Ustadan çırağa şed kuşandılar

Edirne İl Ticaret Müdürlüğü ve Edirne Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği'nin 31'inci Ahilik Haftası kutlamaları kapsamında Şed Kuşatılma töreni gerçekleştirildi. 1. Küçük Sanayi Sitesi Sosyal Tesisleri Keyif Düğün Salonu'nda gerçekleştirilen törene Edirne Vali Yardımcısı Dr. Yusuf Güler, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Edirne İl Emniyet Müdürü Ali Kemal Kurt, Edirne İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş, Edirne İl Ticaret Müdürü Mahmut Altun, Edirne Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (EDESOB) Başkanı Kemal Cingöz, Edirne Esnaf ve Sanatkârları Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Ayhan Can, Edirne Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Ali Şahin,Edirne Bakkallar ve Tekel Bayileri Esnaf Odası Başkanı Süleyman Yaşagör, Edirne İnşaat ve Sanatkârlar Odası Başkanı Tezcan Liznak, Edirne Tüketiciler Derneği Başkanı Murat Kocabaş, Edirne Terziler Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Hakan Fındıklı, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Merkez İlçe Başkanı Çağrı Muştu, STK temsilcileri, oda yöneticileri ile esnaflar katıldılar.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitler anısına bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan törende Ahilik konulu kısa film gösterimi gerçekleştirildi. Törenin açılış konuşmasını EDESOB Başkanı Kemal Cingöz yaptı. Cingöz, konuşmasında ahiliğin sanat ve ticaret mesleğinin olgun kişilik, ahlak ve doğruluğunun iç içe girmiş bir alaşımı olduğunu söyleyerek; 'Ahi diye anılan kişi, kesin olarak bir ticaret, sanat ya da meslek sahibidir. O, bununla birlikte olgun, ahlaklı, merhametli, iyiliksever ve her işinde dürüst ve güvenilir bir kişidir. 13'üncü yüzyılın ilk yarısında Anadolu Selçuklu Türkleri'nin ekonomik yaşamında çok etkin rol oynadığını gördüğümüz Ahilik, uzun yıllar boyu Türk ahlakının da simgesi olmuştur. Ahiler, sanata ve mesleğe çok küçük yaşta başlayanlardır. Ahilik yoluna girenlerde ilk basamak yamaklıktı. Ondan sonra çıraklık, kalfalık ve ustalıktı. Günümüzde ahilik devamı olarak esnaf ve sanatkarlar teşkilatları görülmektedir. Esnaf ve sanatkârların üye oldukları meslek odaları, birlikler ve federasyonlar ile konfederasyonumuz, modern Türkiye'nin ahilik teşkilatları olarak görülebilirler' ifadelerine yer verdi.

Ekonominin en önemli yapı taşları olan esnaf ve sanatkârların, tarih boyunca çok önemli etkilerinin olduğunu söyleyen Cingöz; 'Sadece iktisadi manada değil; toplumun her durumunda ve kesiminde etkindirler. Esnaf ve sanatkârlarımızın haftası olan Ahilik Haftası etkinlikleri kapsamında bizleri yalnız bırakmayan herkese teşekkür eder, bu yılın ahisi seçilen Fikret Üstev ustamızı tebrik ediyorum' dedi.

'Türkiye ortalamasının üzerinde'

Cingöz'ün konuşmasının ardından bir konuşma da Edirne İl Ticaret Müdürü Mahmut Altun yaptı. Altun, konuşmasında Türkiye genelinde Ağustos ayı itibariyle 1 milyon 700 bin civarında esnafın olduğunu açıklayarak; 'Esnafımız hep katma değer üretiyor. İlimizde Ağustos sonu itibarıyla 15 bin 200 esnafımız var. Türkiye genelindeki esnafın nüfus içerisindeki yoğunluğu 2.14'tür. Edirne'de ise bu rakam 3.71'dir. Türkiye nüfus ortalamasının üzerinde esnafımız var' sözlerine yer verdi.

