'Lavanta köyü' neden olmasın?

Edirne Lavanta Kokacak' başlığında düzenlenen Edirne Lavanta Tarla Günleri başladı. Turizm destinasyonunda yeşil ve kırmızısı ile ön plana çıkan Edirne, tarım ile turizminin ortak noktasında yeni bir rengi daha bünyesine katarak lavanta moru ile renk skalasını genişletti. Lavanta ile yeni bir tarımsal ürün kazanılması hedeflenirken etkinlikte açıklama yapan Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği Başkanı Bülent Bacıoğlu ise lavanta köyü fikri ile dikkat çekti.

TAKİP ET
Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Edirne İl Müdürlüğü ve PEREJA kimya işbirliğinde, '˜Edirne Lavanta Kokacak' başlığında, Edirne Lavanta Tarla Günleri başladı. 7-10 Haziran tarihleri arasında Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü bahçesi ve Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nün Karaağaç Mahallesi Lozan Caddesi'ndeki lavanta bahçesinde düzenlenecek etkinlikler ile Edirne yeşil ve kırmızısına lavantanın mor rengi de eklenerek rengarenk bir turizm destinasyonu oluşturuluyor. Edirne Lavanta Tarla Günleri'nin ilk günü, Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü bahçesinde çocuklar için düzenlenen etkinlikler ile başladı. Lavanta tarlasını ve alanda oluşturulan stantları ziyaret eden çocuklar hem bol bol fotoğraf çekilirken, hem de buğday, lavanta ve çeşitli tarım ürünlerinin üretimden sofraya kadar süregelen süreçlerini tanıdılar. Çocuklar için mini bir konserin de düzenlendiği etkinliklerde ayrıca çocuklar hediyelik eşya tasarımı ve resim atölyelerine katıldılar. Etkinlik boyunca çocuklara özel ikramlar da dağıtılırken, lavantanın eşsiz kokusu eşliğinde çocuklar için özel bir gün gerçekleştirildi.'İlk günü çocuklara ayırdık'Edirne Lavanta Tarla Günleri ile ilgili açıklamalarda bulunan Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Adnan Tülek, 7-10 Haziran tarihleri arasında düzenlenen tarla günü etkinliklerinin birinci gününde biyo-çeşitlilik anlamında yetiştirilen lavanta bitkilerini öğrencilere göstererek farkındalık oluşturmak ve doğayı daha çok sevdirmek amacında olduklarını belirterek;'Burada bir sürü böcek faunasına baktığınızda bal arısı başta olmak üzere bir sürü böcek popülasyonu var. Böcek deyince zararlı anlamında değil, bir sürü faydalı böcek var. Birinci günkü amacımız öğrencilere hitap etmekti' ifadelerine yer verdi.'Litresini 500 TL'ye sattık'Tülek, Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nün lavanta ile ilgili çalışmalara 5 yıl önce başladığını açıklayarak;'Bulgaristan bu konuda çok iyi. 100 yıllık bir kültürü ve geçmişi var. Bulgaristan'da bulunan Gül ve Tıbbi Bitkiler Araştırma Enstitüsü ile bir protokolümüz var. Oradaki meslektaşlarımız da yarın (bugün) burada olacaklar.Lavantanın Edirne'de adaptasyon çalışmaları yapıldı. Lavanta, adaptasyon yeteneği geniş bir Akdeniz bitkisidir. Soğuk anlamında da bir sıkıntı yok. Sıfırın altında 26'ya kadar dayanabilen bir bitkidir. Ekonomik ömrü uzun, meyve ağacı gibi düşünün. En az 10 yıl ekonomi ömrü var. Temelde uçucu yağ bitkisidir. Fiyat olarak da 2017 yılında elde ettiğimiz yağın litresini500 TL'ye sattık. Yaklaşık 100 Euro'ya tekabül ediyor. Birçok bölgedeki diğer tarımsal ürünlere göre çok kârlıdır' dedi.'Önemli olan özel sektörün talebidir'Edirne Lavanta Tarla Günleri'ne Şanlıurfa ve Kazakistan'dan misafirlerin de katılacağını söyleyen Tülek; 'Şanlıurfa'dan misafirlerimiz yarın (bugün) buraya katılacaklar. Kazakistan'dan misafirlerimiz arayıp '˜geleceğim' diyor. O coğrafyaya en yakın İran çalışmıyor. Gürcistan'da bir miktar belki var ama çok önemli değil. Bulgaristan ve kısmen de biz çalışıyor olacağız. Burada önemli olan ürettiğiniz malı piyasaya arz ediyorsunuz. Talep kimden olacak? Uçucu yağ diyoruz. Başta kozmetik sektörü olmak üzere, toplantıda programı organize eden ekipten bir tanesi de PEREJA'nın talepleri var. Önemli olan özel sektörün talebidir. Sizin ürettiğiniz şey özel sektöre hitap ediyorsa bir kalkınma bir şey oluşturursunuz. Yarın (bugün) onlar da bölgede büyük alanlarda sözleşmeli üretim yaptırmak istiyorlar. Bunun gibi