Altın Kur'an'ı o kurtarmış

Şumnu Belediye Başkanı Lyubomir Hristov, Edirneli basın mensuplarına 15 yıl önce polis şefliği görevinde yaşadığı Kur'an-ı Kerim olayı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Hristov, 1 milyon Dolar değerindeki altın mürekkep ile yazılmış Kur'an-ı Kerim'in Bulgaristan sınırları dışına satılmasına izin vermediğini açıklayarak, Kur'an-ı Kerim'in her milli bayramda Şumnu'daki camide halkın gösterimine sunulduğunu söyledi.

Altın Kur'an'ı o kurtarmış
TAKİP ET Google News ile Takip Et


Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı Edirne İl Müdürlüğü ile Bulgaristan Edirne Başkonsolosluğu işbirliğinde 2017 yılında başlayan '˜Gazeteci Değişim Programı'nın ikinci ayağında Bulgaristan'ın Razgrad ve Şumnu kentlerine ziyaretler gerçekleştiren Edirneli basın mensupları, program kapsamında Şumnu Belediye Başkanı LyubomirHristov'u makamında ziyaret etti. Ziyarete Edirneli basın mensuplarının yanı sıra Bulgar basın mensupları da katıldılar. Hristov, toplantıda yaptığı açılış konuşmasında Şumnu ile bilgiler verirken, Edirneli basın mensuplarının da sorularını yanıtladı. Hristov, Şumnu ile Edirne arasındaki devam eden ve yapılması istenen işbirliği anlaşmalarına dikkat çekerek; 'Şehrimizin hoşunuza gittiğini ümit ediyorum. Başka zaman da şehrimizi ziyaret edeceğinize inanıyorum. Şumnu Üniversitesi ile uzun yıllardır işbirliği içerisinde olduğunuzu biliyorum. Sizin de Belediye Başkanınız ile birlikte biz de işbirliği yapabileceğimize inanıyorum. Komşu olarak iyi bir ilişki kurabiliriz. Yaklaşık 300 kilometre mesafedeyiz. Dolayısıyla bu temaslar sürekli olarak gerçekleşebilir. Bizim şehrimizin de tarihçesi bir hayli zengindir. Bulgaristan'ın ilk başkentleri bizim belediyemizde bulunmaktadır. Bulgaristan Devleti Kurucuları Anıtı da burada bulunmaktadır. Ayrıca şehrimizde gurur duyduğumuz birçok şey var. İlk senfoni orkestrası, ilk tiyatro, ilk kız lisesi burada kurulmuştur. Kısacası şehrimizin tarihçesi zengin diyebiliriz' ifadelerine yer verdi.

Hristov, Şumru'yu Kuzeydoğu Bulgaristan'ın ekonomi merkezi haline getirmek istediklerini belirterek;'Mükemmel bir organize sanayi bölgemiz var. Bu organize sanayi bölgemizde Türkiye'den gelen işadamlarının yapmış olduğu yatırımlarımız var. En büyük yatırımcılarımızdan biri Fikret İnce'dir. Kendisi hem Bulgaristan'ın hem de Türkiye'nin vatandaşıdır. Fikret Bey, belediyemizin tüm projelerini ve girişimlerini destekliyor. Şehrimizde yapılan tüm etkinliklere ve faaliyetlere aktif bir şekilde katılmaktadır. Aslında kendisini '˜motor' olarak nitelendirebiliriz. Kendisi, işadamlarını buraya yatırım amacıyla çeken kişidir. Organize sanayi bölgemizde 5 farklı ülkeden yatırım yapmış işadamlarımız var. Bulgaristan dışında hangi ülkeden olursa olsun yatırımcılar gelirse son derece mutlu oluruz' dedi.