'81 ilde kutlanıyor'

Altun, Ahilik Teşkilatı'nın Ahi Evran tarafından Anadolu'da kurulduğunu belirterek; 'Bu teşkilat kültürünün tanıtılması, esnaf ve sanatkârlar ile bunların teşkilatlarında yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması ile çalışma ve faaliyetlerinin değerlendirilmesi amacıyla Ahilik Haftası, Kırşehir merkez olmak üzere 81 ilimizde kutlanmaktadır. Bu yıl da 17-23 Eylül 2018 tarihleri arasında bu kutlamalar yapılıyor. Ahilik Haftası kutlamaları kapsamında; mesleki hayatında başarı gösteren esnaf ve sanatkârlar arasında, Ahilik kültürüne hizmet etmiş kişiler, Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği tarafından İl Kutlama Komitesi'ne sunulur. İl Kutlama Komitesi tarafından uygun nitelikte olan adaylar arasından ilin ahisi, ilin kalfası ve ilin çırağı seçilir' dedi.

Yılın ahisi, kalfası ve çırağını açıkladı

Edirne Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği tarafından 2018 yılında İl Kutlama Komitesi'ne sunulan adaylar arasında mesleğine Saraçlık ile başlayan ve brandacılık ile devam devam eden Fikret Üstev'in yılın ahisi seçildiğini açıklayan Altun; 'Yılın Kalfası Özgür Çavuş, Yılın Çırağı ise Doğukan Ilgan seçilmiştir. Gerek ilimiz Ahisi, gerekse kalfa ve çırağı çalışkanlıkları, dürüstlükleri ile işlerinde gösterdikleri özenle etraflarında takdir toplayan şahıslardır. Ayrıca İl Müdürlüğü'müzce 2018 Nisan-Mayıs haftası içerisinde Ahilik Haftası çalışmalarına ışık tutmak, Ahilik kültürünün tanınması, gelecek nesillere aktarılması amacıyla ilimizdeki Mesleki ve Teknik Liselerde, '˜Ahilik Kültürü ve Günümüze Yansımaları' konulu konferanslar düzenlenmiş, öğrenci ve öğretmenlerimiz bilgilendirilmiştir' ifadelerine yer verdi.

'Toplumsal yaşamın parçasıdır'

Altun, öğrenciler arasında düzenlenen kompozisyon yarışmasında da dereceye giren öğrencilere tören kapsamında ödüllerinin takdim edileceğini söyleyerek; 'Ahilik kültürü ve felsefesi, toplumsal yaşamın bir parçasıdır. İnsanlar arasındaki ticari ve toplumsal ilişkilerde dürüstlük, güvenirlik, iş ve meslek ahlakına saygı, hak ve hukuka riayet etme, şefkatli, cömert ve güler yüzlü olma ilkeleri esas alınmış ve bu insani değerler toplum tarafından bir yaşam tarzı olarak kabul edilmiştir' dedi.

'Ahilik geleneği mutlaka olmalı'

Altun'un konuşmasının ardından bir konuşma da Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan yaptı. Gürkan, konuşmasında usta çırak ilişkisinin önemine değinerek; 'Usta çırak ilişkisi hangi sanatta olursa olsun, ister örgün eğitimle kazanılmış, isterse sanayi sitelerinde sanayi esnafımız gibi yerinde öğrenmiş olsun; öğrenmenin en doğru ve kesin yöntemidir. Çünkü okullarımızda, dünyanın birçok yerinde öğrenmeyi sadece akademik bilgi olarak adlandırıyoruz. Oysa pratiğini yapmadığımız, yaşama geçirmediğimiz, bir eğitim ifadesiyle yaparak yaşayarak öğrenmediğimiz hiçbir şeyin kalıcı olması, kalıcı olmayınca da ustalaşması mümkün değildir. Ahilik geleneği; çıraklıktan başlayarak kalfalığa, kalfalıktan pekiştirerek, pişirerek, geliştirerek ustalığa dönüşmesi bütün sanat dalları ve bütün zanaat dalları için mutlaka olması gereken bir sistemdir' sözlerine yer verdi.

