ER MEYDANINDAKİ CAZGIRLAR USTA-ÇIRAK İLİŞKİSİYLE YETİŞİYOR
Asırlardır süregelen ata sporu yağlı güreşin er meydanlarında okudukları manilerle pehlivanları coşturan cazgırlar, usta-çırak ilişkisini devam ettiriyor.
Cazgırlar, Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri başta olmak üzere yurdun dört bir yanında düzenlenen müsabakalarda "Dualı çayır"ın yükselen sesi oluyor. Başcazgır ve çırakları, söyledikleri mani ve şiirlerle pehlivanları güreşe hazırlıyor. İlerleyen yaşına rağmen er meydanından kopamayan 76 yaşındaki başcazgır Şükrü Kayabaş, mesleğin en eski temsilcilerinden.
Er meydanının "Efsane sesi" olarak bilinen
Kayabaş ustası "Şirin Baba" lakaplı Mustafa Şirin'den devraldığı
mesleğini 57 yıldır severek yaptığını söyledi. Kırkpınar ve Anadolu'da
düzenlenen güreşlerde görev yapan 20 çırağının olduğunu belirten Kayabaş,
"Salih, Fatih, Ergun kardeşlerim ve
diğer cazgırları güzel yetiştirdik. Çıraklarımın hepsi iyi, ayrım yapmak
istemiyorum. Yıllardır usta-çırak ilişkisiyle cazgırlığı devam ettiriyoruz.
Çıraklarıma bildiklerimi öğretmeye devam ediyorum." diye konuştu.
Ata sporu yağlı güreşlerde cazgırlık yapacak daha
fazla çırak yetiştirmek istediğini ifade eden Kayabaş, cazgırlıkta 60 yılı
tamamladığında mesleğini bırakmak istediğini kaydetti.
Sevindi:
"Manileri hayranlıkla dinliyorduk"
Edirneli yağlı güreş cazgırı Ergun Sevindi (38), er
meydanlarında yıllarca güreştikten sonra cazgırlık yapmaya başladığını anlattı.
Ustası Kayabaş'ın yağlı güreşlerde kendisini takdim ettiğini belirten Sevindi,
şunları kaydetti: "Bizler yavaş
yavaş ustamızın yanında manileri öğrendik. Manileri hayranlıkla dinliyorduk.
Ustamızdan bu işi öğrendik, başardık. Allah'ın izniyle er meydanlarındayız.
Ustamızdan yavaş yavaş bayrağı alıyoruz. Çırakların ustalarına saygı ve sevgisi
sonsuz. Ustamızın verdiği görevleri er meydanında eksiksiz yerine getiriyoruz.
Ustalarımızla görev yapmak bizim için çok büyük bir şeref ve şans. Pele Mehmet
(Mehmet Tura) ustamız vardı, aramızdan ayrıldı. Allah rahmet eylesin. Bir tek
Şükrü Kayabaş kaldı. Yaşarken kıymetini bilip, ustamızdan faydalanıp, ona en
iyi şekilde hizmet ediyoruz."
İnci:
"Ustalarımız olmasaydı bizler de bu sahalarda olamazdık"
Çanakkaleli yağlı güreş cazgırı Fatih İnci (37), bir
süre güreştiğini ancak maddi imkansızlıklar nedeniyle sporu bıraktığını
aktardı. Yağ kokusunu koklayanın er meydanını bırakamadığını belirten İnci, "Babaeski Sinanlı'dan Şükrü Kayabaş
ustam ve Bursa İznikli, Allah rahmet eylesin nur içinde yatırsın, Pele Mehmet
ustam el verdiler. Sağ olsunlar var olsunlar. Onlar olmasaydı bizler de bu
sahalarda olamazdık." ifadelerini kullandı.
12 yıldır cazgırlık yaptığını anlatan İnci, "Çıraklar ustalarının peşinden gidiyor ancak
bu azaldı. Bitiyor gibi geliyor bana. Bizler Şükrü Kayabaş ve Pele Mehmet
ustalarımızın son çıraklarıyız. Ustalarımız bizlere nasıl el verdilerse, bizden
sonra gelen yetenekli gördüğümüz kişilere el vermeye çalışacağız. Bu mesleği
yapacak kişi önce sevecek, sonra dürüst olacak. 'Pehlivan', 'Cazgır' denildiği
zaman, er meydanlarında dürüstlük, efendilik, mertlik, yiğitlik gelir. Er
meydanına alışacaksan dürüst olacaksın, efendi olacaksın, mert olacaksın.
Önemli olan bu değerlerdir." açıklamasında bulundu.