Ayçiçeğinin tonu 3 bin 500 TL olmalı
CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, düzenlediği basın toplantısında yüzde 44 yağ oranlı ayçiçeğinin ton fiyatının 3 bin 500 TL olması gerektiğini söyledi. İthal ayçiçeğine yaklaşık 500 dolar ödendiğini belirten Gaytancıoğlu, Trakya Birlik'i ziyaret ederek konuyla ilgili raporunu sunduğunu söyledi. Gaytancıoğlu, yüzde 44 yağlı ayçiçeğinin ton fiyatına 3 bin 500 TL verilmesi durumunda çiftçinin mağdur olmayacağını ifade etti.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, CHP Edirne İl Örgütü'nde toplantı düzenleyerek ayçiçeği fiyatları, TBMM'de gerçekleştirilen çalışmalar, Türkiye'nin korona virüsü salgınındaki ekonomisi ve Saros Körfezi ile ilgili açıklamalarda bulundu. CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı'nın da katıldığı toplantıda Gaytancıoğlu, yüzde 44 yağ içeren ayçiçeğinin ton fiyatının 3 bin 500 TL olması gerektiğini söyledi.
Edirne'de
Trakya Birlik Genel Merkezi'ni ziyaret ettiğini açıklayan Gaytancıoğlu; 'Edirne,
ayçiçeği üreticisinin bölgesi olmasına rağmen ayçiçeğinin neredeyse yarısından
fazlasını ithal ediyoruz. İthal maliyetimiz de belli. Çünkü bunun bir satış
fiyatı var. Örneğin; Tekirdağ limanına indirilişi 360 dolar. Bunun sigortası,
limana indiği gibi gümrük vergisi, nakliyesi, devletin aldığı birtakım zorunlu
ödemeler var. Toplamda 496.2 dolara geliyor. Dolar da bugün 7 TL'yi aştı. Bu
nedenle tonunun 3 bin 500 TL olması gerekiyor. CHP, paranın başka ülkenin
çiftçisine gitmesi yerine, Türk çiftçisine gelmesini ister. Trakya Birlik de
yağa prim veriyor. Yüzde 40'tan başlıyor ve 41'e geldiği zaman 45 TL fark
veriyor. Yurt dışından ortalama yağ miktarı yüzde 44 geliyor. 44 yağlı
ayçiçeğini ithal ettiğinizde yaklaşık 500 dolar ödüyorsanız, aynı 500 doları
benim üreticime verin. Rusya, Ukrayna, Brezilya, Bulgaristan, Moldova çiftçisi
kazanıyor. 1 milyar dolarımızı alıp, kendi ülkelerine veriyorlar. Bizim
arazimiz, fabrikamız olmasa 1 milyar doları verelim. 1 milyar doların 3'te 1'i
de Edirne'de kalacak' ifadelerini kullandı.
'3 BİN 500 TL OLURSA ÇİFTÇİ MAĞDUR OLMAZ'
Edirne,
Tekirdağ ve Kırklareli'nin, Türkiye'nin ayçiçeği üretiminin yüzde 70'ini
karşıladığını belirten Gaytancıoğlu; 'Özel sektöre de karşı değiliz. Trakya
Birlik, Tarım Kredi Kooperatiflerinin, özel teşebbüsler, yabancı ortaklı
firmaların fabrikaları var. Onlar kapasitelerini yerli üretimle doldursunlar,
istihdamı bizden sağlasınlar. Ham yağ, rafine yağ, tohum ithalatı yaptığınızda
çiftçi para kazanmıyor. Bizim avantajlı olduğumuz bir konu var; ihracat
yapabiliyoruz. Ortadoğu pazarına ihracat yapabiliyoruz. 1 milyar doları
vermeyip üzerine ihracat yaptığınızda Türkiye ekonomisi sadece ayçiçeğinden
birkaç milyar dolar para kazanır. Edirne ekonomisi de bundan nasibini alır. Bu
yüzden bugün Trakya Birlik'e bu konuları içeren raporumuzu tespit ettik. Yüzde
44 yağ içeren ayçiçeği için 3 bin 500 TL fiyat olması gerektiğini ve
üreticilere böyle bir fiyat açıklanırsa mağdur olmayacaklarını söyledik' diye
konuştu.
'ASIL SORUNLAR TBMM'DE GÖRÜŞÜLMEDİ'
TBMM
olağanüstü bir çalışma performansı gösterip günde 16,5 saat çalışarak rekor
kırdığını söyleyen Gaytancıoğlu; 'TBMM, pandemi döneminde kapanmıştı.
Açıldıktan sonra sürekli oradaydık. Türkiye Cumhuriyeti'nin yurttaşlarına
yönelik birkaç yasanın dışında yasanın çıkmadığını gördük. AKP ve küçük ortağı
MHP, gündemi meşgul edecek ama çözüm üretmeyecek yasalar peşindeydiler.
