Meclis'ten meyve çağrısı
Edirne İl Genel Meclisi'ninKöylere Yönelik Hizmetler ve Orköy Komisyonu'nun Uzunköprü ilçesi meyvecilik projesinin sunumunda Edirne'deki meyvecilerin örgütlenerek soğuk hava deposu ve pazarlama ihtiyaçlarının çözüme kavuşturulması istendi. Sunuma çok sayıda Meclis Üyesi katkı verirken, Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş 'Yereldeki yöneticiler bir araya gelerek harekete geçmeli' dedi.
Edirne İl Genel Meclisi'nin Ağustos ayındaki son toplantısı Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş yönetiminde gerçekleştirildi. Yoklama ve bir önceki toplantıya ait tutanakların okunması ile başlayan toplantıda Köylere Yönelik Hizmetler ve Orköy Komisyonu'nun Uzunköprü ilçesi meyvecilik projesi, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Komisyonu'nun Avrupa Birliği Sınır Ötesi İşbirliği Çalışmaları, Tarım ve Hayvancılık Komisyonu'nun Bakışlar Köyü Kapalı Devre Sulama Sistemi ile Eğitim, Kültür ve Sosyal Hizmetler Komisyonu'nun tadilatı biten ve devam eden okullar hakkındaki raporları görüşüldü.
Gündemin birinci maddesinde Köylere Yönelik Hizmetler ve Orköy Komisyonu'nun Uzunköprü ilçesi meyvecilik projesi hakkındaki raporu, Komisyon Başkanı Erdinç Can okudu. Uzunköprü ilçesi genelinde 2015 ve 2016 yıllarında yapılan projelerde muhtelif köylerde toplam 16 çiftçiye 106 dekar alanda armut bahçesi uygulamasının yapıldığını açıklayan Can; 'Proje dahilinde fidan temini yapılan üreticiler, arazi tesviyesi, ölçüm ve bakımını yapmışlardır. Ayrıca etrafını çevirerek bahçelerin koruması sağlanmıştır. Proje faydalanıcılarının meyveciliğe ilgisi olan ve bu konuda istekli olan üreticilerden seçilmiştir. Proje uygulanan arazilerde budama, zirai mücadele, toprak işleme işçilik maliyetlerinde yaklaşık yüzde 25 oranında tasarruf sağlanacaktır' ifadelerine yer verdi.
Can, projenin uygulanmasıyla yılda 106 dekar alanda 11 bin fidan ile 2017 yılında az miktarda, 2018 yılında ise iyi verim alındığını söyleyerek; 'Bu proje ile ilçemiz genelinde 3 çiftçiye 25 dekar yarı bodur armut bahçesi, 2 çiftçiye 15 dekar tam bodur armut bahçesi, 1 çiftçiye 5 dekar yarı bodur şeftali bahçesi, 2 çiftçiye 18 dekar ceviz bahçesi, 1 çiftçiye 5,5 dekar badem bahçesi, 1 çiftçiye 2 dekar çilek bahçesi ve 20 bin adet bağ omçası alanı uygulaması yapılmıştır. Proje dahilinde fidan temini yapılan üreticiler, arazi tesviyesi ölçüm, dikim ve bakımını kendileri yapacaktır. Ayrıca ileriki yıllarda etrafını çevirerek meyve bahçelerinin korumasını sağlayacaklardır' dedi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Uzunköprü İlçe Müdürlüğü ve İl Özel İdaresi'nin işbirliğinde hazırlanan meyvecilik projesinin proje bedelinin 91 bin 622,50 TL olduğunu söyleyen Can; '34 bin 686,75 TL'si çiftçi katkısından ödenmesine, kalan 56 bin 935,75 TL'lik kısmının Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü'nün bütçesinden karşılanmasına karar verilmiştir' sözlerine yer verdi.
'Dekarında 18-20 bin TL getirisi var'
Can'ın rapor sunumunun ardından konuyla ilgili söz alan Edirne İl Genel Meclisi Uzunköprü Üyesi Nedret Akbulut, Edirne'de alternatif tarım adı altında çalışmaların yapıldığını söyleyerek; 'Biz de İl Genel Meclisi olarak geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl ve geçen yıl da katkıda bulunmuştuk. Bu desteklemelerin devam edilmesi talebini yinelemekte fayda var. Her yıl dekarında 8-10 ton deveci armutu elde ediliyor. Değişik ülkelere ihracat yapılıyor. Dekarında 18-20 bin TL getirisi var. Masraf ise yüzde 12'dir. Müthiş bir proje. Geçtiğimiz yıl, 25 dönümden 350 bin TL kazanan çiftçi kardeşlerimiz var. Biz de özendirme anlamında bölgemizdeki insanları arpa, buğday, çeltik, ayçiçeği dışında bu tür çalışma alanlarına itmek istiyoruz. Bölge insanımızın refah seviyesinin yükselmesi anlamında bunların çoğalması lazım' dedi.
