Ekolojik kafe takasla başladı
Restoratör Bilge Turanlı, marangozhane ve sivil mimari restorasyon deposu olarak kullandığı atölyesini örnek bir geri dönüşüm çalışması ile Eskiz Atölye Kafe'ye dönüştürdü. Turanlı, restorasyon ile yeniden hayat verdiği malzemelerden oluşturduğu kafenin açılışını, kitap takası etkinliğine ev sahipliği yaparak gerçekleştirdi. Sanatseverler, kitap okurları ve zanaatkarların buluştuğu etkinlikte kolektif çalışma sonucu üretim ve var olanı değerlendirme fikrine dikkat çekildi.
Edirne'nin
Dilaverbey Mahallesi Cumhuriyet Caddesi'nde restoratör Bilge Turanlı tarafından
iki yıldan bugüne marangozhane ve sivil mimari restorasyon deposu olarak kullanılan
restorasyon ve tasarım atölyesi, örnek bir çalışma ile '˜Eskiz' adını alarak
atölye kafeye dönüştürüldü. Turanlı, hayalini gerçeğe dönüştürdüğü kafenin
dekorasyonunda, restorasyon ile yeniden hayat verdiği malzemeleri kullanması
geri dönüşüme özel bir örnek oldu.
İki
bölümden oluşan Eski Atölye Kafe'nin giriş bölümü özellikle sanat ve kahve
meraklıları için uğrak noktası olacak bir dekorasyon ve menü ile hizmet vermeye
başlarken; ikinci bölümde ise resim, seramik, heykel, restorasyon ve gitar
atölyeleri ile Edirne'nin zanaat kültürüne yeni bir bakış açısı kazandıracak.
Günümüzde ortaya çıkan tüketim toplumu ile birlikte yaşanan çevre kirliliğine
karşı geri dönüşüm, üretim ve var olanı yeniden değerlendirme gibi değerlerle
açılışı gerçekleştirilen kafenin ilk etkinliği de kitap takası oldu.
Edirne
Kitap Okur Grubu üyesi Av. Fatih Altun ve çeşitli kafelerde düzenlediği kitap
takası etkinlikleriyle dikkat çeken Özge Uysal işbirliğinde düzenlenen kitap
takası ile kapılarını Edirnelilere açan Eskiz Atölye Kafe, konsepti ile kafe
kültürüne yeni bir soluk getirecek. Restorasyon ile geri dönüştürülen
dekorasyonunun yanı sıra duvarlarında Pablo Picasso ve Amedeo Modigliani gibi
sanatın önemli isimlerinin eserleri ile sokak sanatı grafiti süslemelerinin yer
aldığı kafe, ilk gününde kitapseverler ve sanat meraklıları tarafından ilgi
alanı oldu.
Geri dönüşümlü '˜start'
İki saat
süren kitap takası etkinliğinde katılımcılar, hem kitaplarını takas etme şansı
yakalayarak okuma konusunda farkındalık yarattılar, hem de kafenin konsepti
olan geri dönüşüme örnek bir katkı sundular. Kitap takası etkinliğini
düzenleyen Edirne Kitap Okur Grubu üyesi Av. Fatih Altun, Edirne'de 3'üncü kez
kitap takası etkinliği gerçekleştirdiklerini belirterek; 'İlk etkinliğimizi
açık havada, kitap okuma etkinliği şeklinde düzenlemiştik. İlkbahar'da yeniden
açık havada etkinlik yapmayı planlıyoruz. Kitap takası etkinliklerimizde birkaç
amacımız var. Birincisi, kitap okuma konusunda farkındalığı artırmak,
insanların kitap okuma alışkanlığını geliştirmek ve çocuklara kitap okuma
alışkanlığını kazandırmaktır. İkincisi ise geri dönüşümdür' ifadelerine yer
verdi.
'Fikir takası da önemlidir'
Av.
Altun, geri dönüşüm çalışmaları için örnek bir kafe olması nedeniyle 3'üncü
kitap takası etkinliğini Eskiz Atölye Kafe'de düzenlemeye karar verdiklerini
belirterek; 'Çünkü kitap takası ile geri dönüşüme katkı sağlıyoruz. Bu tür
etkinlikler sonucunda ormandan daha az ağaç kesiliyor, kitaplar elden ele
dolaşıyor ve tüketimi azaltmış oluyoruz. Ayrıca bu sene enflasyon nedeniyle kâğıtların
fiyatları yüzde 70'in üzerinde arttı. Dolayısıyla kitap fiyatları ve özellikle
yeni basılan kitapların fiyatları çok yükseldi. Bu nedenle; '˜Param yok kitap
okuyamıyorum' ya da '˜Bütçemi kitaba ayırmak istemiyorum' diyenler için takas
pazarı bir fırsattır. Hepsinden önemlisi de kitapseverler olarak burada
tanışıyoruz, sohbet ediyoruz ve olumlu enerjimizi yaymaya çalışıyoruz. Takastan
sonra kitap kalırsa kafe sahibine bırakıyoruz. İsterse mekânında sergiliyor.
