Öğrencilerinden Hasan Rıza'ya vefa
Balkan Savaşları'nın 105'inci yıldönümünde eski adı Endüstri Meslek Lisesi olan Edirne Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, Şehit Ressam Hasan Rıza'yı unutmadılar. Bir dönem okulun müdürlüğünü de yapan Şehit Ressam'ı kırmızı karanfil ve dualarla anan öğrencileri, Jandarma Şehitliği'ndeki asker ve sivilleri de yad ettiler.
Şehit Ressam Hasan Rıza, Balkan Savaşları'nın 105'inci yıldönümünde bir dönem müdürlüğünü yaptığı ve eski adı Endüstri Meslek Lisesi olan Edirne Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından Lozan Caddesi'ndeki Jandarma Şehitliği'nde anıldı. Şehit Ressam, Balkan Savaşları sırasında resimlerini kurtarmak isterken şehit edilmişti. '˜Viyana Kuşatması', '˜Belgrad Meydan Muharebesi', '˜İstanbul'un Kuşatılması için Fatih'in Gemilerin Karadan Denize İndirilmesine Nezareti', '˜Fatih'in Ordusuyla Edirne'den İstanbul'a Yürüyüşü', '˜Eğri Kuşatması' ve '˜Mohaç Meydan Muharebesi' gibi ünlü tabloları bulunan Şehit Ressam Hasan Rıza anma törenine Okul Müdürü Tolga Ünal, öğretmenler ve öğrenciler katıldılar.
'3'üncü müdürdü' Tören, bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlarken, açılış konuşmasını Okul Müdürü Tolga Ünal gerçekleştirdi. Ünal, konuşmasında amaçlarının Balkan Şehitleri ve Hasan Rıza'ya minnetlerini göstermek olduğunu söyleyerek; 'Okulumuzun 3'üncü müdürlüğünü yapan Hasan Rıza bilindiği gibi eserlerini kurtarmak için Karaağaç'a giderken şehit edildi. Onun anısı için buradayız. Hasan Rıza, 1900'lü yıllarda okulumuza 3'üncü müdür olarak geldi. Bu çerçevede Karaağaç'ta da evi vardı. Sakin bir ortamda resimlerini yapmak istiyordu. Bu çalışmalarını uzun zaman sürdürdü' ifadelerine yer verdi.
'Tablolarını için şehit oldu' Balkan Savaşları'nda okul binasının hastaneye dönüştürüldüğünü ve Hasan Rıza'nın hastane müdürü olduğunu söyleyen Ünal; '26 Mart'ta savaş olumsuz sonuçlandıktan sonra Hasan Rıza tablolarını kurtarmak için Karaağaç'a yola çıktı. Maalesef Karaağaç'a girişteki köprüde şehit edildi ve cenazesi bulunamadı. Cesedi bulunamadığı için de burada bulunan Jandarma Şehitliği'ne intikam taşı konuldu' dedi.
'Tarihe ışık tuttu' Tarihe ışık tutan resimleriyle Hasan Rıza'nın önemli bir sanatçı olduğunu söyleyen Ünal; 'Bugün nasıl tarihi yazanlar varsa, Hasan Rıza da kalemiyle, fırçasıyla bu tarihi resmetmiştir. Bu resimlerinin çok azı günümüze gelmiştir. Hasan Rıza'yı bu duygularla anıyoruz. Kendisinin ışık tuttuğu tarihi büyük bir gururla anlatıyoruz ve kendisine Allah'tan rahmet diliyoruz' sözlerine yer verdi.
'Halkın beklentisi Osmanlı saldırısı' Ünal'ın konuşmasının ardından törende bir konuşma da Tarih Öğretmeni İsmail Kasapoğlu yaptı. Kasapoğlu, konuşmasında Balkan Savaşları ilgili bilgiler vererek; 'Balkan Savaşı'nda Edirne Savunması 24 Ekim 1912'den 26 Mart 1913'e kadar 5 ay sürmüştür. Osmanlı Devleti yönetimi Şükrü Paşa'dan Edirne Kalesi'ni ve çevresini 50 gün süre ile savunmasını istemiştir. Yapılan hesaba göre bu süre içinde seferberlik tamamlanacak ve Osmanlı Devleti saldırıya geçecektir. Halkın beklentisi de bu yöndedir. Bu sırada Edirne' deki birliklerin komutanı İsmail Hakkı Paşa, müstahkem mevki komutanı Şükrü Paşa'dır' dedi.