'Bedesten özel mülk'

Edirneli basın mensuplarının Şumnu'da kapalı ve atıl bir durumda bulunan Bedesten ve yanındaki hamam ile ilgili restorasyon çalışması yapılıp yapılmayacağını sorması üzerine cevap verenHristov; 'Bedesten aslında özel bir mülk. Eskiden Bulgaristan'da bir devlet işletmesi vardı. Bu devlet işletmesi bünyesinde tüm otel ve restoranlar faaliyette bulunuyorlardı. 1989'dan sonra özelleştirme süreci başladı ve Bedesten, Şumnu'da bulunan otellerle birlikte özelleştirme listesine girdi. Aslında Şumnu ve Madara Otellerinin sahibi, Bedesten'in de şu anki sahibidir. Belediye olarak Bedesten'in mülkiyetini üzerimize almayı denedik. Bedesten'de bir sanat galerisi yapmayı düşünüyorduk. Ama maalesef bugüne kadar öyle bir anlayışla karşı karşıya kalamadık' sözlerine yer verdi.

'2 çeşme ve saat kulesini gündeme aldık'

Hristov, Şumnu'daki Tombul Camii'nde devam eden restorasyon çalışmalarına dikkat çekerek; 'Ama gördüğünüz gibi Tombul Camii'nde ciddi bir tadilat çalışması yapılıyor. Tombul Camii'nin tam karşısında yeni restore edilen bir bina da gördünüz. Gördüğünüz bina, yılın binası olarak ilan edilmişti. Tarihsel anıtları elimizden geldiği kadarıyla bakımını yapmaya çalışıyoruz. Yakın bir süre içinde işadamı Fikret İnce ile görüşmemiz vardı. O görüşme kapsamında 2 çeşmenin tadilatını gündeme getirdik. Çeşmelerden bir tanesi ünlü Kurşunlu çeşmesidir. Fikret Bey, Türkiye'den bir mimar davet etti. Kendisi çeşmeleri gözden geçirecek ve değerlendirmesini yapacak.  Çeşmelerin restorasyonu ile ilgili çalışmalara başlayacağız. Çeşmelerin yanı sıra aynı proje kapsamında kentimizdeki saat kulesinin de restorasyon çalışmaları başlayacak. Bölgemizde Osmanlı döneminden kalan çok sayıda varlık var. Bunları imkânlarımız çerçevesinde ayakta tutmaya çalışıyoruz. Yatırımcılardan, belediye ile beraber belli bir kısmının bakımının yapılması teklifinde bulunuyorum' dedi.

'Belgelerin hazırlanmasında destek oluyoruz'

Türkiye'den Şumnu'ya gelen yatırımcılara verilen desteklerin sorulması üzerine cevap verenHristov; 'Bizim şehrimize gelen tüm yatırımcılar ve yatırım yapmak isteyen işadamlarını organize sanayi bölgesine götürüyoruz. Organize sanayi bölgemiz, kamu-özel ortaklığı diyebiliriz. Altyapının tamamı yapılmış vaziyettedir. Elektrik, su, doğalgaz, internet vardır. Elimizde mevcut olanı teklif ediyoruz. Belediye olarak belgelerin hazırlanmasında destek oluyoruz. Çok sayıda proje yapılabilir. Bu projelerin belgelerinin daha hızlı bir şekilde onaylanması konusunda destek oluyoruz' ifadelerine yer verdi.

'2 ülkenin de birbirinden öğrenecekleri var'

Hristov, Bulgaristan'dan bakıldığında Türkiye'nin nasıl görüldüğünün sorulmasını da cevaplandırarak; 'Türkiye, ekonomik yönden gelişmiş ve çok güçlü bir ülkedir. Özellikle Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasındaki ilişkileri göz önünde bulundurduğumuzda 2 ülke arasında gayet iyi komşuluk ilişkilerimiz olduğunu görüyoruz. Türkiye'den öğreneceğimiz çok şey var. Ama Türkiye'nin de Bulgaristan'dan öğreneceği çok şey var. Dolayısıyla karşılıklı işbirliğinin her 2 ülkenin de menfaati yönünde olacağını düşünüyorum' dedi.

