Babafingo tartışması
Kakava - Hıdrellezin Dünü, Bugünü ve Geleceği konulu çalıştay Deveci Han Kültür Merkezi'nde yapıldı. Birçok araştırmacı ve akademisyen '˜Kakava' sözcüğünün kökeniyle ilgili çeşitli iddialar ortaya atarken bağımsız araştırmacı Sinan Şanlıel 'Romanların 6 Mayıs sabahı sudan çıkacağına inandıkları Babafingo çıkmayacak, beklemeyin' dedi. Edirne'nin önceki dönem belediye başkanlarından Ecz. İbrahim Ay ise 'Romanların Babafingo dedikleri, Mısır'da Tanrıya isyan etmiş bir Firavunun Nil Nehri kıyısındaki bir köyde suya gömülerek kaybolması efsanesidir' diye karşılık verdi. Edirne Roman Eğitim Gönlüleri Dernek Başkanı Turan Şallı, açılış konuşmasında kürsü yerine sahneye yaydığı halıya oturarak konuşmayı yeğledi.
Kakava - Hıdrellezin Dünü, Bugünü ve Geleceği konulu çalıştay Deveci Han Kültür Merkezi'nde yapıldı. Birçok araştırmacı ve akademisyen '˜Kakava' sözcüğünün kökeniyle ilgili çeşitli iddialar ortaya atarken bağımsız araştırmacı Sinan Şanlıel 'Romanların 6 Mayıs sabahı sudan çıkacağına inandıkları Babafingo çıkmayacak, beklemeyin' demesi bir tartışmayı da başlatmış oldu.
Halı yaydı, oturarak
konuştu
Kakava - Hıdrellezin Dünü, Bugünü ve
Geleceği konulu çalıştay Deveci Han Kültür Merkezi konferans salonunda gerçekleştirildi.
Çalıştayda konuşan Edirne Roman Eğitim Gönlüleri Dernek Başkanı Turan Şallı,
kürsü yerine sahneye yaydığı halı üzerindeki konuşmasında Kakava ve Hıdrellezin
anlamını anlattı. Şanllı 'Bu etkinliğin içerisinde biz Romanlar olamazsak,
olmayız. Çünkü bu hayatın doğal düzeni içerisinde biz varız. Kakava demek
huzur, mutluluk ve heyecan demektir. Ben bu kürsüde konuşamıyorum, neden mi? Ne
hikmetse bizim Roman dernekleri ülkemizde çok var. Bu yüzden buraya çıkıp
konuşan bir bakıyorsun siyasetçi oluyor. Ben buradan konuşmayayım da bana da
bulaşmasın. Ben doğal kültürümden sizlere bir şeyler anlatmak istiyorum. Biz
eskiden çadırda otururduk ama çok şükür burada halı var. Bizim amacımız
Kakava'yı sosyal ve kültürel anlamda Edirne'de daha iyi hale, daha iyi
ortamlara getirmek. Kakava - Hıdrellezi daha iyi bir hale getirmek için bu
çalıştayı düzenlemiş bulunuyoruz ve çok faydası olacağını da düşünüyorum' dedi.
'Önemli bir çalıştay'
Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği Başkanı
Bülent Bacıoğlu da çalıştayda yaptığı konuşmada kurumlar arası işbirliğinin
geliştirilmesi adına böyle çalıştayların yapılmasını değerli bulduğunu
belirterek 'Edirne'mizin tarihi, kültürel ve turistik etkinliklerini daha
renkli yapmak, gelen turistleri en az sorunla, en maksimum mutlulukla geri
göndermek adına önemlidir. Tarihi ve kültürel geçmişi olan değerlerimizin
olduğu gibi geleneklere, göreneklere uygun şekilde yapılması adına bu
çalışmalar değerlidir. Burada yapılan çalışmaların toplanıp rapor haline
getirilmesi ve ilerleyen süreçte bu tür etkinliklerin en verimli şekilde
yürütülmesi için bir adımdır. 2023 vizyonunda marka kentlerden biri olan
Edirne'mize, milyonlarca turistin gelmesinde etkisi olan geleneksel, kültürel
şenlikler, festivaller açısından değerli kılması açısından önemli bir çalıştay
olduğunu belirtmek istiyorum' ifadelerini kullandı. konuştu.
"1+1'in 3
etmesini sağlayacağız"
Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Dr.