daha farklı kurumsal yapılar var' sözlerine yer verdi.Tarım ile turizm bir aradaTülek'in açıklamalarının ardından bir açıklama da Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Bacıoğlu yaptı. Bacıoğlu, konuşmasında Edirne'nin turizmi ile anılan, dünya ve ülke çapında ilklerde olan bir şehir olduğunu belirterek; '5 yıldan bu yana Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü, lavanta ile ilgili çalışmalar yapıyorlardı. Burada tarımsal olarak bir gelir elde etmesek bile turistik açıdan çok önemli bir ekim gerçekleşmiş. Geçtiğim yıl lavanta tarla günleri yapmışlardı. Biraz daha zenginleştirelim istedik. '˜Edirne'nin tarımsal, gastronomik, turistik öğelerini de öne çıkaralım' dedik. Farklı zamanlarda, farklı turistik gruplara hitap edelim diye Enstitümüz ile işbirliğinde bir etkinlik planladık. Etkinlikleri 4 günlük planladık. Çünkü her gün farklı tematik özellikleri kullanarak, lavantanın ve Edirne'nin farklı öğelerini ön plana çıkartarak insanlara sunacağız' dedi.Edirne, lavanta ile anılacakEtkinliğin ilk gününü çocuklarla birlikte düzenlediklerini söyleyen Bacıoğlu;'Çünkü çocukların ailesi, öğretmenleri vs. çarpan etkisi çok fazla. Lavanta, Türkiye'de uzun bir süre internette arama motorlarında arandığı zaman Edirne ile ilgili fotoğraflar ve haberler çıkacak. Çocukların görsel ve fotografik algısını kullanarak çok iyi bir iş yaptığımızı düşünüyorum' ifadelerine yer verdi.Lavanta köyüne dikkat çektiBacıoğlu, Edirne Lavanta Tarla Günleri'nin amacının Trakya'yı ayçiçeğinden, buğdaydan, çeltikten vazgeçirmek olmadığını belirterek; 'Herkesin lavanta ekmesi mantığıyla hareket edildiğini düşünmüyorum. Özellikle kırsal bölgede, verimi düşük bir bölgede '˜Neden Edirne'nin bir Lavanta köyü olmasın?' mantığıyla hareket ediyorum. Çünkü çok önemli bir turistik destinasyon noktasındayız. İstanbul gibi 15 milyon nüfusa 2 saatlik mesafedeyiz. Burgas ve Dedeağaç gibi 1,5 saatlik mesafede yabancı turistlerin ulaşabileceği bir yerdeyiz. Haziran ayında hasat döneminde de çok önemli bir turistik potansiyeli yakalayabileceğimizi düşünüyoruz. Lavanta köyümüz olursa o köy hem turizmden kazanacak hem de lavantadan ürünü satarak kazanabilecek. Ama bütün Trakya'nın lavanta olması söz konusu değil. Yeterli ve sürdürülebilir ölçüde olması gerekiyor. Bu anlamda bu etkinliklerin güzel biteceğini düşünüyorum. Seneye eğer enstitümüz devam ettirmek isterse çok daha güzel olur. Belki de hayalimize ulaşacağız. Bizim arazimiz yok. Bizim derneğimizin parası olsa bir köyden gider 100 dönüm yer alır o köyün kaderini değiştiririm. Belki Edirne'deki bileşenler, iş adamları böyle bir köy yaratma adına kuzeyde ve güneyde 2 köy oluşturabilirsek turistik pozisyonumuzun da bize sağladığı avantajla, farklı bir turist potansiyeli yakalayabiliriz' dedi.'500 bin ile 1 milyon arasında kişiye ulaşacak'Fotoğraf ve sosyal medyanın önemine değinen Bacıoğlu; 'İnsanlar fotoğraf çektirip paylaşıyor ve binlerce kişiye ulaşıyor. Bu etkinliğin 500 bin ile 1 milyon arasında kişiye ulaşacağını düşünüyoruz. Öyle bir çarpan etkisi olduğunu düşünüyoruz. Biz maliyet fayda analizi yaparak bu işe giriştik. O anlamda 4 gün boyunca 3 bine yakın kişinin geleceğini düşünüyoruz. Edirne açısında güzel olduğunu düşünüyoruz. Edirne mor turistik destinasyon noktası olarak da ön plana çıkar diye umuyoruz' sözlerine yer verdi.Tohumdan sofraya'¦Edirne Lavanta Tarla Günleri'ndeki atölyelerle ilgili de bilgi veren Bacıoğlu; 'Birinci masamızda tohumlar ile Enstitümüzün yaptığı çalışmalar yer alıyor. Örneğin Osmancık ismini alan pirincin burada bilimsel araştırmalar sonucunda ortaya çıktığını öğrendim. Bu anlamda Enstitümüzün 100'ün üzerinde bilim insanının yaptığı çalışmaları ön plana çıkarmak adına tohumun nasıl yetişip soframıza geldiğini basitçe anlatmaya çalıştık. Aynı şekilde lavantanın da dönüşümünü anlatmaya çalıştık. Gelecek sene farklı etkinlikler koyulabilir. Resim atölyesinin doğal ortamda resim yapma ve çocukları da etkileme adına çok önemli olduğunu düşündük' dedi. Edirne Lavanta Tarla Günleri, 3 gün boyunca çeşitli etkinliklerle devam edecek.