Sedefçi'den son nokta

BTP Edirne Belediye Başkan Adayı Hamdi Sedefçi ve Belediye Meclis Üyeliği Adayları, 31 Mart Yerel Seçimleri öncesi son basın toplantısını gerçekleştirdiler. Av. Mustafa Yüksel, Gürkan'ın 15 15 Temmuz FETÖ Darbe Girişimi sırasında çekildiği iddia edilen videosu ve Süleyman Sucu'nun Belediye Meclis Üyesi Savaş Üner ve CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı ile ilgili iddialarının öne çıktığı toplantıda, son konuşmayı Sedefçi yaptı. Sedefçi, konuşmasında 'halkımız buna Pazar günü seçimde noktayı koyacaktır' dedi.

TAKİP ET

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Edirne Belediye Başkan Adayı Hamdi Sedefçi ve Belediye Meclisi Üyeliği Adayları, 31 Mart Yerel Seçimleri öncesi son basın toplantısını gerçekleştirdi. '˜David People' işletmesinde düzenlenen toplantında Sedefçi'nin yanı sıra Belediye Meclis Üyeliği Adayları Av. Mustafa Yüksel ve Süleyman Sucu da konuşma yaptılar.

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Av. Yüksel, 31 Mart Yerel Seçimleri öncesi son toplantı tarihini 1 hafta önce kararlaştırdıklarını belirterek; 'Bugün bu son basın toplantımızı yapıyoruz. Bu toplantıyı yaptığımız öncesinde ulusal basında ve diğer internet kaynaklarında çıkan olayların bu basın toplantısını yapmamızla herhangi bir bağlantısı yoktur. Bu toplantı kararı günler öncesinden alınmıştır. Biz, Edirne'nin hayırlara vesile olacak bir seçim yaşamasını diliyoruz. Edirne en iyisini ve en güzelini yapacaktır' ifadelerine yer verdi.

Yüksel'in konuşmasının ardından toplantıda bir konuşma da Süleyman Sucu yaptı. Sucu, konuşmasında seçim gezilerinde Edirne halkının, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan'ın yönetimindeki belediyenin yetersizliğinden, beceriksizliğinden ve umursamazlığından veryansın ettiğini söyleyerek; 'Fakat Recep Gürkan için bunlar sadece gelecek seçim için bir vaadin, seçim propagandası ve insanlara ekonomik imkânsızlık pelerini altına saklanıp sorunları göz ardı etmekten öteye geçmemektedir' dedi.

Sucu'dan vatandaşlara sorular

Sucu, konuşmasında Gürkan'dan şikâyetçi olan, Gürkan'ı şaibeli bulan ve meşru görmeyen, belediyeyi yetersiz olarak gören ve güvenmeyenler vatandaşlara sorular yönelterek; 'Eğer sularınız doğru düzgün akmıyorsa, yollarınız yapılmıyorsa, hizmet alamadığınızı düşünüyorsanız, acaba sorun belediye kadrolarının liyakat dışı eş, dost, damat ve akraba türü insanlarla doldurulması mı veya deneyimli kadroların sırf bizim zamanımızda işe alındığı için işten atıldığı veya başka bir birime çekildiği için olabilir mi? Eğer yollar sürekli çatlıyor, su basıyor, çöküyor, taşlar fırlıyor veya asfalt düzgün değilse; bunun sebebi acaba bu işlerle ilgili veya alakalı olan şahıslardan birinin eski mesleğinin '˜Bodyguard', diğerinin ise çaycılık olması, yeni mesleklerini bol bol Recep Gürkan fotoğrafı koyarak yaptığını düşündüğü yolların etrafından '˜selfie' çekilmekle mükellef olmaları olabilir mi? Eğer belediyeyi aradığınızda ve durumunuzun acil olduğunu belirtmeye çalıştığınızda telefon yüzünüze kapanıyorsa, hat kesildi numarası yapılıyorsa veya '˜Notumu aldım' dedikten sonra 15 gün sonra bile bir icraat gerçekleşmiyor, sosyal medya hesaplarına verdikleri cevaplar telefona verdiklerinden daha hızlı oluyorsa bunun sebebi işe alınan veya partili yakını olduğu bilinen şahısların işlerinde amatör olması, iş halindeyken sosyal medya ile alakadar olması ve gereken kadronun bulunmaması olabilir mi?' sözlerine yer verdi.