'En büyük şikayet çırak bulamamak'

Edirne esnafları ile sık sık bir araya geldiğini söyleyen Gürkan; 'Bütün esnafımızın en büyük şikâyetlerinden birisi, eskisi kadar çırak bulamamak. Çırak olmayınca kalfa, kalfa olmayınca da usta sayısı gittikçe azalıyor. Oysa bir memleketi, memleket yapan en önemli şey; o memleketteki bütün zenginliklerinin süreklilik arz etmesidir, geleceğe taşınabilmesidir. Bunu da ancak o sanatkârların hünerli elleriyle, bilgelikleriyle ve bilgileriyle yapabiliriz. Umudum odur ki; eğitim sistemimiz de, ahilik geleneğimiz de, usta çırak ilişkimiz de önümüzdeki yıllarda buna göre hazırlanır, tasarlanır ve geleceğe daha sağlam adımlarla bu güzel ülkeyi, güçlü Türkiye Cumhuriyeti'ni taşırız' dedi.

'Modernize etmeliyiz'

Gürkan'ın konuşmasının ardından törende bir konuşma da Vali Yardımcısı Dr. Yusuf Güler yaptı. Dr. Güler, konuşmasında Türklerin, Anadolu'yu yurt edinmelerinden itibaren Ahilik sisteminin geliştiğini söyleyerek; 'Osmanlı Devleti'nin kuruluşunu, 600 yıl dünyaya hükmetmesini Ahilik Teşkilatı'na bağlıyorum. Bizler; Atatürk'ün kurmuş olduğu modern Türkiye'nin ilelebet yaşaması için Ahilik Teşkilatı'nı modernize etmeliyiz. Devlet, belediyeler, yerel yönetimler ve esnaf odaları olarak üzerimize düşen o kadar çok görevler var ki; son günlerde yaşadığımız ekonomik dalgalanmalar ve istifçilerin fiyatları arttırmasını sizler de üzülerek izliyorsunuz. Bu konuda Devletimiz ve Ticaret İl Müdürlüklerimiz gerekli önlemleri alıyor. Atalarımızın öngörüsü ve mirasını, gelecek nesillerimize taşımak; Ahi Evran ve eşi Fatma Bacı'nın bize mirasını gelecek nesillerimize aktarmak bizim için en önemli misyonlardan birisidir. Ülkemizin ticari anlamda gelişimi, gelişmiş ülkelerle rekabeti ancak özü '˜ahlaklı ve erdemli ticaret yapmak ve tüketiciyi mağdur etmemek' prensibine dayanan Ahilik sistemine bağlıdır. Bu nedenle de ilimizde bu yönde rekabet gösteren esnaf odalarımızı, sanayi odalarımızı korumalı ve kollamalıyız. Mutlaka ahlaklı ve erdemli yaklaşımlarla vatandaşlarımızın mağdur olmaması yönünde kurallı bir toplum olmalıyız' ifadelerine yer verdi.

'Esnaf çocuğuyum, milletvekili oldum'

Dr. Güler'in konuşmasının ardından bir konuşma da CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu yaptı. Gaytancıoğlu, konuşmasında esnaf bir ailesi olduğunu belirterek; 'Bende bir esnaf çocuğuyum ve bir terzinin oğluyum. Hatta kalfa da oldum ama usta olamadım. Onun yerine hoca oldum, milletvekili oldum. O da Cumhuriyet sayesindedir. Cumhuriyet sayesinde Havsa 27 Mayıs İlkokulu'nda, yarısı Roman olan çocuklarla beraber okuyarak buralara gelebiliyoruz. Cumhuriyet, fırsat eşitliği sağladı. Esnaflar da ülkemizin temel direğidir. Ahilik adetleri gerçekten çok güzeldir. Ahilik, bugünkü anlamıyla esnaflık, ticaret yaşamalı. Ama bugün baktığımızda AVM'ler karşısında esnaflarımızı korumak zorundayız. Esnaflarımız yaşamalı. Çıraklar kalfa, kalfalar usta olmalı; evlerine ekmek götürmeli. Ben bir esnafın kızı ile evlendim. Esnaflara o derece güvenirler ki kayınpederim beni denetletirken esnaflara sordu. Esnaflar o derece güvenilir insanlardır' dedi.