'Sözleşmeli tarım yapılmalı'
Akbulut'un konuşmasının ardından bir söz de Edirne İl Genel Meclisi Merkez Üyesi Erdal Akgün aldı. Akgün, konuşmasında alternatif ürünlerin çoğalmasının üreticiye fayda sağlayacağını belirterek; 'Bunlar da bir anlamda sınırlı yapılmalı. Sözleşmeli tarım yapılmalı. Edirne'mizde ve bölgemizde büyük alışveriş merkezlerinin yerli üreticilerle irtibata geçmesinden yanayız. İhtiyaca karşı üretim yapılmalı. İhtiyacı geçtiği zaman üretimler tekrar üreticiye zarar olarak geri döner. Ama büyük alışveriş merkezlerinin Edirneli üretici ile sözleşme garantisi olsa çok faydalı olacaktır' ifadelerine yer verdi.
'En büyük derdimiz pazarlama'
Akgün'ün ardından söz alan Edirne İl Genel Meclisi Merkez Üyesi Recai Koçaşlı ise alternatif ürünün çok önemli olduğunu belirterek; '2002 yılında Edirne'de meyve üreticileri ve pazarlama kooperatifi kurdum. 100 kişiye alternatif ürün olması için kiraz, elma ağacı dağıttık. Onlar dikildi fakat en büyük sıkıntımız; malın en kalitelisini ürettik, kimi arkadaşlar ağaçlara bakmadı. Bir dönüm ve üstü yer amatör olmuyor, profesyonel oluyor. Edirne'de en büyük derdimiz pazarlamadır. 1-2 kilo satmakla üretici para kazanamıyor' dedi.
'Organizasyon kurulmalı'
Koçaşlı'nın konuşmasının ardından söz alan Edirne İl Genel Meclisi Merkez Üyesi Mustafa Suiçmez ise Edirne'nin tarım kenti olduğunu söyleyerek; 'Büyük marketlerde, bizim ne etimizi, ne biberimizi, ne elmamızı, ne domatesimizi görürsünüz. O marketlerden ziyade halcilerde de yok. Bizim üreticimiz çalışkan. Burada bir pazarlama sıkıntısı var. Burada bir organizasyon kurulabilir mi? Bir görüşme sağlanmasının arayışı içerisine girmemiz lazım. Böyle bir çalışma yapılması gerekir. Biz, buradan İstanbul'u besleyeceğimize, İstanbul burada bizi beslemeye çalışıyor' sözlerine yer verdi.
'Meyveciler örgütlenebilir'
Suiçmez'in konuşmasının ardından tekrar söz alan Akbulut, Edirne'de meyveciler birliğinin kurulmasının gerektiğini söyleyerek; 'Meyveciler örgütlenebilir. Edirne-İstanbul arası 2,5 saat. Bugün bir çiğ köfteciye gittiğinizde göbekli marulun Mersin'den geldiğini görüyorsunuz. Olacak şey değil. Bizim Değirmenci Köyü'nde yetişen marul neden olmuyor? Bu konuda bir örgütlenme yapılabilirse çözüm noktaları bulunur' dedi.
'En büyük sıkıntı depolamadır'
Akbulut'un konuşmasının ardından söz alan Edirne İl Genel Meclisi Enez Üyesi Şenol Kılıç ise alternatif tarım konusunda Enez'in atakta olduğunu söyleyerek; 'Çilek, kiraz, armut, elma, badem, ceviz üretiliyor. Badem ve cevizde daha tam verim alamadık ama diğerlerinde iyiyiz. Yöremizde en büyük sıkıntı depolamadır. Bunu başardığımız noktasında istediğimiz zamanda ürünümüzü piyasaya çıkarma ve pazara sunma imkanı da ortaya çıkmış olacaktır. Sorun pazarlama konusundadır. Soğuk hava depolarımızda istediğimiz anda ürünümüzü pazara sunma imkanı verecek. Fakat birlik ya da kooperatifi profesyonel anlamda yapmak lazım. Büyük marketlerin bölgesel satın alma müdürleri var. Bunlarla iletişime geçildiğinde malı alabiliyorlar. Bizim ürünümüzün alınmamasının altında yatan temel neden kaliteden ziyade yeterli malın üretilmemiş olmasıdır. İletişimleri geliştirerek Pazar yaratılabilir ve mal satılır' ifadelerine yer verdi.
'Yereldeki yöneticiler harekete geçmeli'
Konuyla ilgili son konuşmayı ise Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş yaptı. Geçmiş, konuşmasında Edirne'de Meyveciler ve Sebzeciler Odası'nın kurulması gerektiğini söyleyerek; 'Üretici böyle çaresiz kalırsa ne yapacak? Seneye ekmeyecek. Bununla ilgili şehri yönetenlerin başta Edirne Valimiz Sayın Günay Özdemir, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Recep Zıpkınkurt, Ticaret Borsası Başkanı Özay Öztürk, İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisi Üyeleri'nin, tüm yerel yöneticilerin ve STK yöneticilerinin bir araya gelerek, üreticinin talebini alarak AVM'lerle anlaşma yapmaları gerekiyor. AVM'lerle anlaşma yapılmadığı sürece üretici malını kime satacak? Yereldeki yöneticiler bir araya gelerek harekete geçmeli. Edirne'de Edirne peyniri yerine Balıkesir peyniri var. Edirne'de üretilen peynirler, Edirne'de satılmıyor. Edirne'de bir araya gelerek üreticiyi harekete geçirebilecek sözleşmeli tarım için bağlantıların kurulması gerek' dedi.