Üner ve Pekcanlı'ya yüklendi

Vatandaşların, Edirne Belediyesi'ne dertlerini iletmek amacıyla telefon ettiğinde, telefonların açılmadığını ya da savuşturulduklarını söyleyen Sucu; 'Aynı anda, aynı personel sosyal medyadan başkalarına veya size cevap yetiştirmeye çalışıyor. Oradaki personel asli işini yapmıyor, sadece elindeki telefonla sosyal medyadan başkanın istediği tepkileri koymakla meşgul. Eğer belediye ve hizmetlerini yetersiz buluyor, buna rağmen bunların hiçbir medya veya basın organlarında gösterilmemesinden şikâyetçiyseniz, bu medya ve basın kuruluşlarına yaşadıklarınızın aksine Recep Gürkan ile ilgili, '˜Efsane Başkan', '˜Recep Gürkan Ödüle Doymuyor', '˜Edirne için bir gurur daha', '˜Yaşanabilir bir şehir Edirne', '˜Edirne büyükşehir oluyor' gibi birçok lakayt veya fotoşoplu baskı görüyor ya da duruyorsanız; acaba bunun sebebi bu medya kuruluşlarının teker teker Recep Gürkan'a yakınlığı ile bilinen ve dün maddi yetersizlikle boğuşup babası tarafından bile işten atılan, şimdi ise sihirli bir değnek değmişçesine paraya para demeyen '˜Alo Savaş' hattı olması mümkün mü? Eğer Recep Gürkan ile ilgili sürekli olarak rant, şaibe, kayyum ve usulsüzlük iddiaları duyuyorsanız, bunun sebebi seçimin daha ilk haftasında, '˜Yüzde 70 ile aldık' manşetleri attırmasına rağmen, seçim harcamalarının halkın vergilerinden harcandığı bilinen milyonlarca lirayı geçmesi, Recep Gürkan'ın türkü dinlemeye gittiği yerdeki favori türküsünün dahi dil okulu sahibi olduğu, değeri astronomik rakamlar olan konutlarda mülk sahibi olması, imarda usulsüzlükler, müteahhitlere kredi çekilerek dağıtılan paralar, savcılıkta gizli olarak yürütülen dinozor parkı fiyaskosu, 3 yıl önce işsiz olan damadına açılan dil okulu, oğlunun lüks siyah jeep ile gezmesi, parti başına atadığı pilavcının cenazeler önünde el ovuşturması, belediye meclisi adaylarının müteahhit ve yakınlarından doldurulması, kumarda kazanılan para iddiası, işe gitmeden bankamatikten sadece para alan çalışanlar ki bunlardan biri de CHP'nin, partili tarafından meşru görülmeyen Edirne İl Başkanı pilavcının eşi olabilir mi?' dedi.

'Edirne'yi kirli oyundan kurtaralım'

Sucu, açıklamalarının yaşanmışlık, gerçeklik ve ispat barındırdığını söyleyerek; 'Bu sorunun cevaplarını siz de araştırdığınızda, bizlerin aslında sizlerin iyiliği için daha yaşanabilir bir Edirne yaratmak için sizlere doğru zamanda doğru hizmeti verebilmek, sorunları giderebilmek ve belediye adına yapılan bütün şaibeleri ortadan kaldırmak için aday olduğumuzun ispatı olacaktır. Fakat aynı zamanda endişe de duymaktayız. Çünkü günü geldiğinde bu şahsın yaptığı bu karanlık işler, gerek bilmeden oy verecek olan halkımıza, gerekse zamanında onur ile temsil ettiğimiz CHP ve seçmenlerine de mâl edilecektir. Edirne'yi bu kirli oyundan, tuzaktan, lekeden ve utançtan kurtarmak için 31 Mart günü halkın oluşturduğu Halk İttifakı'na oylarınız ile destek vermeyi sizden talep ediyoruz' ifadelerine yer verdi.

'Aynı merkezden atanan adaylar'