Eğer istemezse de mekândan ayrılırken biz alıyoruz. Tek sıkıntımız, herkes
kitaplarına duygusal anlamda bağlı. Buraya getirirken canından can gibi
getiriyor. Burada önemli olan sadece kitap takası değil, aynı zamanda fikir
takasıdır. Düşüncelerini paylaşmak isteyenler de katılabilir' dedi.
Geri dönüşümden doğan kafe; Eskiz
Eskiz
Atölye İşletme Sahibi Bilge Turanlı ise iki yıldan bugüne marangozhane ve sivil
mimari restorasyon deposu olarak kullanılan atölyeyi, 3 ay önce atölye kafeye
dönüştürme kararı aldığını açıklayarak; 'Daha önce düşünülmüş ama eyleme
geçirilmemiş bir şeydi. 3 ay önce birden böyle bir karar aldık ve başladık. Bir
yerin dekoruna karar verirken öncelikle bir çalışma ve tasarım yapılır. Biz,
Eskiz Atölye Kafe'de böyle bir şey yapmadık. Elimizde eski malzemelerimiz
vardı. Aslında birçoğu çöp diye nitelendirilebilecek şeylerdi. Biz, o malzemeyi,
burada geri dönüştürerek dekorasyon yaptık. Malzeme bizi yönlendirdi. Sevdiğim
şeyleri de içine katınca Eskiz Atölye Kafe ortaya çıktı' sözlerine yer verdi.
'Kolektif bir çalışma gerçekleşti'
Kafe
dekorasyonundaki duvarları süsleyen resimlerin en çok önemsediği öğelerin
başında geldiğini ifade eden Turanlı; 'Çünkü Pablo Picasso ve özellikle Amedeo Modigliani'yi
çok seviyorum. O dönemi ve Modigliani'nin hayatını çok hüzünlü bulmama rağmen
çok seviyorum. Bu nedenle iki resmin bulunduğu köşe benim için çok kıymetlidir.
Bizim burada ilk yaptığımız dekor da Picasso'nun resmiydi. Ayrıca Trakya
Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü Öğr. Gör. Fırat Uysal da
grafiti çalıştı ve bize hediye etti. Fırat Uysal'ın eşi Özge Uysal da Eskiz
Atölye Kafe'nin oluşmasında bize çok katkısı olan dostumdur. Aslında Eskiz
Atölye Kafe'de gerek düşünsel, gerekse fiziksel birçok kişinin katkısı da oldu.
Kolektif bir çalışma gerçekleşti. İşin en keyifli taraflarından biri de buydu.
Bundan sonrasının da kolektif bir çalışma ile devam etmesini istiyorum' dedi.
'Atölyeler üretime yönelik olacak'
Giriş
bölümünde yer alan kafenin arka bölümünde ise atölyelerin yer aldığını
açıklayan Turanlı; 'Atölyemizde hafta için her gün 18.00-20.00 saatleri
arasında resim, seramik, heykel, restorasyon,
gitar atölyelerimiz olacak. Atölyelerimizdeki hocaların hepsi,
uğraşlarında çok yetenekli isimlerdir. Atölyelere gelenlerin bir şeyler
öğrenerek ayrılmasını istiyoruz. Kendi başına kaldıkları zamanlarda bir şeyler
üretebilmelerini amaçlıyoruz. Çünkü atölyelerimiz üretmeye yönelik olacak. İlk
hedefimiz üretimdir. Hayal gücünü devreye soksun, hayal ettiği şeyi gerçeğe
dönüştürebilsin. Eskiz Atölye Kafe'nin menüsünde özellikle kahve çeşitlerini
önemsiyoruz. Menümüzde çok fazla yiyecek seçeneğimiz yok. Birkaç tost
seçeneğimiz var. Kafemize özel, sadece burada bulabilecekleri doğaçlama
lezzetler de yapabiliriz. Ama daha çok
kahve çeşitlerimiz olacak' ifadelerine yer verdi.
'Mevcudu değerlendiren çabamız var'
Turanlı,
Eskiz Atölye Kafe'nin kitap takası ile ilk etkinliğini gerçekleştirdiğini
söyleyerek; 'Etkinliği yürütenler aslında Av. Fatih Altun ve Özge Uysal oldu.
