62 yıl önce Edirne'de fotoğraf çekmiş
Edirne Fotoğraf Sanatı Derneği (EFOD) Başkanı ve Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Serdar İyiiz, tedavi gördüğü hastanede 90 yaşında vefat eden duayen foto muhabiri Ara Güler'in, 1956'da Edirne'de Eski Cami'de çektiği fotoğrafın, kentin tanıtımına önemli katkı sağladığını söyledi.
İyiiz,
yaptığı açıklamada, "Ara
ağabey" diye hitap ettiği Ara Güler'i kaybetmenin üzüntüsü içerisinde
olduklarını söyledi. Usta sanatçının Edirne'yi çok sevdiğini, pek çok kez hem
görüntülemek hem de EFOD'un yarışmalarında jüri olmak üzere kente geldiğini
anlatan İyiiz, "Allah rahmet eylesin, yeri doldurulamaz." dedi.
İyiiz,
Ara Güler'in önemli eserlerinden biri olan Eski Cami'de giriş duvarında yazılı
Allah lafzı önünde oturan kadınların yer aldığı fotoğrafının, Edirne'nin
tanıtımına önemli katkı sağladığını vurguladı. Duayen foto muhabirinin bu
kareyi 1956 yılında Kırkpınar Yağlı Güreşleri'ni takip etmeye geldiğinde
kaydettiğini, bu fotoğrafın hikayesini kendisinden dinleme fırsatı bulduğunu aktaran
İyiiz, "1956 yılında Kırkpınar Yağlı Güreşleri'ni takip etmek için
Edirne'ye geldiğinde öğlen vakti paydos verildiğinde Edirne'yi gezintiye
çıkmış. Eski Cami avlusunda kadınları görmüş ve üç kare basabilmiş. '3. kareden
sonra kadınlar bana döndü, karelerden biri iyi bir fotoğraf oldu, Edirne'nin
tanıtımında önemli rol oynadı' demişti." ifadelerini kullandı.
Ara
Güler'in iyi bir foto muhabiri ve fotoğraf sanatçısı olmasının yanında iyi bir
öğretmen ve usta olduğunu belirten İyiiz, şöyle devam etti: "Sohbetlerinden
hep bir püf noktası ve ders çıkarırdık. Örneğin şu iki sözü kulağımdan hiç
çıkmaz. Demişti ki 'Ben Beyoğlu'ndan yanıma birini alıp Karaköy'e yürüyerek
inerim, ben 500 kadraj yaparım o 2 kadraj yapar. Neden? Ben her şeye fotoğraf
gözüyle bakıyorum. Bir kişi fotoğrafçı olacaksa bu refleksini geliştirmeli.'
Diğerinde de 'Fotoğraf, siyah-beyaz mı ya da renkli mi olmak istediğini kendisi
fısıldar. Onun fısıldamasına göre o fotoğrafı ya siyah-beyaz yaparsın ya da
renkli. O fısıltıyı duymak da fotoğrafçıya kalmış' diye tecrübesini
aktarmıştı."