'Övünülebilecek tek parça Şükrü Paşa'dır' Balkan Savaşı'nın diğer cephelerinin Türk ulusu için acı ve kötü sonuçlanmışsa da Şükrü Paşa tarafından yönetilen Edirne savunmasının Balkan Savaşı'nın tek övünebilecek yanı olduğuna dikkat çeken Kasapoğlu; 'Türk milletinin bir daha karanlık günlere dönmemesi için milli birlik ve beraberliğe her şeyden daha fazla ihtiyacı vardır. Çok yakın zamanlara kadar yapmaktan çekinmediği vahşeti Dünya milletlerince de bilinen düşmanın parolası '˜Ya Bulgar ol, ya geber !'dir. '˜Tarih tekerrürden ibarettir' Sözünü geçersiz kılmanın tek yolu tarihten ibret almaktır. Aksi halde bu ibretli söz sonsuza kadar hüküm sürüp gider. İşte Balkan olayı ulu önder Atatürk'ün değimi ile bir dizi '˜Gaflet, delalet ve hatta hiyanet'lerin pek acıklı bir sonucu ve çok pahalı faturasıdır ki karşılığı koca bir vatan parçası ile ödenmiştir. Bugün cennet vatanımızda insanca, özgürce yaşamamızı sağlayan aziz şehitlerimizin huzurunda saygı ile eğiliyor ve yüce Allah'tan rahmet diliyorum' ifadelerine yer verdi.
'Asker ve sivillerde birlikte yatıyor' Edirne Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin kurucu müdürlerinden ve öğretmenlerinden olan Ressam Hasan Rıza Bey'in Balkan Savaşları süresince okul binasını askeri hastane haline getirdiğini ve yöneticiliğini yaptığını hatırlatan Kasapoğlu; 'Edirne teslim olduktan sonra Karaağaç'taki evinde eşi bulunmayan silah koleksiyonlarını ve tarihimizin önemli olaylarını canlandıran eşsiz resimlerini yağmadan kurtarmak için evine gitmek istemiş, yolda Bulgar askerlerince durdurulmuş ve süngülenerek şehit edilmiştir. Türk tarihine ilişkin birçok eşsiz tablosu bulunan Hasan Rıza Bey'in mezarı da (intikam anıtı) burada bulunmaktadır. Burada Edirne'de ölen Vali Emin Akıncı, Türk-Bulgar hududunda görev yaparken Bulgarların sınıra yerleştirdikleri mayınların patlaması ile şehit düşen sivil ve askerlerimiz de burada yatmaktadır' dedi.
Şehitler anısına dua ve karanfil Kasapoğlu'nun konuşmasının ardından Bilişim Teknolojileri Öğrencisi Elife Anıl, tüm şehitler anısına şiir okudu. Anıl'ın şiirinin ardından öğrenci Muhammed Zarar ise Hasan Rıza'nın hayatını anlattı. Tören, şehitler için dua okunması ve şehitliğe karanfil bırakılması ile sona erdi. Arzu GÜLSÜN
'3'üncü müdürdü' Tören, bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlarken, açılış konuşmasını Okul Müdürü Tolga Ünal gerçekleştirdi. Ünal, konuşmasında amaçlarının Balkan Şehitleri ve Hasan Rıza'ya minnetlerini göstermek olduğunu söyleyerek; 'Okulumuzun 3'üncü müdürlüğünü yapan Hasan Rıza bilindiği gibi eserlerini kurtarmak için Karaağaç'a giderken şehit edildi. Onun anısı için buradayız. Hasan Rıza, 1900'lü yıllarda okulumuza 3'üncü müdür olarak geldi. Bu çerçevede Karaağaç'ta da evi vardı. Sakin bir ortamda resimlerini yapmak istiyordu. Bu çalışmalarını uzun zaman sürdürdü' ifadelerine yer verdi.
'Tablolarını için şehit oldu' Balkan Savaşları'nda okul binasının hastaneye dönüştürüldüğünü ve Hasan Rıza'nın hastane müdürü olduğunu söyleyen Ünal; '26 Mart'ta savaş olumsuz sonuçlandıktan sonra Hasan Rıza tablolarını kurtarmak için Karaağaç'a yola çıktı. Maalesef Karaağaç'a girişteki köprüde şehit edildi ve cenazesi bulunamadı. Cesedi bulunamadığı için de burada bulunan Jandarma Şehitliği'ne intikam taşı konuldu' dedi.