Sucu, konuşmasında Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Edirne Belediye Başkan Adayı Av. Koray Uymaz'ın, önceki gün sosyal medyadan paylaştığı videoya da dikkat çekerek; 'AKP adayı Koray Uymaz'ın sosyal medyada bir videosunu izledik. Koray Uymaz, Belediye Başkanı Recep Gürkan'a diyor ki; '˜Biz seni Milli Eğitim'de şube müdürü yaptırmadık mı? Biz seni AKP olarak üniversiteye genel sekreter yaptırmadık mı? Biz senin her zaman elinden tutmadık mı? Sen, 10 yıldan beri Edirne'de hükümdarsın, iktidar sürüyorsun, her türlü ballı börekten istifade ettin ve AKP'yi kullanarak bunları yaptın' diye bir videosu var. Lütfen halkımız bunları da göz önüne alsın. Biz, 45 günden beri bunların ayrı merkezden atanan adaylar olduğunu söylüyoruz. Bunu, dün akşam Koray Uymaz yayınladığını video ile teyit etti. 45 gün direndiler ama Koray Uymaz, bunu itiraf etmek zorunda kaldı. Çünkü bu iddialar asılsız değil, somut iddialardı. Bunlar geçmişte bütün Edirne halkının fiilen gördüğü, yaşadığı iddialardı. Lütfen Sayın Belediye Başkanı, Koray Uymaz'ın bu iddialarına cevap versin. Koray Uymaz da biz bunları iddia ederken neden bugüne kadar susmuş cevabını versin' dedi.

'AK Parti seçimi kaybettiğini anlamıştır'

Edirne'de 45 günden bu yana seçim kampanyası yürüttüklerini belirten Sucu; 'Bu kampanyada çeşitli iddialarda bulunduk. Gerek Koray Uymaz, gerekse Recep Gürkan bunların hepsini görmezden geldiler. Ama Koray Uymaz'ın dün akşamki videosu, Hamdi Sedefçi'nin seçimi kazandığının ispatıdır. Artık AK Parti seçimi kaybettiğini anlamıştır. Onun için ellerinde bulunan bütün gizli belgeleri Koray Uymaz'ın ağzından video ile afişe ettiler. Demek ki biz, 45 günden beri doğru şeyler söylemişiz. Ama bunlar, kendi seçim çıkarları için sustular. Artık AKP, Edirne'de seçimi kesinlikle alamayacağına inanmış. Bunun karşılığı ve ispatı budur. Biz, BTP'nin kadrosu olarak seçime giriyoruz. Oy pusulasındaki yerimiz baştan ikinci sıradadır. Oylarınızı istiyoruz' sözlerine yer verdi.

'Yargının meselesidir'

Sucu'nun konuşmasının ardından toplantıda yeniden söz alan Av. Yüksel, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan'ın 15 Temmuz FETÖ Darbe Girişimi sırasında çekildiği iddia edilen videosuna değinerek; 'Bugün ulusal medyayı ve Edirne'yi sallayan Edirne Belediye Başkanı ile ilgili haberler, bundan sonra adalet mercilerini, bu işi soruşturmakla görevli kolluk kuvvetlerini ilgilendirecektir. Bundan sonra bu işi yargının çözeceğine inanıyoruz. Belirli makamlara gelen insanlar, belirli makamları temsil eden insanlar, eğlenmesini, yemesini, içmesini çok düzenli ve halkın gözünden kaçmayacak şekilde olumlu bir şekilde yapmak zorunda. Edirne Belediye Başkanı bu söylemleri yaptığı mekânları değerlendirdiğimizde maalesef bu erdeme sahip olamamıştır. Bu da geçmişte içinde mücadele etmekten onur duyduğum CHP olarak mücadele ettiğim dönemlere gerçekten halel getiren bir konu olduğu için çok üzgünüm. Bu bizim meselemiz değil, adaletin, yargının meselesidir' dedi.

Gazete kupürü ile cevap verdi

Toplantıda son konuşmayı ise Hamdi Sedefçi gerçekleştirdi. Sedefçi, konuşmasında Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan'ın bazı iddialarına cevap vermek istediğini söyleyerek; 'Bir tanesi Kayalıköy Barajı suyunun Edirne'ye getirilmesi konusudur. Geçen gün bir televizyon kanalında sayın belediye başkanımız; '˜Kayalıköy Barajı suyunu Edirne'ye ben getirdim, 8 bin yıllık su taşıdım Edirne'ye' diye bir ifade kullandılar. Bu gördüğünüz 2012 yılının gazete kupürüdür. Meclis toplantı salonunda toplantı yapmışım; Edirne'ye Kayalı Barajı'ndan su getirmek için imza attığımı ve 100 senelik su getireceğimin iddiasında bulunmuşum. Somut belgesini size sunuyorum. Aynen belediye meclis kararı da buradadır. 2012 senesinde belediye meclisi kararımızı almışız, DSİ ile anlaşma yapmışız, Edirne'ye Kayalıköyü suyunun getirilmesi imzasını atmışız. Recep Gürkan denen beyefendi sürekli yalan söyleyen, halkını kandıran bir belediye başkanıdır. Resmen belgesi olduğu halde, bunu bildiği halde halkını kandırmak amacıyla bir kez daha yalan söylemiş olduğunun ispatını Edirne halkına sunuyorum' ifadelerine yer verdi.

