretim açığını, üretim ile
kapatmak mantıklıdır. AKP nedense çiftçiyi destekleyeceği yerde hep ithalatçıyı
destekledi. Gümrük vergilerini sıfırlayınca ucuz geleceğini söyledi. Gümrük
vergilerini sıfırlarsan hazineye hiç gelir sağlamayacak mısın? Mantıklı değil. Dünyanın
en pahalı akaryakıtını, elektriğini bizim çiftçimiz kullanırsa, bunlara bir
çözüm üretmeyip sadece gümrük vergisini düşürmekle bir şey olmaz. Hiç ithalat
yapmayalım, gerekirse hiç de gümrük vergisi almayalım' dedi.
'BU POLİTİKAYI ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL'
Çiftçinin
desteklenmesi gerektiğini söyleyen Gaytancıoğlu; 'Buğdayda son yıllarda
destekleme priminde sadece 5 kuruşluk bir artış oldu. Onu da zamanında
ödemiyorlar ve yüzde 4 kesinti yapılıyor. Aynı şey önümüzdeki günlerde
ayçiçeğinde gerçekleşecek. AKP, tarım bütçesini arttırmamak ve desteklemeleri
zamanında ödememek için bir politika izliyor. Bu politikayı anlamak mümkün
değil. Anadolu boşalmış, köyden kente göçler yaşanmış, çiftçi borçlanmış.
Dünyada pandemiden dolayı ihracat yasakları gelmiş. Ukrayna borcu olan bir ülke
ama ihracat yasağı koydu. Çünkü gıda önemli. Buğday gibi temel ürünlerde, 'Ben
yemeyeyim, sen ye' diyemezsin. Kendi ülkenin tüketicisini düşünmek zorundasın.
Dışarıdan ithalat nereye kadar? İthalat yaptığın zaman hastalıklı ürünler de,
damak zevkine uygun olmayan ürünler de gelebilir. Bunların hepsi düşünülmeli ve
tutarlı bir tarım politikası izlenmelidir' ifadelerine yer verdi.
'İTHALAT ÇARE DEĞİLDİR'
Buğdayın temel gıda maddesi olduğunu vurgulayan Gaytancıoğlu; 'Türkiye bütün coğrafi bölgelerinde buğday üretiyor. Türkiye tarlalarının yüzde 80'lik kısmında buğday tarımı yapılır. Yaklaşık 2 milyon hektarlık alanda artık buğday ekilmiyor. Buğday ekimi 9,5 milyon hektardı, 7,5 milyon hektara kadar geriledi. Demek ki bir sorun var. Bu sorun, üretimin planlanmamasından, çiftçinin desteklenmemesinden, desteklerin zamanında ödenmemesinden kaynaklanıyor. 'Ben sana bütçeden biraz pay ayırıyorum' demek yanlıştır. Bütçeden ciddi bir pay ayrılarak 83 milyonu düşünmek lazım. Herkesin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için çiftçinin desteklenmesi lazım. Buğdayı sadece insanlar yemiyor. Bundan yem de yapılıyor, hayvan gıdası olarak da kullanılıyor. Hayvan yemlerinin bileşiminde buğday, arpa, mısır, soya yem hammaddelerinin yüzde 60'ı ithal ürünlerden oluşuyor. Bu da yem fiyatlarını sürekli arttırıyor. Bugün sağlıklı ve nitelikli bir hayvancılıkta 1 litre süt satarsın, 1 kilogram yem alırsın. AKP'nin ne buğdayda, ne de diğer ürünlerde önünü gördüğü yok. Dışarıdan ithalatla bu işler olmaz. Geçen yıl döviz ne kadardı, bu yıl ne kadar? Bunun sonunu getiremezsin. İthalat çare değildir' diye konuştu.