'Tarihe ışık tuttu' Tarihe ışık tutan resimleriyle Hasan Rıza'nın önemli bir sanatçı olduğunu söyleyen Ünal; 'Bugün nasıl tarihi yazanlar varsa, Hasan Rıza da kalemiyle, fırçasıyla bu tarihi resmetmiştir. Bu resimlerinin çok azı günümüze gelmiştir. Hasan Rıza'yı bu duygularla anıyoruz. Kendisinin ışık tuttuğu tarihi büyük bir gururla anlatıyoruz ve kendisine Allah'tan rahmet diliyoruz' sözlerine yer verdi.
'Halkın beklentisi Osmanlı saldırısı' Ünal'ın konuşmasının ardından törende bir konuşma da Tarih Öğretmeni İsmail Kasapoğlu yaptı. Kasapoğlu, konuşmasında Balkan Savaşları ilgili bilgiler vererek; 'Balkan Savaşı'nda Edirne Savunması 24 Ekim 1912'den 26 Mart 1913'e kadar 5 ay sürmüştür. Osmanlı Devleti yönetimi Şükrü Paşa'dan Edirne Kalesi'ni ve çevresini 50 gün süre ile savunmasını istemiştir. Yapılan hesaba göre bu süre içinde seferberlik tamamlanacak ve Osmanlı Devleti saldırıya geçecektir. Halkın beklentisi de bu yöndedir. Bu sırada Edirne' deki birliklerin komutanı İsmail Hakkı Paşa, müstahkem mevki komutanı Şükrü Paşa'dır' dedi.
'Övünülebilecek tek parça Şükrü Paşa'dır' Balkan Savaşı'nın diğer cephelerinin Türk ulusu için acı ve kötü sonuçlanmışsa da Şükrü Paşa tarafından yönetilen Edirne savunmasının Balkan Savaşı'nın tek övünebilecek yanı olduğuna dikkat çeken Kasapoğlu; 'Türk milletinin bir daha karanlık günlere dönmemesi için milli birlik ve beraberliğe her şeyden daha fazla ihtiyacı vardır. Çok yakın zamanlara kadar yapmaktan çekinmediği vahşeti Dünya milletlerince de bilinen düşmanın parolası '˜Ya Bulgar ol, ya geber !'dir. '˜Tarih tekerrürden ibarettir' Sözünü geçersiz kılmanın tek yolu tarihten ibret almaktır. Aksi halde bu ibretli söz sonsuza kadar hüküm sürüp gider. İşte Balkan olayı ulu önder Atatürk'ün değimi ile bir dizi '˜Gaflet, delalet ve hatta hiyanet'lerin pek acıklı bir sonucu ve çok pahalı faturasıdır ki karşılığı koca bir vatan parçası ile ödenmiştir. Bugün cennet vatanımızda insanca, özgürce yaşamamızı sağlayan aziz şehitlerimizin huzurunda saygı ile eğiliyor ve yüce Allah'tan rahmet diliyorum' ifadelerine yer verdi.
'Asker ve sivillerde birlikte yatıyor' Edirne Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin kurucu müdürlerinden ve öğretmenlerinden olan Ressam Hasan Rıza Bey'in Balkan Savaşları süresince okul binasını askeri hastane haline getirdiğini ve yöneticiliğini yaptığını hatırlatan Kasapoğlu; 'Edirne teslim olduktan sonra Karaağaç'taki evinde eşi bulunmayan silah koleksiyonlarını ve tarihimizin önemli olaylarını canlandıran eşsiz resimlerini yağmadan kurtarmak için evine gitmek istemiş, yolda Bulgar askerlerince durdurulmuş ve süngülenerek şehit edilmiştir. Türk tarihine ilişkin birçok eşsiz tablosu bulunan Hasan Rıza Bey'in mezarı da (intikam anıtı) burada bulunmaktadır. Burada Edirne'de ölen Vali Emin Akıncı, Türk-Bulgar hududunda görev yaparken Bulgarların sınıra yerleştirdikleri mayınların patlaması ile şehit düşen sivil ve askerlerimiz de burada yatmaktadır' dedi.
Şehitler anısına dua ve karanfil Kasapoğlu'nun konuşmasının ardından Bilişim Teknolojileri Öğrencisi Elife Anıl, tüm şehitler anısına şiir okudu. Anıl'ın şiirinin ardından öğrenci Muhammed Zarar ise Hasan Rıza'nın hayatını anlattı. Tören, şehitler için dua okunması ve şehitliğe karanfil bırakılması ile sona erdi. Arzu GÜLSÜN