Ayçiçeğinde yüzde 1'lik bir ürün kaybı bekleniyor

Çayır tırtılı ile mücadele devam ediyor. Trakya Bölgesi'nde etkili olan çayır tırtılı zararlısı Trakya, İstanbul ve Çanakkale dahil olmak üzere ekili alanlara zarar veriyor. Çayır tırtılı zararlısı hakkında açıklamalarda bulunan Bitki Islahı Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü ve Genetik ve Biyomühendislik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Yalçın Kaya, ekili alanların sadece yüzde 5'lik kısmının zarar gördüğünü ve bu alanlarda ise yüzde 1'lik bir ürün kaybının yaşanmasını ön gördüklerini ifade etti.

                Çayır tırtılının tarladaki yabancı otlardan ortaya çıktığını aktaran Prof. Dr. Kaya, bu kapsamda yabancı otlarla mücadelenin iyi yapılması gerektiğini kaydetti.

'Yüzde1-2 civarında bir rekolte kaybı bekliyoruz'

Çayır tırtılının ilk defa bu kadar büyük bir alanı etkilediğini ifade eden Prof. Dr. Kaya, 'Çayır tırtılı ayçiçeğinin yani sıra mısır, kanola, şeker pancarı gibi bitkilerde de görülebilir. Çayır tırtılının bir kelebek türüdür. Aslında yeşil ot canavarı da denilen bu zararlının sadece ayçiçeğinde değil 150'den fazla bitki türünde hasar oluşturabiliyor. İstanbul ve Çanakkale dâhil olmak üzere tüm Trakya bölgesinde yüzde 5-10 civarında bir alanda tırtıl görülüyor. Gerek yerden, gerekse Drone ile yapılan ilaçlama sayesinde tırtıl zararlısının daha fazla yayılmasının engellendiğini ve yaklaşık yüzde1-2 civarında bir rekolte kaybı bekliyoruz' dedi

2012 yılında da ekili arazilerde yoğun şekilde çayır tırtılının görüldüğünü hatırlatan Prof. Dr. Kaya, en yoğun görüldüğü zamanın bu sene olduğunu belirtti.

                Çayır tırtılının 5-7 cm olarak toprakta barındığını söyleyen Prof. Dr. Kaya, daha sonra bu pupaların kelebek haline geldiğini dile getirdi.

                Oluşan kelebeklerin ekili arazideki bitkinin yapraklarının arkasına yumurtalarını bıraktığını ifade eden Prof. Dr. Kaya, bu yumurtalardan tırtılın çıktığını söyledi.

Çayır tırtılının şuan yeşil yaprakları ve çiçekleri yiyerek ayçiçeğine zarar verdiğini ileten Prof. Dr. Kaya, 'Yapılan tespitlere göre eskiye nazaran epideminin çok daha fazla olduğunu görüyoruz. Trakya bölgesinde yaklaşık 400 bin hektar civarında bir ekim alanının tırtıl ile kaplandığını tespit ettik. Çayır tırtılı ile mücadele edeceğiz. İlaçlama yapılırken çevreye verilen zararların da göz önünde bulundurulması gerek. Şuan etkili olan kuraklık ve yabacı otla mücadeleye karşı çalışmaların yapılması yerinde olur. Buradaki en önemli noktalardan birisinin ekonomik zarar eşiği denilen oran. İlaçlamanın yanı sıra arılar ve böceklerin de düşünülerek hareket edilmesi gerek. Tırtılla mücadele için en az 15-20 tırtıl civarında yoğunluk görüldüğünde ilaçlama yapılması gerek' dedi.

Çayır tırtılının 3-4 hafta zarar yaptığına dikkat çeken Prof. Dr. Kaya, bunun bir yaşam döngüsü olduğu kaydetti.

Zararlının önce bir pupa, arkasından yumurta, sonra tırtıl, daha sonra ise tekrar pupa haline gelidiğini söyleyen Prof. Dr. Kaya, Özellikle dikkat edilmesi gereken noktanın çiftçilerin direkt olarak tarlalarını kontrol etmesi olduğunu vurguladı.

Çiftçilerin yan tarlaları da kontrol ederek önlem alabileceğini belirten Prof. Dr. Kaya, 'Bir diğer önemli nokta ise bu zararlının konukçusu olan sirken bitkisi. Çayır tırtılı ilk önce sirken bitkisinin yapraklarının arkasına yumurtasını bırakıyor. Sonrasında ise tarlaya girdiğinde ilk önce bu bitkiyi yemeğe başlıyor. Sadece ayçiçeğine değil, tarladaki yabancı otlara da bakılması ve mücadele için sık sık kontrol edilmesi gerek. Bu yıl yaygın olarak görülen zararlısına zamanında müdahale sayesinde yok olma noktasına geldi. İlaçlama yapılırken yararlı böcekler ve arılara zarar verilmemesi çok büyük önem taşıyor. Sabah erken ve akşam geç saatlerde ilaçlama yapılması daha doğru olur' dedi.

Çayır tırtılının ayçiçeğine ne kadar zarar verdiğine bakılması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Kaya, yapraklarda oluşan zarar ile ekili alanın tamamında oluşan zararın orantılı olacağını ifade etti.

Kumru Öngün