ER MEYDANI'NIN 57 YILLIK 'EFSANE SESİ' ŞÜKRÜ KAYABAŞ ÇAYIRDAN KOPAMIYOR
Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin başcazgırı 76 yaşındaki Şükrü Kayabaş 1-2 yıl içinde jübile yapmak istiyor.
Er Meydanı'nın efsane sesi olarak bilinen Kayabaş, 57 yıldır
başcazgırlığı devam ettiriyor. Son yıllarda başcazgırlığı bırakma açıklamaları
yapsa da güreş sevdası ağır basan Kayabaş, sürekli kararını erteliyor.
Kayabaş, ustası "Şirin Baba" lakaplı Mustafa Şirin'den devraldığı mesleğini yarım asrı aşkındır severek yaptığını anlattı.
Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşler'inde güzel anılar yaşadığını belirten
Kayabaş, şunları kaydetti:
"1966, 1967, 1968 yıllarında rahmetli Ordulu Mustafa altın kemerin
ebedi sahibi olmuştu onu takdim etme şerefine nail oldum. 1976, 1977, 1978
yıllarında Karamürselli Aydın Demir ebedi kemeri almıştı, onu takdim ettim.
1982, 1983 ve 1984 yıllarında da Denizlili Hüseyin Çokal'ı takdim etmenin
mutluluğunu yaşadım. Ahmet Taşçı efsanesini de 10 defa takdim ettim. 9 kez
başpehlivan oldu. Bu sene de Ali Gürbüz'ün kemer yılı. Allah bunu bana nasip
ederse Kırkpınar'da inşallah bütün altın kemerli başpehlivanları takdim etmenin
mutluluğunu yaşamış olacağım."
- "Zamanı geldi artık"
Kayabaş, yarım asrı aşkındır devam ettirdiği başcazgırlıkta1-2 yıl
içinde jübile yapmak istediğini dile getirdi.
Belediye başkanlarının ricası üzerine Türkiye'deki güreşlerde görev
yaptığını anlatan Kayabaş, "Belediye başkanları 'cazgırların yanında sen
bir ağabey, hoca olarak bulun. Bir açılış yap, bir ağalık ihalesi yap bir de
kapanış yap kafi' diyorlar. Ben de onların talebini yerine getiriyorum ve ondan
dolayı da bırakamıyorum. Tabii zamanı geldi artık. Allah bana sağlık verirse
inşallah 1-2 yıl içinde bırakacağım nasip olursa, ama güzel bir jübile yapmak
istiyorum." diye konuştu.
- Pele Mehmet'i unutmadı
Kayabaş, iki yıl önce Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden Tarihi
Kırkpınar Yağlı Güreşlerinin önemli ismi "Pele Mehmet"i unutmadığını
da aktardı.
"Pele" lakabıyla tanınan Mehmet Tura'nın başcazgırlığın
ustalarından olduğunu söyleyen Kayabaş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Cazgırları Türkiye'ye tanıtan bir insandı. Çok güzel şiirleri
vardı. Allah rahmet eylesin. O da benim yardımcılığımı yapıyordu ama benden
daha iyi cazgırdı. Türkiye'nin çeşitli illerinde görev yaptık. İnşallah onlar
da usta çırak ilişkisine saygı gösterirler."