Ben sadece mekân olarak katkıda bulundum. Edirne'nin de birçok yer gibi ihtiyacı
olan bir etkinlik oldu. Çünkü birçok kitabı okuyoruz ve rafa kaldırıyoruz. Bir
daha bakmıyoruz. Bunun yerine kafemizdeki takas etkinliği gibi yerlere getirip
okumayan insanların faydalanmasını sağlamak mümkün olabiliyor. Bu anlamda güzel
bir etkinlik oldu. Kitap takasının devamını da düzenlemeyi düşünüyorum. Bir
yandan da nasıl ki kafemizde geri dönüşüm varsa kitapta da var. Dekorumuzu
oluştururken her şey geri dönüştürdüğümüz malzemelerden oluştu. Şu anda küçük
de olsa ikinci el kıyafet bölümümüz de var. Aslında bu oluşan tüketim toplumuna
dönüşümün bir eleştirisidir. Bazı boşlukları alışveriş ile doldurmaya çalışmaktansa
üretmeye yönelik, mevcudu değerlendiren bir çaba gösteriyoruz. Bu tür
çalışmalara da yardımcı olmak, insanların istedikleri zaman nasıl
yapabileceklerini anlatabilmek amacındayız' dedi.
'Keşiflerle kendimizi yenileyebiliriz'
Eskiz
Atölye Kafe'de sanata ve zanaata meraklı, doğal yaşama ve permakültüre ilgili ve
kahve tutkunu olan özel bir kitleye hitap ettiklerini ifade eden Turanlı; 'Yakın
zamanda doğal sabun yapımı ile ilgili etkinliğimiz olacak. 24 Kasım'da böyle
bir etkinlik düzenleyeceğiz. Ayrıca ahşap oyma atölyemiz olacak. 15 günde bir
sinema tarihi ve film okuma etkinliklerimiz olacak. Programı da geçtiğimiz yıl
Trakya Üniversitesi Sinema Topluluğu Başkanı olan Furkan Aşkın yönetecek.
Ayrıca kısa film etkinlikleri de düşünüyoruz. Atölyelerimizde ebru atölyesi
gibi çeşitli atölyeler de düzenlemek istiyoruz. Etkinliklerimizi Eskiz Atölye
Kafe'nin instagram sayfasından duyuracağız. Sosyal medya sayfamızı takip
edebilirler. Bazı şeyleri akışına bırakıyoruz. Biraz da doğaçlama gidiyoruz.
Keşif devam ettiği sürece Eskiz Atölye Kafe kendini yenileyebilecektir.
Öğrenmeye devam edeceğiz' sözlerine yer verdi.
'Hobici düşüncesinden çıkılmalı'
Turanlı,
Edirne'de özellikle zanaata yeni bir bakış açısı sunmak istediklerini
belirterek; 'Edirne'de yıllardır devam eden '˜hobici' diye tabir ettiğimiz bir
düşünce var. Düzenlenen atölyeler için Milli Eğitim Müdürlüğü ile görüşüp
sertifika verilmesini istiyorlar. 2 ay verilen kursun sertifikası ne olarak
verilebilir? 2 ayda heykeltıraş mı çıkacak? Edirne'nin '˜hobici' düşüncesinden
çıkması gerekiyor. İnsanlar, burada 2 ayda bir şey öğrenip, onu üretime döküp,
onunla para kazanacak duruma gelemez. Bu işlerin belirli bir süresi var. Önce
gerçekten öğrenmeyi ve üretmeyi arzuluyor olması lazım. Satış kısmını düşünerek
yapılan işler, hobi gibi işler olarak kalıyor. Onun gerçekten bir ürüne
dönüşmesi için bir aşk, sevgi besliyor olması gerekiyor. O yüzden bizde sertifika
yok, bol bol eğitim var. İnsanlara bir şey öğretmeyi vadediyoruz. Belki de
atölyeye geldiklerinde o işi sevmeyecek, uyum sağlayamayacak ve vazgeçecekler.
Bunu da bilemeyiz. Onunla vakit geçirmesi lazım. Sevdikten sonra ikinci aşamada
gerçekten üretebileceğine karar vermesi lazım. Bunun birçok aşaması vardır.
Öğrenmeyi düşünme, üretmeyi isteyecek ve satış dediğimiz kısım çok sonraki
aşamadır. Atölyelerde aylık 200 TL ücretimiz olacak. Haftada bir gün 2 saatten,
ayda 8 saatlik programımız olacak' dedi.