Deniz çayırlarına Türk-Bulgar koruması
Türkiye ile Bulgaristan'daki iki sivil toplum örgütü, Karadeniz'e kıyısı bulunan İğneada ve Pomorie kentlerinin kıyısında bulunan deniz çayırlarını koruma amacıyla '˜Ortak Değer Karadeniz - Dünya Nefes Alsın' adlı projeyi başlattı. Deniz yaşamı için hayati önem taşıyan deniz çayırlarının korunması amacıyla 40 metre derinliğe kadar olan bölgelerde yandan taramalı sonar tekniği ile yer tespitleri yapılacak. Karadeniz'de bir ilki gerçekleştirecek projenin, bölgede balık çeşitliliğini de arttırması bekleniyor.
Türkiye ile Bulgaristan'dan iki sivil toplum örgütü, Karadeniz'deki deniz çayırlarını koruma amacıyla ortak proje başlattı. Kırklareli'nin Istranca Ekolojik Yaşam Derneği ile Bulgaristan'ın Burgas iline bağlı Pomorie ilçesinde faaliyet gösteren '˜Europe and We' adlı dernek, Karadeniz sahilindeki iki kent olan İğneada ve Burgas kıyılarındaki deniz yaşamı için hayati önem taşıyan deniz çayırlarının korunması amacıyla ortak çalışma başlatacak.
'˜Ortak
Değer Karadeniz - Dünya Nefes Alsın' adlı proje, Bulgaristan-Türkiye Sınır
Ötesi İşbirliği Programı kapsamında Avrupa Birliği'nden 97 bin 936,94 Euro fon
desteği alan projenin tanıtım toplantısı, Doğa Koruma ve Milli Parklar
Kırklareli Şube Müdürlüğü'ne bağlı İğneada Longoz Ormanları Ziyaretçi
Merkezi'nde düzenlendi. Toplantıya Istranca Ekolojik Yaşam Derneği Başkanı
Üzeyir Onur Koçtürk, Başkan Yardımcısı ve Proje Müdürü jeoloji mühendisi Onur
Soner Güneş ile yüksek jeofizik mühendisi Murat Özturan katıldılar.
40 METRE DERİNLİKTE SONARLI TARAMA
İğneada
ve Burgas'ın Karadeniz kıyılarındaki deniz çayırlarının yaşam alanlarının ve
yanlış avlanma nedeniyle tehlike altında olan balık nesillerinin korunmasının
amaçlandığı projede 40 metre derinliğe kadar olan bölgelerde deniz çayırlarının
yer tespitleri yapılacak. Yandan taramalı sonar tekniği ile yapılacak yer
tespitlerinin çıktıları, mobil bir uygulamaya yüklenecek. Mobil uygulamayı
telefonuna yüklemek isteyenler, projenin internet sitesinden ücretsiz
ulaşabilecek.
AKADEMİK ÇALIŞMALARA DESTEK OLACAK
Projenin
tanıtım toplantısında konuşan Istranca Ekolojik Yaşam Derneği Başkanı Üzeyir
Onur Koçtürk, proje için uygun gördükleri ismin, dünyadaki oksijenin yüzde
70'ini üreten deniz bitkilerine gönderme yaptığını belirtti. Koçtürk, deniz
çayırlarının korunmasının oksijen tüketen tüm canlılar için elzem olduğunu
vurgularken; proje ile ayrıca deniz çayırlarına ilişkin yapılabilecek olası
akademik çalışmalara da bir zemin hazırlanacağına dikkat çekti.
'BU COĞRAFYAYA BORÇLUYUZ'
Istranca Ekolojik
Yaşam Derneği'nin 28 Şubat 2017 tarihinde Istrancalar'ın korunması ve
sürdürülebilir eko-turizm ile doğa sporları faaliyetlerinin artmasına yardımcı
olma amacıyla kurulduğunu açıklayan Koçtürk; 'Biz doğayı seven ve çocukluğu bu
sahil, orman ve dağlarda geçmiş insanlar olarak kendimizi bu coğrafyaya biraz
borçlu hissettik. Sürdürülebilir bir doğal yaşam, doğal yaşamın zorluklarına
rağmen değil de doğa ile iç içe, doğaya zarar vermeden, doğal yaşamı
Istancalar'da nasıl sağlarız konusuna kafa yormaya başladık. Kendimize küçük
hedefler koyarak sonunda gençlere eğitimler verebilecek, atalık tohumlar
üretebilecek ve aklınıza gelen nicelerini yapabilecek bir Ekolojik Yaşam Köyü
büyük hedefine ulaşabilmek amacı ile bir dernek kurduk. Derneğimizi, 28 Şubat 2017
tarihinde kurduk. Derneğimizin tüzüğünde de yazdığı gibi başlıca amaçlarımız,
Istrancalar'ın korunması ve burada sürdürülebilir eko-turizm, doğa sporları
faaliyetlerinin artmasına yardımcı olmaktı' ifadelerini kullandı.