'AVM yasasını gündeme getirin'

Türkiye'de 2 milyona yakın esnaf ve sanatkârın olduğunu söyleyen Gaytancıoğlu; 'Aileleri ile birlikte 7-8 milyonluk nüfustur. Ancak bugüne baktığımızda ciddi sıkıntılarla karşı karşıya olduklarını biliyoruz. Vergi borçlarını, sigorta primlerini ödemelerinde sıkıntılar var. Çırak, kalfa bulmada, onları çalıştırmada, onların maaşlarını ödemede, siftah yapmalarında sıkıntılar var. Siftahın da bir usulü vardır; siftah parası atılır ve para orada kalır. Kültürümüz yaşamalı ama bir yandan da teknolojiyi kullanmamız lazım. Çok uluslu şirketler, küresel devler karşısında Meclis'te 2002 yılından beri bekleyen AVM yasasını gündeme getirin. Dün, Edirne için güzel bir birliktelik yaptık. 3 siyasi parti, serbest bölgeye gittik. Edirne'de bir serbest bölge kurulması isteniyor. Söz konusu Edirne olunca tüm siyasi partiler birleştik. '˜Yeter ki Edirne'ye yatırım gelsin' diyerek AK Parti, İYİ Parti ve CHP milletvekilleri olarak bir araya geldik. Her zaman da geliriz. Esnaflar için de gelelim. Esnaf Bakanlığı olsun. Çok düşük faizli kredi kullanma ile esnafın sorunları çözülmüyor. Önemli olan asgari ücretlinin, çiftçinin gelirini artıralım ki paraları oldukça alışveriş yapsınlar. Edirne'mizdeki, Türkiye'mizdeki esnafların durumları daha iyi olsun' sözlerine yer verdi.

'Birlikte kuvvet doğar'

Gaytancıoğlu, birçok esnafı ziyaret ettiğini söyleyerek; 'Sorduğumuz soru şudur; '˜Size sıfır faizli kredi verelim mi?' Esnafımız, '˜Hayır, vermeyin. Çiftçiye, işçiye, emekliye verin. Onlar alışveriş yapsınlar ki biz de borçlarımızı ödeyelim' diyor. Bu sorun çok önemli bir sorundur. Kültürümüzü yeniden yaşatmak zorundayız. Esnaf çocukları, orta direk dediğimiz toplumun temel direği olmalı. Birlikten de kuvvet doğar. Bu birlikteliği ilelebet yaşatmak zorundayız' dedi.

'Ahilik kültürünü yaşatmalıyız'

Gaytancıoğlu'nun konuşmasının ardından tören protokolü, Yılın Ahisi Fikret Üstev, Yılın Kalfası Özgür Çavuş ve Yılın Çırağı Doğukan Ilgan'a şedlerini kuşatarak plaketlerini takdim ettiler. Törende ayrıca kompozisyon yarışmasında il birincisi olan Seray Ay, il ikincisi olan Emre Erdoğan ve il üçüncüsü olan Gökçe Kara'ya ödülleri takdim edildi. Ödül töreninin ardından yılın ahisi seçilen Fikret Üstev de bir konuşma gerçekleştirdi. Üstev, konuşmasında dürüstlük, ticaret ahlakı, yardımlaşma ve dayanışma gibi ilkelere dayanan felsefesiyleesnaf ve sanatkârlara kılavuzluk eden Ahi Evran'ı rahmet ve minnetle anarak; 'Ahilik; kardeşlik ve doğruluk demektir. Ahilik, sadece iktisadi hayatı yönlendiren bir kurum olmanın ötesinde; temelinde vatan ve millet sevgisi bulunan iyi ahlakı, doğruluğu, kardeşliği, yardımseverliği, bütün meziyetlerin birleştirildiği sosyal ve ekonomik bir düzendir. Ahilik, aynı toplumda bulunan insanları kaynaştıran, yakınlaştıran, dost edindiren ve dayanışma kurulmasını sağlayan bir olgudur. Ahilik kültürünü yaşatmamız gerekmektedir' ifadelerine yer verdi. Üstev'in konuşmasının ardından törenin sonunda katılımcılara pilav ve ayran ikram edildi.