'Edirne'nin her tarafını biz yaptık'

Sedefçi, konuşmasında Gürkan'ın, '20 yıl ne yaptı?' sorusunu da cevaplandırarak; 'Recep bey, sen bu kentte yaşıyorsun, bastığın her yerde bizim izlerimiz var. Yerin altında Süloğlu Barajı'ndan gelen suda, altyapının 3'te 2'sinde bizim katkımız var. Örneğin; Bostanpazarı'nda 'göl mahalle' denen mahalle, eskiden gölden geçilemeyen mahalle şu an gram su toplamıyorsa bunda bizim başarımız, bizim altyapı çalışmamızın sonucu var. Pazar yerlerini biz yaptık. 5 yıldan bu yana Recep Bey Pazar yeri yapmayı bırakın tamiratını dahi yapmadı. Şu anda Pazar yerlerinin tavanı akıyor ve esnaf arkadaşlarımız ıslanıyorlar. 2010 senesinde doğalgaz geldiğinde tüm yollar paramparça olmuştu. Ben de 2011'den sonraki yıllarda 3 yıl içerisinde tüm yolları asfaltladım, parke taşı yaptık ve 2014'te yollar bozuk olmadan ona teslim ettik, şu an yollar paramparça. Yol dahi yapamayan bir belediye başkanımız var. Edirne'ye yüzlerce park yaptık. Kendisi yaptığı 2 tane park var. Bir meşhur dinozor parkı var, bundan başka ne yaptı? Otogarı biz yaptık. Belediye tek para harcamadan otogar inşasını biz yaptık. Göleti biz yaptık. Sonuçta Edirne'nin her tarafındaki şeyi biz yaptık. Utanmadan sorma cüretini gösteren bir adam' dedi.

'Enerji üretme şansı sıfırdır'

Sedefçi, konuşmasında ayrıca Edirne Katı Atık Düzenli Depolama ve Bertaraf Tesisleri'ne dikkat çekerek; 'En son yaptığı bir iş var; çöp gömme tesisi yaptı. Edirne altına bomba koyan bir adam. Şu an çöp suyunu beyefendi nereye veriyor? Arıttığını söylüyor, enerji ürettiğini söylüyor, yalan söylüyor. O tesisten enerji üretme şansı sıfırdır. Halka yalan söyleyen bir belediye başkanıdır. En önemlisi çöp suyunu şu an nereye veriyorsun? Arıtma tesisimiz yok, çöp suyunu arıtamıyoruz ve şu anda resmen çöp suyu doğaya veriliyor. Eğer bu çöplük orada kalırsa 15-20 sene sonra Edirne'mizde tarım diye bir şey kalmayacak, ağaç kalmayacak. Bütün çöp suyu yeraltı suyunu zehirleyecek, Edirne tarımının sonu olmuş olacak. Edirne böyle bir insanla şu anda karşı karşıyadır' sözlerine yer verdi.

'Edirne büyük zarar içerisinde'

Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan'ın, Edirne halkını kandırarak siyaset yaptığını söyleyen Sedefçi; 'Biz Mustafa Kemal'in askerleriyiz, Cumhuriyet'in sahipleriyiz. Böyle çakma CHP'lilere bunu bırakmayacağız. Edirne halkından da alacağımız destekle sonuna kadar Edirne halkının gerçekten Cumhuriyetçi, Kemalist bir şehir olduğunu dünyaya göstereceğiz. CHP'de aday açıklanmadan önce 2 aday adayı verdi. Şükrü Ciravoğlu ve Recep Bey, aday adayıydılar. Recep Bey atanmadan bir gün önce ben Şükrü Ciravoğlu'nu aradım aradım ve eğer aday olursa aday olmayacağımı, ekibimle birlikte onu destekleyeceğimizi söyledim. Eğer Şükrü Ciravoğlu aday olsaydı biz aday olmuyorduk ve Edirne'nin kalesini koruyacaktık. Ama Edirne'nin kalesi yanlış ellere teslim edildi. Edirne şu an büyük zarar içerisinde. Edirne'ye yakışan bir belediye başkan adayı maalesef yok. İnşallah halkımız buna Pazar günü seçimde noktayı koyacaktır. Edirne'yi seven, dürüst, namuslu olan bizlerle yola devam edecektir' dedi.