'Üye olabilmek için kurallar var'

Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğine bakış açısının sorulması üzerine cevap verenHristov; 'Biz, Avrupa Birliği'nin büyümesi ve genişletilmesi taraftarıyız. Üye olabilmek için bir takım kurallar var. O şartların yerine getirilebilmesi koşuluyla elbette. Bizim devlet pozisyonumuz da açık ve bellidir' sözlerine yer verdi.

'Maaş farklarından zorluk çekiyoruz'

Hristov, Şumnu Belediyesi'nin en çok zorlandığı hizmet konusunun sorulmasını da cevaplandırarak; 'Bizde sorun az. Ama en çok zorluk çektiğimiz konu, devlet memurlarının almış olduğu ücretlerin, özel sektörde alınan ücretlerden çok daha düşük olmasıdır. Belediye Başkanı olarak tek başıma, kime, nasıl bir ücret verebileceğime karar veremiyorum. Böylece çalışanların kalitesi ve kadro ile ilgili ciddi bir sıkıntımız oluyor. Şirketler, günümüz itibariyle çok daha yüksek bir maaş teklif etmektedir. Belediyeye uzman kişiler geldiği zaman da kadroda uzun bir süre tutamıyoruz. Bu da çok büyük bir sorun oluyor. Bu sorun sadece benim değil, diğer belediye başkanlarının da yaşadığı sorundur. İnanıyorum ki yeni bütçe ile daha yüksek zam oranları önerilebilecek. Bu şekilde belediyede uzman olarak kalabilmelerini teşvik edebiliriz' dedi.

'İşçi bulmakta sıkıntı çekiyoruz'

Şumnu'daki işsizliğin sorulmasına cevap verenHristov; 'Yüzde 3 oranından daha düşüktür. Beyaz yaka ve mavi yakaya ihtiyaç duyuyoruz. Özellikle bölgemize gelerek yatırım yapan yatırımcıların karşı karşıya kaldığı sıkıntı işgücü bulmaktır.  Hatta kalifiye olmayan işçi bulmakta bile sıkıntı çekiyorlar. Ben, 1400 Euro civarında maaş alıyorum. Memurlar ise 400 Euro civarında maaş alıyorlar' ifadelerine yer verdi.

Kur'an-ı Kerim anısını anlattı

Hristov, basın mensupları tarafından asıl mesleğinin sorulması üzerine ise cevap vererek; 'Mühendisim. Askeriye mezunuyum. Radyo-lokasyon bölümünden mezun oldum. Uzun yıllar İçişleri Bakanlığı'nda görevim vardı. Polis Müdürlüğü görevini yürüttüm. Aynı zamanda generalim. Aslında 15 yıl önce polis şefiyken yaşadığım bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Şumnu ili Vırbitsa ilçesine bağlı bir köyde, altın bir mürekkep ile yazılmış bir Kur'an-ı Kerim vardı. Deriden yapılmış yapraklar üzerine yazılmıştı. Değeri de 1 milyon Dolar olarak tespit edilmişti.  Bu tür eserleri değerlendiren bir kişi geldi. Bu Kur'an-ı Kerim'i nasıl yurt dışına çıkarıp satışını yapabileceklerini düşünüyorlardı. Ama biz engel olduk. Kur'an-ı Kerim'in Bulgaristan'da kalmasını sağladık. Aslında Kur'an-ı Kerim, Türkiye'ye çıkarılmayacaktı. Başka bir ülkeye çıkarmayı düşünüyorlarmış. Şu anda bahsetmiş olduğum Kur'an-ı Kerim, müzede bulunuyor. Milli bayram günlerinde Şumnu'da müzeden çıkarılarak camiye götürülüyor. Daha sonra tekrar müzeye emanet ediliyor' dedi. 

Bakmadan Geçme