Demir'den yüz yüze eğitim uyarısı

Eğitim-Sen Edirne Şube Başkanı Özer Demir, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından duyurulan yüz yüze eğitim kriterlerini GÜNDEM'e değerlendirdi. Demir, okullardaki bütçe ve temizlik personeli sıkıntısına dikkat çekerken 21-25 Eylül tarihleri arasında uyum eğitimi ile yüz yüze eğitime başlayacak ilkokul 1 ve okul öncesi öğrencilerinin yaşayabileceği problemleri hatırlattı. Demir 'Tedbirler gençlerde alınamazken çocuklarda nasıl alınabilir?' dedi.

Demir'den yüz yüze eğitim uyarısı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Milli Eğitim Bakanlığı, okulların açıldığı ilk hafta olan 21-25 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek uyum programı ile okul öncesi eğitim kurumları ile ilkokul birinci sınıfların bir günlük yüz yüze eğitime başlayacağını duyurdu. Duyuruda, öğrencinin yüz yüze eğitime katılımının zorunlu olmayacağı belirtilirken; velilerin de yazılı bir başvuruda bulunmaksızın kendi isteğiyle öğrencisinin uzaktan eğitime devam etmesini sağlayabileceği açıklandı.

Öğrencilerin yüz yüze eğitim için sosyal mesafe kuralına uygun bir şekilde gruplara bölüneceği ifade edilirken; öğrenci gruplarının okula geleceği günlerin ise birbirinden farkı olacağını belirtildi. Okul öncesi eğitimde ilk haftanın bir günlük ve 30'ar dakikalık beş etkinlik saati ile uyum eğitimi yapılacağı açıklanırken; uyum haftasından sonraki 28 Eylül-2 Ekim tarihlerini kapsayan hafta ve devamında da okul öncesi eğitim kurumlarında haftada iki gün olmak üzere günde 30'ar dakikalık beş etkinlik saati ile eğitime devam edileceği ifade edildi. Açıklamada, yüz yüze işlenmeyen dersler ile ilkokul birinci sınıf programındaki bazı derslerin de EBA TV ve EBA portal canlı sınıf uygularıyla uzaktan eğitim olarak verileceği belirtildi.

DEMİR, GÜNDEM'E DEĞERLENDİRDİ

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Edirne Şube Başkanı Özer Demir, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan duyurulan yüz yüze eğitimin şartlarını GÜNDEM'e değerlendirdi. Demir, Bakanlık açıklamasında okulların tam anlamıyla açılmasıyla ilgili ifadelerin bulunmadığını belirtirken; hijyen ve temizlik personeli istihdamı konusunda herhangi bir açıklama yapılmamasına dikkat çekti. Üniversite ve lise gibi yaş oranı yüksek öğrencilerin uzaktan eğitime devam etmesine rağmen okul öncesi ve ilkokul birinci sınıflarda okuyan küçük yaştaki öğrencilerin yüz yüze eğitime başlamasını değerlendiren Özer, okulların güz döneminde tamamen açılıp açılmayacağına dair soru işaretleri bulunduğunu ifade etti.

'BÜTÇE DE YOK PERSONEL DE'

Özer, Milli Eğitim Bakanlığı'nın yüz yüze eğitimin başlangıcında alınması gereken tedbirler için bütçe ayırmadığını söylerken; 'Bütçe ayrılmadığı gibi temizlik personeli de alınmadı. Sadece kâğıt üzerinde yapılan işler var. Aslında şu anda okulları da açmıyorlar. Sadece ilkokul 1 ve okul öncesi sınıflar okula gidecek. Onların da haftanın bir günü okula gitmesi için bir planlama var. Ama açıklamada ne tür tedbirlerin, hangi malzemelerin alındığına dair bir şey yok. Uzaktan eğitim alan çocuklarımızın ihtiyaçlarının tespit edildiğine dair bir açıklama da yok. Öğrencilerin ne kadarının evinde interneti var, kaç kişinin canlı derse katılmak için cihazının olup olmadığını belirten bir çalışma yok. Biz Mart ayından beri bunları dile getiriyoruz. Salgının yayılması gibi bazı şeyler Bakanlığın elinde olmayabilir ama uzaktan eğitimin tüm çocukların erişimine açık olması gerekir' dedi.

'VELİLERE TAAHHÜTNAME İMZALATILIYOR'

Öğrencinin yüz yüze eğitime katılımının zorunlu olmayacağını ve velilerin de yazılı bir başvuruda bulunmaksızın kendi isteğiyle öğrencisinin uzaktan eğitimine devamını sağlayabileceğini belirten maddenin velileri tereddüde düşürebileceğini söyleyen Demir; 'Şu anda okullarda velilere taahhütname imzalatılıyor. O taahhütnamede koşullar ifade ediliyor. Biz ise velilere taahhütname imzalatmak yerine okulların yüz yüze eğitime hazır hale gelmesi için Bakanlığın çalışması gerektiğini ifade ediyoruz. Taahhütname imzalatmak yerine okullardaki hijyen, personel, sağlık personelini sağlamak gerekiyor. Ama bunlar yok' sözlerine yer verdi.

'ÇOCUKLAR NASIL TEDBİR ALABİLİR?'

Türkiye'de Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı vaka sayıları, üniversitelerin uzaktan eğitim kararları ve YÖK'ün önerilerinin de dikkat çektiğini belirten Demir; 'Üniversitede okuyan insanlar sonuçta yetişkin ve 18 yaş üzeri insanlardır. O insanlara yüz yüze eğitim sakıncalı görülürken, ilkokullarda çocuklarımız var. Buradan baktığımız zaman da güz döneminde okulların açılıp açılmayacağına dair soru işareti aklımıza geliyor. Tedbirler gençlerde alınamazken çocuklarda nasıl alınabilir? Vaka sayılarının artması da bizim yüz yüze eğitimle buluşma olasılığımızı zayıflatıyor. Hem vaka sayıları yukarıya çıkıyor, hem de Bakanlık atması gereken adımları atmıyor. Israrla söylediğimiz temizlik maddesi ve temizlik personeli ortada yok. Böyle bir durumda da okulların sağlıklı bir şekilde açılması çok mümkün gözükmüyor. Üniversitelerde okuyan öğrenciler, belirli bir yaşa geldikleri için tedbirler konusunda kendi sorumluluğunu alabilirler. Ama ilkokul 1 ve okul öncesi öğrencileri, temizlik ve hijyen konularının o kadar farkında değiller' diye konuştu. 

Bakmadan Geçme