Ertuğrul Tanrıkulu Kakava '“ Hıdrellez konusundaki toplantıya dikkat çektiği
konuşmasında şöyle dedi: 'Edirne Ticaret
ve Sanayi Odası (ETSO) ile esnaf odalarının olmadığı bir Kakava - Hıdrellez
Çalıştayının çok sağlıklı olmayacağını düşünüyoruz. Oysaki ETSO'da bizim bir
komisyonumuz var. Geçen yıl gerçekleşen Kakava
- Hıdrellez'den hemen sonra bir komisyon oluşturuldu ve orada Kakava
-Hıdrellezle ilgili tüm konular konuşuldu. Biz istiyoruz ki, Edirne'de
özellikle festivaller konusunda yerel yönetimin katkısı göz ardı edilmemeli. 9
yıldır belediye başkan yardımcısıyım. 3 - 4 bin kişiyle gerçekleşen
Kakava-Hıdrellez, son 5 yıldır çok daha fazla kişiyle yapılıyor. Şu anda rakam
100 bini geçti. Kakava - Hıdrellez'in yapıldığı tarihe baktığınızda,
Edirne'deki tüm oteller şu anda dolmuş durumda. Bu çalıştayı yaparken, bu şehre
katkı vermeyi amaçlıyorsunuz, çok iyi biliyorum. Ama burada asıl mesele şu: Biz
bir şeyleri yapmaya çalışırken acaba ne kadar kişiyi toplayabiliriz, paydaş
haline getirebiliriz, bunu konuşmamız gerekiyor. Yoksa hep bir taraf eksik
kalacaktır. Edirne Belediyesi'nin Kakava-Hıdrellez şenliğine verdiği katkı
inanılmaz boyutlarda. Yine Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü'nün inanılmaz bir
katkısı var. Sizin vergilerinizle bu festivali finanse eden tek kurum; Edirne
Belediye Başkanlığı. Biz geçen yılki şenliklerde sadece bir gece için 100 bin
liranın üzerinde harcama yapmışız. Bu kadar önemli bir organizasyonun geleceği
hakkında konuştuğumuz bir toplantının 20 kişiyle yapılmaması gerekiyor. Roman
derneklerinin neden burada olmadığının net bir şekilde sorulması gerekiyor.
Kakava - Hıdrellez Roman vatandaşların kültürü olmasına rağmen neden bu arkadaşlarımız
gelmiyor? Bunu sorgulamak gerekiyor. Gelmeleri için neler yapılması gerektiğini
konuşalım. Biz bunu hep birlikte yapabilirdik ve bu çalıştayı da bilimsel
anlamda bir yerlere getirebilirdik. Bütün dostlarımızın yürekleri, '˜Edirne için
daha fazla ne yapabilirim' diye çarpıyor. Buna inanıyorum.'
'Edirne'nin geleceği
turizmde'
Edirne Kültür ve Turizm İl Müdürü Ahmet
Hacıoğlu, Edirne'nin geleceğinin turizmde olduğunu belirterek 'Edirne
keşfedilecek yer değil, yaşanacak yerdir. 5 yıl önce 3-5 bin kişinin takip
ettiği bir festival bugün için 60-70 binleri geçmiş durumda. Geçen yıl 6
Mayıs'ta bu yıl için rezervasyonlar yapılmaya başlandı. Otel kapasitemiz,
yurtları ve apartları da dahil edersek 6 binleri buluyor. 6 Mayıs'tan itibaren
şu anda hiçbir yerde yer yok, tamamen dolu. Yerel dinamiklerin ve yerel
yönetimlerin dahil olmadığı bir iş asla başarılı olamaz. Yerel dinamiklerden
kastımız, romanlardır. Ama sadece bir derneği temsil eden romanlar değil, tüm
Edirne'yi temsil eden romanlardır. Yerel yönetim derken de, yerel yönetimin
partisi vs. olmaz. Seçilmiştir, gelmiştir ve başımızın üstünde yeri vardır.
Dikkat edin son yıllarda gelen turistlerin sayısı gittikçe artıyor, sorunlar da
gittikçe artıyor. Ancak özellikle son 2 yıldır yerel yönetimler, sorunların
çözümü noktasında ciddi adımlar atıyor. Otopark ve temizlik başta olmak üzere.
