Eroini tamirci koymuş olabilir

Nisan ayında Türkiye'den çıkış yapmak üzere Kapıkule Sınır Kapısı'na gelen Kuzey Iraklı N. A.'nın sürücülüğünü yaptığı Belçikalı plakalı otomobil risk analizi çerçevesinde X '“ Ray taramasına sevk edildi. Araçta şüpheli yoğunluk tespit edilmesi üzerine araç Narkotik Detektör köpekleri Thea ve Teo ile arandı. Köpeklerin tepki verdiği yerleri kontrol eden yetkililer aracın ön motor kısmında sağ ve sol poyda olarak adlandırılan şase kolları iç kısmında demir kapaklar bulunduğunu gördü. Demir kapaklar söküldüğünde ise şase demirlerinin iç kısmının folyo ile kaplandığı ve içerisinde gizlenmiş çok sayıda naylon poşet olduğunu fark eden yetkililer, 33 adet naylon poşet içerisinde daralı ağırlığı 11 kg 398 gram gelen eroin ele geçirdi.

'Otomobili tamirciye bıraktım'

Hakkında soruşturma başlatılan N. A., olay yerinde alınan savunmasında Belçika'da yaşadığını ve Irak'a babasını ziyaret amacıyla Mart ayında gittiğini ifade ederek, Irak'tayken yağmur nedeniyle aracının arızalandığını ve oto tamircisinde aracını yaptırdığını söyledi. N. A., ayrıca Habur Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye giriş yaptıktan sonra Ankara ve İstanbul'da konakladığını aracındaki uyuşturucudan haberi olmadığını ifade etti. N. A., çıkarıldığı adli makamlarca tutuklanırken hakkında 'Uyuşturucu madde ihraç etme' suçundan iddianame düzenlenerek dava açıldı.
'Uyuşturucu benim değil'

Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık N. A. ve avukatı katıldı.
Tercüman aracılığıyla savunması alınan N. A., suçlamayı kabul etmeyerek aracında ele geçirilen uyuşturucu madde ile ilgili 'Bana ait değil. Belçika'da yaşadığım çevrede kendim de dahil olmak üzere uyuşturucu kullanan yok' dedi.
'Uyuşturucuyu kim koydu, bilmiyorum'

N. A., Kuzey Irak'ta iken aşırı yağmur nedeniyle aracının su altında kaldığını ve bu nedenle yola çıkmadan önce aracı tamire götürdüğünü ifade ederek, 'Dört gün tamir için serviste kaldı. Uyuşturucu madde bu sırada aracıma yerleştirilmiş olabilir. Ancak bu benim yaptığım bir tahminden ibarettir. Zira aracım üzerinde yapılan değişiklikler, araç benim gözlem ve denetimimden uzakta olduğu sırada yapıldığı tahminimi mahkemenize ilettim. Uyuşturucu maddenin araca kimler tarafından konulduğuna ilişkin herhangi bir bilgiye sahip değilim. Bu nedenle aracıma uyuşturucu maddeyi yerleştiren kişilere ilişkin bilgim yok' dedi.
'Kamera yerleştirilebilirdi'

Araçta uyuşturucu madde tespit edildikten sonra emniyet görevlilerinin kendisine yardımcı olmadığını savunan N. A., 'Uluslararası uyuşturucu mücadele kapsamında kurulmuş teşkilatlardan yardım alınmadı. Aracıma kamera yerleştirerek, benim bilgim dışında yerleştirilmiş uyuşturucu maddenin Belçika'da kimler tarafından teslim alındığını tespit edebilirlerdi' ifadelerini kullandı.
Tamircinin adını söyledi

N. A. ayrıca Dohuk kentindeki sanayi sitesinde aracını tamire götürdüğü tamircinin adını M. C. M. olduğunu söyledi. N. A. son olarak bakmakla yükümlü olduğu yaşlı anne ve babası ile ailesi olduğunu söyleyerek tahliyesini talep etti.
Avukatı süre istedi

Sanık avukatı da sanığın Kuzey Irak'ta yaşayan ailesi ve yakınlarının M. C. M. isimli kişinin kimlik ve adres bilgilerini edinmeye çalıştıklarını ifade ederek, 'Mahkemeye şahısla ilgili bilgi aktarmayı düşünüyoruz. Bu bilgilerin aktarılması TCK'nın 192 maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması ihtimalini gündeme getirebilecektir. Bu nedenle önümüzdeki celseye kadar süre verilmesini talep ediyoruz' dedi.
Tahliye çıkmadı

Duruşma savcısı da M. C. M. isimli kişinin araştırılması yönünde karar verilmesini ve sanık N. A.'nın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, M. C. M. isimli kişinin kimlik ve adres bilgilerinin mahkemeye ibraz etmesi için sanık avukatına süre verilmesine karar vererek yargılamayı ileri bir tarihe erteledi. Heyet, ayrıca sanık N. A.'nın tutukluluk halinin de devamına karar verdi.