Bir asra yakın ceza aldılar
Edirne'de Meriç Nehri üzerinden Yunanistan'a geçmek isteyen FETÖ şüphelileri ve ailelerinin bindiği botun batmasıyla 8 kişinin kaybolduğu, 5 kişinin ölü bulunduğu olayda göçmen kaçakçılığı yaptıkları tespit edilen Pakistan uyruklu 2 kişiye açılan davada karar verildi. İki Pakistanlıya 'Göçmen kaçakçılığı' ve 'Olası kast ile insan öldürme' suçlarından ayrı ayrı hapis cezası verildi.
Edirne'de 2018 yılının Şubat ayında Meriç Nehri üzerinden Yunanistan'a kaçmak isteyen FETÖ şüphelileri ve yakınlarını taşıyan botun devrilmesi sonucu 8 kişi kaybolmuş üçü çocuk, ikisi kadın toplam 5 kişi hayatını kaybetmişti. Olayda göçmen kaçakçılığı yaptıkları gerekçesiyle iki Pakistanlı hakkında Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan dava sonuçlandı. Son duruşmaya tutuklu sanıklar Muhammed A. ve Seyid A. ile avukatları katıldı.
Karar duruşmasında ilk olarak sanıklar
Muhammed A. ve Seyid A.'nın Edirne İl Göç İdaresi tarafından alınan parmak izi
örneklerinin dosyaya gönderildiği, sanıklara yabancı kimlik ve numaralarının
tahsis edildiği bildirildi. Mahkeme heyetinin sorusu üzerine bildirilen
kimliklerin kendi adlarına düzenlendiğini ifade eden sanıkların ve
avukatlarının bu hususta bir diyecekleri olmadığını belirtmeleri üzerine,
duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı.
3 ayrı suçtan ceza istendi
Savcı, esas hakkındaki mütalaasında;
sanıklar Muhammed A. ve Seyid A.'nın,
aynı suç işleme irade kapsamında, iştirak halinde 'Göçmen kaçakçılığı', 'Olası
kast ile 5 kişiyi öldürme', 'Terör
örgütüne bilerek yardım etme' suçlarını işledikleri anlaşıldığını belirterek,
sanıkların eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu maddeleri uyarınca ayrı ayrı
cezalandırılmalarını talep etti. Savcı, ayrıca sanıkların hükümle birlikte
tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.
Suçlamaları kabul etmediler
Mütalaanın ardından söz verilen sanık Seyid A., Türkçe bildiğini ve Türkçe savunma
yapacağını ifade ederek, 'Yabancıyım, Pakistan vatandaşıyım. Türk vatandaşı
değilim. Benim terör örgütü ile bir alakam yoktur. Ben zaten yabancıyım. Kasten
öldürme suçunu da kabul etmiyorum Kuran' da yazıyor zaten (bir adamı öldürmek
bütün dünyayı öldürmek gibidir.) Göçmen kaçakçılığı suçunu da işlemedim, kendim
Avrupa'ya geçmek için geldim. Burada benim herhangi bir kastım, eylemim söz
konusu değildir' dedi. A., soruşturma aşamasında verdiği ifadeleri kabul
etmediğini söyleyerek, işkence yapılarak zorla beyanının alındığını ileri
sürdü.
Diğer sanık Muhammed A. da mütalaayı anladığını ve Türkçe savunma yapacağını
ifade ederek, 'Suçlamaların hiçbirisini kabul etmiyorum. Önceki savunmalarımı
tekrar ederim, tahliyemi talep ediyorum' diye konuştu.
'Olayla hiçbir alakam
yok'
Sanık avukatlarının savunmalarının
ardından mahkeme heyeti, sanıklara son sözlerini sordu. Sanık Muhammed A., 'Namusum ve şerefim üzerine söylüyorum ki,
benim bu olayla hiçbir alakam yoktur. Bu olan olayla alakam yoktur, çalışmak
için geldim' dedi. Sanık Seyid A. yaklaşık 20 aydır cezaevinde olduğunu
belirterek şunları söyledi: 'Ailemden ayrıyım, yüce adalete güveniyorum.
Tahliyemi talep ederim.'
Örgüte yardımdan beraat
Mahkeme heyeti, verdiği aranın ardından
açıkladığı kararında; sanıklar Muhammed A. ve Seyid A.'nın üzerlerine atılı
'FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme' suçundan
beraatlarına; 'Göçmen kaçakçılığı' suçundan ise her iki sanığın ayrı ayrı 4 yıl
2 ay hapis ve 16 bin 660 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına hükmetti.
5 kişi için ayrı ayrı ceza
Heyet, son olarak ayrı ayrı iki sanığın
da 'Olası kast ile adam öldürme' suçundan cesetleri bulunan her bir kişi için ayrı
ayrı olmak üzere 5 kez 17'şer yıl 6'şar ay olmak üzere toplam 91 yıl 8 ay hapis
cezası ile cezalandırılmalarına hükmetti. Heyet, sanıkların tutukluluk
hallerinin ise devamına karar verdi.