'Pandemiye karşı birleşin'

Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, bir yıldır korona virüsü salgınıyla savaşmaya devam eden meslektaşları hekimler ve sağlık emekçilerinin karşı karşıya kaldığı sorunlara isyan etti. Tanrıkulu, salgının meslek hastalığı sayılmamasına tepki gösterirken yetkililere çağrı yaptı. Türkiye'yi yöneten herkesin, sağlık sendikaları ve meslek odaları ile bir araya gelmesi gerektiğini söyleyen Tanrıkulu 'Sağlık sistemi tükendi' dedi.

'Pandemiye karşı birleşin'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Edirne Belediye Başkan Yardımcılığı görevinin yanı sıra hekimlik göreviyle de bilinen Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, korona virüsü salgınının birinci yılında hekimlerin ve sağlık emekçilerinin yaşadıklarını anlattı. Edirne Tabip Odası Onur Kurulu Üyesi de olan Dr. Tanrıkulu, Türkiye'de son 1 yılda 385 hekim ve sağlık emekçisinin korona virüsü salgınında hayatını kaybetmesi nedeniyle üzgün olduğunu ifade ederken; pandemi sürecinde ortaya çıkan sorunların çözülmemesine isyan etti.

Tanrıkulu, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin pandemi ile mücadele etmeye devam ettiğini belirtirken; tüm dünyada vaka sayıları artan korona virüsü salgınını da dünya savaşına benzetti. Korona virüsü savaşında hekimler ve sağlık emekçileri başta olmak üzere birçok neferin bulunduğunu söyleyen Tanrıkulu, pandemi sürecinde özellikle sağlık emekçileri ve halkın korunmasız kaldığını belirtti. Hekimlerin ve sağlık emekçileri için korona virüsünün meslek hastalığı olarak kabul edilmemesine tepki gösteren Tanrıkulu, Türkiye'deki tüm yöneticilere çağrı yaptı. Sağlık alanında karar alma yetkisi bulunan tüm yöneticiler ile tüm sendika ve meslek odası temsilcilerinin bir araya gelmesi gerektiğini söyleyen Tanrıkulu, sağlık emekçilerinin tükendiğini ifade etti.

'PANDEMİYLE SAVAŞ, DÜNYA SAVAŞIDIR'

Türkiye'de hekimlerin ve sağlık emekçilerinin,  aradan geçen 1 yıla rağmen pandemiyle savaşmaya devam ettiği belirten Tanrıkulu; '11 Mart, Türkiye'de ilk vakanın görüldüğü gündü ve o zaman biz bütün kurallarla ve genelgelerle uyarıldık. 11 Mart 2020 tarihinden sonra tüm dünyayı saran bu pandemiyle savaşmaya devam ediyoruz. Bu ciddi bir savaştır, dünya savaşıdır. Bu savaşın da neferleri, askerleri var. Sağlık çalışanları, emniyet görevlileri, diğer güvenlik görevlileri ve birçok meslek dalı bu konuda bir mücadele veriyor. Ne yazık ki çok üzgünüm. 385 tane sağlık çalışanımızı kaybettik. Her ölüm erken ölüm ama bunlar gerçekten çok erken oldu. Geçtiğimiz günlerde bir dostum söylediği ve çok hoşuma giden bir söz var; '˜Bir doktor öldüğünde aslında onun kurtaracağı hayatlar da ne yazık ki ölüyor veya etkileniyor'. Ne yazık ki koruyamadık. Sağlık çalışanlarımızı, halkımızı koruyamadık. Koruyabilirdik, çok ciddi mücadele ettik. Gücümüz de, sağlık altyapımız var' dedi.

'MESLEK HASTALIĞINI KABUL ETTİREMEDİK'

Tanrıkulu, pandemi sürecinde Avrupa'daki sağlık emekçileri ve Dünya Tabipler Birliği ile görüşmeler gerçekleştirdiklerini de açıklarken; 'Çok yoğun çalışan, saat mefhumu gözetmeyen sağlık çalışanlarımız var. Bizler çalışırken aslında ailelerimizi, kendimizi kaybediyoruz. Ona rağmen ölüyoruz, şiddete maruz kalıyoruz ve ciddi şekilde de yoksunluklar yaşıyoruz. Bugün 11 Mart 2021 ve tüm Türkiye'de Kovid'den kaybettiğimiz sağlık çalışanlarını andık. Bir sağlık çalışanı Kovid'ten hayatını kaybettiğinde meslek hastalığı sayılmaması gibi bir şey olabilir mi? Biz ne yazık ki bunu bile kabul ettiremedik. Devlet ana herkesi korumalıdır, sarıp sarmalamalıdır. Biz onun için bu mekanizmayı kuruyoruz, vergilerimizi veriyoruz' sözlerine yer verdi.

YETKİLİLERE ÇAĞRI YAPTI

Hekimler ve sağlık emekçilerinde korona virüsü salgınından kaynaklı büyük bir yılgınlık olduğunu söyleyen Tanrıkulu; 'Sağlık çalışanları korkunç saatlerle çalışıyorlar. 1 yıl geçti ve sağlık sistemi olarak tükendik. Artık tükenmek üzereyiz gibi yumuşak cümleler kullanamayacağım. Sağlık çalışanlarımız tükendi ve bu gerçekten inanılmaz bir noktadadır. Bir an önce akil insanlar, bütün erklerin, bizi yöneten herkesin buna müdahil olması, ne yapabileceğimizi bizimle konuşması gerekiyor. Türk Tabipleri Birliği'ni, SES'i ya da başka sendikaları öteleyerek değil; meslek örgütleri ile konuşacaklar. Ama biz bunu bile yapamıyoruz. Üzgünüm, o nedenle de bütün meslek şehitlerimizi saygıyla anıyorum' diye konuştu.