Anneler en büyük öğretmendir

Anneler Günü nedeniyle bir açıklama yapan Edirne İl Müftüsü Emrullah Üzüm, dimimizde anneliğin önemi tarif etti. Çocuk eğitiminde hiç kimsenin annenin yerini tutamayacağını belirten Üzüm. 'Çünkü çocukla anne arasında anne karnına dayanan bir bağ (göbek bağı) vardır. Çocuğun kişilik gelişiminde model alacağı insan çok önemlidir. Genel olarak çocuk eğitimi doğumla başlatılırken, son zamanlarda çocuğun gelişimi ile ilgili yapılan çalışmalarda, doğum sonrası gelişimi etkilemesi yönüyle doğum öncesi döneme de dikkat çekilmiştir' dedi.

En büyük öğretmenler anneler

Çocukların ilk ve en büyük öğretmeni anneler olduğunu belirten Üzüm, 'Çocuk eğitimi sabır ve fedakârlık gerektireceğinden bu işi anneden başkası yapamayacağından çocukların eğitimini Rabbimiz de anne babalara yüklemiştir. Evladı olmamasına rağmen bugün İslam fıkhının bize temarüz etmesi açısından ilmin anneliği görevini yapan Hz. Aişe Annemizi'de unutmamamız gerekir. Kendisinin en belirgin özelliklerinden biri de İslâm dininin esaslarını anlatmak hususundaki faaliyetleridir. Hz. Peygamber'den sonra onun evi, kadın erkek, büyük küçük birçok kimsenin huzuruna gelip kendisini dinlediği, varsa sorusunu sorup cevabını aldığı bir ilim ve irfan ocağı oldu. Ashaptan bazılarının vefat etmiş olması, birçoğunun da fetihler sebebiyle muhtelif bölgelere gitmesi sonucunda Medine'de çok az sahâbi kalmıştı. Hz. Âişe'nin varlığı sayesinde, 'Peygamber şehri Medine' ilim merkezi olmaya devam etti. Bu şehirde onun yıllarca süren eğitim ve öğretim faaliyetleri sonunda, İslâm ilimlerinin temellerinin atılması ve ilmi hareketin gelişmesi yanında, hadis ve fıkıh sahalarında Medine ekolü teşekkül etti.  Kendisi Hz. Peygamber'e karşı beslediği derin sevgi yanında ona itaat ve emirlerine dikkat etmekle de temayüz etmişti. Geceleri namaz kılar, günlerinin çoğunu oruçla geçirirdi. Kimsenin aleyhinde konuşmayı sevmezdi. Kanaatkâr, mahviyetkâr,  mütevazi, aynı zamanda vakur ve cömert idi. Öksüz ve fakir çocukları himayesine alırdı. Kısaca Hz. Aişe Validemiz bizlere rol model bir eş ve ümmetini düşünen bir anne olması dolayısıyla da Anne şevkatini göstermiştir. Son dönemde tüm insanlığı etkisi altına alan Koronavirüs salgını özellikle yaşlı diyebileceğimiz insanları etkiledi. Maalesef dünyada yaşlılara karşı değer vermeme onları toplumdan tecrit etme gibi yaklaşımlara rastlandı. Oysa bu yaşlıların aslında her biri birilerinin annesi, babası, dedesi ve  ninesi.. Medeniyetimizden aldığımız sorumlulukla ve dinimizin bize yüklediği emirlerle annelerimize babalarımıza dedelerimize ninelerimize hülasa yaşlılarımıza sahip çıkmalıyız. Onları hayatımızda tecrübe ve bereket olarak görmeliyiz. Bu anneler gününde malum salgın dolayısıyla annelerimizin yanında olamasak ta onları arayıp hal ve hatırlarını sormalıyız' ifadelerine yer verdi.