'ÇEVRE ÖNCELİĞİ VAR'
Koçtürk,
derneğin kuruluşunun ardından projelerinin hayata geçirilebilmesi için Avrupa
Birliği fonlarından faydalanmayı düşündüklerini söylerken; 'Faaliyetlerimizi
nasıl yapabileceğimizi düşünürken Avrupa Birliği fonlarından faydalanmak hep
aklımızdaydı. Sınır Ötesi İşbirliği Fonu, açtığı her teklif çağrısında çevre
önceliğinden hiç vazgeçmemiş bir yapı. Öncelikle bu işe başladığımızdan beri
bizi hiç yalnız bırakmayan İğneada Belediyesi ve Belediye Başkanı Tahir Işık'a,
biz bu denizde çalışma yapmak istiyoruz dediğimizde inanılmaz bir sıcaklıkla
bize kucak açan ve yol gösteren Liman Başkanlığı ve İğneada Liman Başkanımız
Resul Ulaş'a, bizleri bu güzel yeri tahsis eden İğneada Longoz Ormanları Milli
Parklar Müdürü Zafer Kamay'a ve Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan gerekli izni
alabilmemiz için büyük bir özveri ile bize destek veren Atatürk Toprak Su ve
Tarımsal Meteoroloji Araştırma Enstitüsü Müdürü Fatih Bakanoğulları'na çok
teşekkür ediyorum' diye konuştu.
'ÇAYIRLAR, BALIK ÜREME ALANIDIR'
Koçtürk'ün
konuşmasının ardından toplantıda açıklamalarda bulunan jeoloji mühendisi Onur
Soner Güneş de deniz çayırlarının hem insanlar, hem de deniz canlıları için
önemli bir bitki türü olduğuna dikkat çekerken; 'Bu çayırlar balık
popülasyonunun yumurtlama, üreme alanıdır. Ancak son yıllarda ülkemizdeki
balıkçılıkta özellikle trol avcılığında yanlış yapılan avlar sonrasında çıpa
atımı ve sintine boşaltımı dolayısıyla türleri tehlike altında. Deniz çayırları
soluduğumuz oksijenin büyük bölümünü üretiyor. Değerli bir oksijen kaynağıdır'
sözlerine yer verdi.
'KARADENİZ'DE İLK DEFA YAPIYORUZ'
Proje
kapsamında İğneada ve Pomorie kıyılarında deniz çayırlarının yerleri ve
sınırlarının belirleneceğini açıklayan Güneş; 'Yerel halk, balıkçılar, liman
başkanlığı, sahil güvenlik üzerinde farkındalık oluşturmayı amaçlıyoruz. Eğer
biz bu projenin amaçlarına ulaşabilirsek daha sürdürülebilir bir balıkçılık
sağlanabilecek. Bu sayede balık çeşitlerinin de artacağını göreceğiz. Avrupa
Birliği aslında bu türü koruma altına almış durumda. Biz biraz da bundan yola
çıkarak Karadeniz'de ilk defa böyle bir çalışma yapıyoruz. Elektromanyetik
sonar yöntemiyle deniz tabanını tarayacağız. Bu taramada bitkilerin konumlarını
elde edeceğiz. GPRS konumlarının olduğu haritalar üreteceğiz' ifadelerine yer
verdi. Toplantı, jeofizik mühendisi Murat Özturan'ın İğneada kıyısında sonar
araması yapılacak alanlarla ilgili sunumunun ardından sona erdi. Toplantının
ardından katılımcılar, çalışmaların başlatılacağı sahayı ziyaret ettiler.