Örneğin; baro yasası. Çoklu baro kabul edildi. Türkiye'nin gündemi 10 gün
süreyle meşgul edildi. Baro temsilcileri TBMM'ye alınmadı. TBMM'nin bunu
konuşmaması gerekirdi. Yasanın yanlış olduğunu herkes biliyor. Anayasa
Mahkemesi'nden dönecek ama pandemi nedeniyle milyonlarca insanın işinden
olduğu, işsizlik rakamlarının rekorlar kırdığı, esnafın sorunlarının
çözülmediği, birçok esnafın 25 bin TL kredi alıp vadesinin bugünlere yaklaştığı
bir dönemde asıl sorunlar TBMM'de görüşülmedi' sözlerine yer verdi.
'KREDİ BORÇLARI NE OLACAK?'
Gaytancıoğlu,
AK Parti döneminde çiftçinin borcunun 1 milyar TL'den 160 milyar TL'ye
yükseldiğine dikkat çekerken; 'Çiftçinin sorunları TBMM'de görüşülmedi. Genç
işsizler dediğimiz üniversite mezunları ve üniversiteye gidememiş ama çalışma
çağında olan gençlerin çoğunun iş bulamadığı bir ortamda TBMM istihdam
konuşmadı. Edirne tarihi çarşılarıyla ünlü ve 650 tane esnafımız var. Bu
esnafın sorunları hiç konuşulmadı, diğer esnafın da sorunları konuşulmadı.
Kredi borçları, faizler ne olacak? Verilen sözler tutulmadı. Bankaya gittiler,
25 bin TL aldılar ama 25 bin TL'lik bir kart da vereceklerdi. Çoğunu
vermediler. 4 milyon kişi, 6 ay ödemesiz 5-10 bin TL krediye başvurdu. Yarısı
çıktı, yarısı çıkmadı. Bunların ödemeleri ne olacak? Bunlar konuşulmadı, bekçi
yasası, çoklu baro, sosyal medya yasası konuşuldu. Birtakım yasaklamalar geldi
ve geniş halk kitlelerini ilgilendiren politikalar konuşulmadı' diye konuştu.
'5 KİŞİYE 19 MİLYAR TL ÖDÜYORSUNUZ'
Korona
virüsü salgınında Türkiye'nin ekonomik yönden çok kötü günler geçirdiğini
belirten Gaytancıoğlu; 'Daha da atlatılmış değil. Çünkü çok kötü yakalandık.
Biz, hazinenin bu derece kötü olduğunu biliyorduk ama daha da açıklar ortaya
çıktı. Geçtiğimiz yıl Aralık ayında bütçeyi aldığımızda 19 milyar TL'lik ödeme
ile karşılaşmıştık. Geçmiş yıllarda bu kadar büyük bir ödeme olmayan ama bu
sene önemini çok iyi anladığımız, önümüzdeki yıllarda önemini daha da iyi
anlayacağımız Zafer Havaalanı, 3'üncü köprü, Osman Gazi Köprüsü, Avrasya
Tüneli, şehir hastaneleri gibi yap-işlet-devret ile yapılan hazineden destekli,
o köprülerden geçmesek ya da hastanelere gitmesek de ödeme yapacağımız 19 milyar
TL'lik bu yılın bütçesi var. Türkiye'de 2,1 milyon ÇKS'ye kayıtlı çiftçi ailesi
var. Bunu 4 ile çarptığınızda en az 8 milyon çiftçimiz var. 8 milyon çiftçiye
yılda verdiğimiz destek 22 milyar TL, 5 tane müteahhite verdiğimiz para 19
milyar TL. Hiç geçmiyoruz, uçmuyoruz ya da hastalanmıyoruz ama bunu ödüyoruz.
22 milyar TL parayı, 8 milyon kişi devletten alıyor, onu da taksitle alıyor,
üretmeye çalışıyor, istihdam yaratıyor, 83 milyon kişiyi besliyor. 5 tane
kişiye de 19 milyar TL para ödüyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti'nin bütçesi için
çok büyük bir paradır' ifadelerine yer verdi.
'İŞSİZLİK SİGORTASININ YERİNDE KÂĞITLAR VARDI'
Çalışandan
ve işverenden kesilen işsizlik sigortası paylarının 133 milyar TL olduğunu
söyleyen Gaytancıoğlu; 'Devletin 133 milyar TL'yi kötü günlerde aktarması
gerekirdi. Fakat 133 milyar TL'nin yerinde kâğıtlar olduğunu gördük. Paralar
başka yerlerde kullanılmış. O kâğıtlarda yeniden basıldılar. İnsanlara işsizlik
sigortasından para ödemediler, asgari ücretin yarısı oranında kısa çalışma
ödeneği ödediler. O da 1 ay uzatıldı. Birçok firma, işçilerine ve kamuoyuna
işçilerin ücretlerini ödemek istediklerini ve dünyada salgın olması nedeniyle
tüketimin düşmesi sonucu ücret ödeyemediklerine dair yazılar yazdı. İşçinin
harcamasını ödemesi gereken sosyal devlettir. Sosyal devlet o parayı tutması
gerekir ve bu dönemde işçilerine ödemesi gerekirdi. Ama hükümet bin TL verdi. O
parayı da kime verdiğini biliyoruz. İktidar partisine üye olan kişilere
ödediler. Gerçekten zor durumda kalan kişiler o ücretlerden yararlanamadı.
