Kaleiçi'nin kalbi Türk Ocağı

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2015 yılının Temmuz ayında ihalesinin yapılmasıyla restorasyon sürecinin başladığı tarihi Türk Ocağı binası tamamlandı. Edirne'nin en eski yerleşim bölgesi olan Kaleiçi semtindeki tarihi bina, Devlet Türk Müziği Topluluğu'nun 13 Ekim'de gerçekleştireceği konser ile kapılarını açacak.

1900 yılında inşa edilen ve 1905 yılında yaşanan Büyük Edirne yangınında büyük zarar gören sivil mimarinin en güzel örneklerinden biri olan tarihi bina, Cumhuriyet döneminde mülkiyetinin devlete geçmesiyle kız yurdu, şehir lokali ve devlet hastanesi olarak kullanılmış, işlevselliğinin en uzun süresini ise Türk Ocağı olarak geçirmişti.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün de 24 Aralık 1930 yılında ziyaret ettiği tarihi bina, 1997 yılında Devlet Türk Müziği Topluluğu'na tahsis edilmesinin ardından 2014 yılına kadar kullanılırken; harabe durumuna gelmesinin ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından aslına uygun olarak restore edildi. Tarihi bina, Kültür ve Turizm BakanlığıDevlet Türk Müziği Topluluğu'nun hem idari, hem çalışma, hem de konser alanı olacak. Edirne'nin kalbi olan Kaleiçi semtinin kaderini değiştirme adına Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin attığı en önemli adım olması öngörülen bina, Kaleiçi semtindeki tarihi konaklara ve kurumlara restorasyon konusunda örnek olması bekleniyor.

'Geçici yer teslimi alınacak'

Tarihi binanın 2008 yılından başlayan projelendirme çalışmalarının 2013 yılında bittiğini açıklayan Edirne İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu; '2015 yılında Temmuz ayında da ihalesi yapıldı. Öngörümüz 2019'un başında teslim edilmesiydi. Fakat müteahhit iyi çalıştı ve birkaç ay önceden bitirerek önümüzdeki hafta geçici yer teslimi alınacak. 13 Ekim'de de ilk konser ile beraber Devlet Türk Müziği Topluluğu tarafından kullanılmaya başlanacak' ifadelerine yer verdi.

'Konaklar için domino etkisi yaratacak'

Türk Ocağı binasının, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın mülkiyetinde olan bir bina olduğunu belirten Hacıoğlu; 'Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü'ne tahsislidir. Nihayet hasret bitti. 13 Ekim'de açılışının ardından da bütün çalışmaların ve idari işlerin yapılacağı bir Kültür ve Turizm Bakanlığı birimi olarak hizmete devam edecek. Türk Ocağı binasını, Kaleiçi semtinin değişmesi ve şekillenmesi açısından devletin attığı çok önemli bir adım olarak görüyorum. Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yaptığı bu restorasyon, semtteki diğer tarihi konaklar için de bir sinerji, domino etkisi yaratacaktır. Bunu gören insanlar ya oradan konak alacaklar, ya da var olanlar konaklarını restore etme yoluna gideceklerdir' dedi.

Restorasyon için vatandaşlara seslendi

Edirne Valiliği tarafından tarihi konakların restorasyonu amacıyla başlatılan projeye de dikkat çeken Hacıoğlu; 'Sayın Valimiz, mülkiyeti özelde olan konakların restorasyon, restitüsyon ve rölöve projelerinin yapılmasında kolaylık sağlanacağını, hatta bunların kurulda görüşmelerinin yapıldığında yardım edileceğini basına açıklamıştı. Türk Ocağı binasının bitmesi ve Kaleiçi semtine fevkalade bir binanın kazandırılması fırsatıyla Edirneli vatandaşlarımıza sesleniyorum; Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın hem proje bazında hem de uygulama bazında destekleri var. Ayrıca TOKİ'nin destekleri var. Projelerin yerelde yapılması konusunda Valimizin destekleri var. Bu konuda adım atmak isteyenler müdürlüğümüze başvurabilirler. Biz de onlara yardımcı olabiliriz' sözlerine yer verdi.

'Bizim eski şehrimiz Kaleiçi'dir'

Hacıoğlu, her kentin '˜Old Town' olarak tabir edilen eski şehir bölgelerinin bulunduğunu söyleyerek; 'Bizim eski şehrimiz de Kaleiçi'dir. Kaleiçi, yeniden yapılanmaya, dönüşüme gitmesiyle fevkalade bir turizm bölgesi olabilir. Edirne Valiliği'miz tarihi konakları restore etmek için alıyor, yaptıktan sonra turizm sektörüne hizmet eden butik otel, kafe, pastane v.b. hizmeti verecek' dedi.

'Restorasyon, iğne ile kuyu kazmaktır'

Tarihi Türk Ocağı binasının restorasyonunun 39 ayda tamamlandığını belirten Hacıoğlu; 'Normalde 2017 yılında bitecekti. Ama restorasyon, iğne ile kuyu kazmaktır. Ummadığınız, öngörmediğiniz şeyler çıkar. Dolayısıyla hem süre uzatımına, hem de parasal artırıma gider. Restorasyonlar böyledir. Edirne'de Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü'ne bağlı Devlet Türk Müziği Topluluğu var. Bunlar her ay konserler vererek ilimizi hem yurt içinde, hem de yurt dışında temsil ederler. Sazendeleri, solistleri, genel yayın yönetmenleri var. Binadaki salon hem çalışmak, hem de konser vermek için mükemmel bir yer. Burası da hem Devlet Türk Müziği Topluluğu Müdürlüğü, hem çalışma yeri, hem de icra yeri olarak kullanılacak' ifadelerine yer verdi.