İnşallah bu yıl tuvalet konusunda çok sıkıntı yaşamayız. Bunlar bizim gerçek
anlamda sıkıntılarımız. Bunları sabırla, birbirimize kenetlenerek çözebiliriz,
birbirimizi eleştirerek değil. Otopark konusu mesela geçtiğimiz yıllara göre
daha iyiydi. Eminim tuvalet konusu da geçen yıla göre daha iyi olacak. Altını
çizerek net söylüyorum. Yerel dinamiklerin ve yerel yönetimlerin olmadığı bir
iş başarılı olamaz. Bugüne kadar bu işe katkısı olan herkesi tebrik etmek
lazım. Biliyorsunuz Kakava - Hıdrellez'in iki boyutu beni ilgilendiriyor.
Birincisi 2017'nin sonunda UNESCO Kültür Mirası listesine girdi. Artık bu
festival dünyaya mal oldu. Artık bu ritüelleri bozamazsınız, değiştiremezsiniz.
Bu ritüellere sadece Edirne halkı değil, tüm dünya sahip artık. İkinci boyutu
da, turizm boyutu. Otellerimiz dolu. Edirne artık turizm konusunda,
festivallere doğru giden bir süreç içerisinde. Bando ve Ciğer Festivali'ne bakıyoruz.
Otellerimiz yine dolu. Keşke bando ve ciğer birbirinden ayrılsa. Ölü
sezonlarımız var bizim. O ölü sezonlara yayılabilir. Edirne'nin geleceği
turizmdedir. Edirne keşfedilecek yer değil, yaşanacak yerdir' diye konuştu.
'Babafingo gelmeyecek'
Bağımsız araştırmacı Sinan Şanlıer ise
yaptığı araştırmaların ışığında Kakava ve Hıdrellez hakkında konuşmada bir çok
araştırmacı ve yazarın Kakava'nın ne anlama geldiği konusunda aktarımlarda
bulundu. A. Paspatis'in Kakava'ya kazan, tencere anlamı yüklediğini, tencere
bayramı anlamına geldiğini belirten Şanlıer 'Paspatis ayrıca Kakavanın Osmanlı
devleti açısından önemini vurgulamakta ve bu toplantılara üç güne kadar izin
vererek vergi toplamanın bir aracı yapıldığından söz etmektedir' dedi.
Romanların geleceğine inandıkları Babafingo diye bir şey olmadığını ve
Babafingo'nun gelmeyeceğini belirten Şanlıer Kakava ve Hıdrellezin ortak
yanlarının çaput bağlama ve ateşten atlama olduğunu belirtti.
Şanlıer, Diyanet Vakfı'nın yayınlamış
olduğu İslam Ansiklopedisinden yaptığı alıntıda şöyle dedi; 'Müslümanlarca
Hızır ve Hıristiyanlarca Aziz Yorgi adına kutlanmasına rağmen doğrudan doğruya
İslamla da Hıristiyanlıkla da ilgisi olmayan Ortadoğu ve Balkanlarda hem
Müslüman hem de Hıristiyan hakların kutladığı bu yaz bayramının kökü İslam ve
Hıristiyan önce ilk çağ Anadolu, Mezopotamya ve Orta Asya kültüründe
aranmıştır.'
'Kakava'nın protokolü
olmaz'
Edirne'nin önceki dönem belediye
başkanlarından Ecz. İbrahim Ay ise 'Romanların Babafingo dedikleri, Mısır'da
Tanrıya isyan etmiş bir Firavunun Nil Nehri kıyısındaki bir köyde suya
gömülerek kaybolması efsanesidir. Kakava kültüründe Babafingo diye bir şey var'
diye karşılık verdi. Kakava çalıştayına 4-5 Romanın katılmasının üzücü olduğunu
belirten Ay, geçmiş dönemlerde yapılan Kakava kutlamalarını 'Kakavanın
protokolü olmaz. Gogo mezarlığının orada eğlenceler yapılır. Müzik çalar,
isteyen içkisini içer. Çeribaşı biraz uyanıksa bir defter alıp isteyenleri o
deftere kaydeder, o kişinin Roman olduğu tescillenir. Hatta benim belediye başkanlığımda
dönemin Edirne Valisi Ünal Erkan'nı ben o deftere kaydetmiştim' sözleriyle
anlattı.
Bakmadan Geçme