Onlar da bankaya başvurdu, sicilleri bozuk olduğu için bankadan kredi çıkmadı,
insanlar çok zor durumda kaldılar' diye konuştu.
'TÜRKİYE İYİ YÖNETİLMİYOR'
Gaytancıoğlu,
Türkiye'yi kötü günlerin beklediğini söyerken; 'Çünkü Türkiye iyi yönetilmiyor.
Bunun da temel nedeni 2 yılını dolduran Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'dir.
Demokrasinin yeterince olmadığı bir ortamda, TBMM'nin devre dışı bırakılmak
istenmesi, tek adam rejiminin Türkiye'ye uymadığının çok büyük bir
göstergesidir. Tek adam rejimi kabul edildiğinde AKP Genel Başkanı şunları
söylemişti; 'Türkiye'de yatırımlar artacak, işsizlik azalacak, Türkiye büyüme
rekorları kıracak.' Türkiye'de yatırımlar düştü, küçülme rekorları kırılıyor,
işsizlik sayısı arttı. Hukukun, demokrasinin, adaletin olmadığı, adalete güvenin
en aza düştüğü bir ortam var' sözlerine yer verdi.
'SAROS FSRU PROJESİNİN ARKASINDA KATARLILAR VAR'
Saros
Körfezi'nde planlanan FSRU Gemi Limanı Hattı Projesi'nin ihale sürecine de
dikkat çeken Gaytancıoğlu; 'Bölgemizin en önemli konularından birisi de Saros
Körfezi'dir. Saros Körfezi, hepimizin malıdır. Saros Körfezi'ne karşı ciddi bir
saldırı var. Saros Körfezi'nin en önemli yerlerinden bir tanesi, Yayla köyü
sahilidir. Yayla'nın bir bölümü Muğla Çevre Vakfı'na kiralandı. Sözde bir
devlet kuruluşu ama iktidar yandaşıdır. Saros Körfezi'nin çok önemli
yerlerinden biri de Sazlıdere köyü sahilidir. Buraya da FSRU limanı yapılmak
isteniyor ve yarın ihalesi var. 14 Ağustos'a kadar ihale süreci devam edecek.
Dünyanın en güzel yeri ve kendi kendini temizleyebilen bir körfezdir. Buraya
neden liman yapıyorsun? Arkasında Katarlılar var. Katar'ın dünyaya en çok ihraç
ettiği ürün doğalgazdır. Doğalgazı da sadece gemi ile satabiliyor. O yüzden
liman olmak zorunda ve yer olarak da Sazlıdere seçilmiş. 10 bin ağaç kesilecek,
35 kilometre kanal döşenecek, sıfır istihdam var, çevre katledilecek. 10 tane
bilirkişi olmaz demiş, 90 ayrı yerde usülsüzlük tespit edilmiş. Buna rağmen
hukuk tersdüz edilerek liman inşaatı ihalesi yapılacak' diye konuştu.
'TÜRGEV İLE TÜGVA'YA VERİLDİ'
Edirne'nin
Enez ilçesine bağlı Vakıf Köyü'nde İl Özel İdaresi'nin uhdesinde bulunan Doğa
Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nün sosyal tesislerinin TÜGVA'ya
verildiğini de açıklayan Gaytancıoğlu; '2 yıl önce Gökçetepe köyüne gitmiştik.
Kamp var, kampta okçular var, öğlen yemekleri yeniyor, kahvaltıları çok güzel.
Sözde başarılı öğrenciler ama hepsi İmam Hatipli. 5-10 günlük sürelerde kampta
tatil yapıyorlar. Güzel bir şey ama herkes yaparsa güzel. Belli başlı zümreler
yaparsa olmaz. Her başarılı çocuk kampta eğlensin. Ama halka ait olan bir yeri
kapatarak, Çevre ve Şehircilik Bakanı'ndan izin alarak orasını TÜRGEV'e bağlı
veriyorsun' ifadelerini kullandı.
'SAROS'A ÇÖKTÜLER'
Gaytancıoğlu'nun
açıklamalarında destek veren CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı da İl Özel
İdaresi'nin tesislerinin TÜGVA'ya verildiğini doğrularken; 'İl Özel İdaresi'nin
600 dönümlük tesislerine de çöktüler. '˜Bilal Oğlan', Saros'a tamamen çökmüş
vaziyettedir. Bununla ilgili bazı muhtarlarımızla toplantı yaptık. Ciddi bir
rahatsızlık var' diye konuştu.
Bakmadan Geçme





