'ORMANI KORUYUN!'
Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği, kış mevsimiyle birlikte ağaç kesimlerinin ortaya çıktığı Sarayiçi'ndeki Tavuk Ormanı ile ilgili açıklama yaptı. Dernek Başkanı Ayten Eren, Edirne Belediyesi ve Edirne Orman İşletme Müdürlüğü'ne bölgenin korunması amacıyla dilekçe ile başvurduklarını açıklarken konuyla ilgili verilen cevapların yetersizliğine dikkat çekti. Eren, Edirne'deki tüm kurum ve yöneticilerini Tavuk Ormanını korumaya davet etti.
Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği, kentin en değerli varlıklarının bir araya geldiği Sarayiçi'ndeki Tavuk Ormanı ile ilgili yazılı açıklama yaptı. Dernek Başkanı Ayten Eren tarafından yapılan açıklamada, Edirne Belediyesi ve Edirne Orman İşletme Müdürlüğü'ne Tavuk Ormanı'nın korunması amacıyla sorulan soruların yanıtlarına yer verilirken; bölgenin korunması için çağrı yapıldı.
Kış
mevsimiyle birlikte Tavuk Ormanı'nda çok sayıda ağacın kesilmesi sonucu Edirne
Çevre Gönüllüleri Derneği, bölgedeki doğa varlığının korunması amacıyla çağrı
yaptı. Dernek Başkanı Ayten Eren, açıklama Tavuk Ormanı'nın önemine dikkat
çekerken; doğal varlığın korunması amacıyla yapılması gerekenleri sıraladı.
'BELEDİYENİN GÖREVİ DEVAM EDİYOR'
Osmanlı
Devleti'nden günümüze kadar ulaşan Tavuk Ormanı'nın, Edirne Sarayı'nın Has
Bahçesi olarak kullanıldığını hatırlatan Eren; 'Has Bahçe, bir rivayet ki
Selimiye Camisi'nin harcına katılmak üzere yumurta akı üretimi amacıyla tavuk
yetiştirildiği için Tavuk Ormanı olarak bilinmektedir. Bu rivayet, Has
Bahçe'nin kültürel ve doğal zenginlik olarak verilmesi gereken değerini
maalesef engellemiş, korunmadığı için mevcut eşsiz endemik bitkiler yok olmaya
yüz tutmuştur. Bu kültürel, doğal ve tarihi alanımız, Edirne Belediyesi'ne
verilen kullanım hakkının 2017'de sona ermesiyle 19 yıllığına yeniden tanımlanmış,
Ekosistem Tabanlı Fonksiyonel Amenajman Planı dâhilinde bakım ve koruma görevi
devam etmektedir' ifadelerini kullandı.
'GÜNDEMDE TUTMAYA ÇALIŞTIK'
Eren, Edirne
Çevre Gönüllüleri Derneği'nin 2016 yılından bugüne Tavuk Ormanı'nın korunması
amacıyla çeşitli çalışmalar gerçekleştirdiğini açıklarken; 'Bu doğal ve
tarihsel alanın değerinin ortaya çıkarılması, korunmaya alınması için muhatabı
olan tüm kurumlara dilekçelerle, yüz yüze görüşmelerle konuyu gündemde tutmaya
çalıştık. Edirne Belediyesi, 2016 yılında Trakya Kalkınma Ajansı'ndan 5 milyon
TL civarında hibeyle başlattığını söylediği projenin ilk etabında sarayın Has
Bahçesi'ndeki ender bitkilerin üzerine, 7 km taş ve beton yollar döşeme
sırasında sayısız ağacı da yok etti. 4 bin 900 dönüm alanda 86 dönümlük göl, yüzen
havuz, 6 kafeterya ve restoran projesini de kamuoyuna deklare etmelerinden
sonra da Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği olarak konunun uzmanlarını bir araya
getiren '˜Doğal ve Kültürel Değerimiz Tavuk Ormanı' başlıklı bir panel
gerçekleştirdik. Akademisyenlerimizin hazırladığı panel sonuç bildirgesini
kamuoyu ile paylaşarak 'Bu projeyi başka yerde yapın, saray ve Has Bahçe'nin
gerçek değeriyle korunmasını sağlayın' çağrısında bulunduk, imza
kampanyalarıyla bu talebimizi halkla buluşturduk' dedi.
'DOĞAL SİT ALANIDIR'
Topkapı
Sarayı'ndan sonra en önemli Osmanlı saraylarından biri olan Edirne Sarayı ve
Has Bahçesi'nin tarih, kültür ve doğal varlıklar bakımından çok önemli bir
değer arz ettiğini vurgulayan Eren; 'Çok zengin flora ve faunasıyla '˜Doğal Sit
Alanı' ilan edilmiştir. Bu bölge Edirne başkent iken sarayın has bahçesi olarak
kullanılmıştır. Bu has bahçede 40'ın üzerinde şifahi ecza bitkisinin olduğu
bilinmektedir. Edirne sümbülü gibi endemik ve nadir, göl soğanı gibi nadir
bitki türlerini içinde barındırmaktadır. Burada bulunan ağaçların fidanlarının
Has Bahçe'nin oluşturulduğu dönemde özenle seçilerek farklı bölgelerden
getirtildiği çeşitli kaynaklarda belirtilmiştir. Selimiye Camii'nin inşası
süresince yumurta akı ihtiyacının karşılanması için tavuk yetiştiriciliğinde
kullanılmıştır. Zamanında şehzadelerin avlağı olarak kullanılan bölgede Av
Köşkü, Adalet Kasrı gibi günümüze kadar gelmiş tarihi yapılar mevcuttur. Bugüne
kadar bölgenin 73 kuş türüne ev sahipliği yaptığı tespit edilmiştir. Ender
coğrafi yapısı, zengin tarihsel birikimi, yakın geçmişte tarihte oynadığı
önemli rolü açısından da Kent Kültür Tarihi açısından da büyük öneme sahiptir'
sözlerine yer verdi.
'GÜREŞ STADYUMU TAŞINMALIDIR'
Eren,
bölgede bugüne kadar özel ve kamu eliyle yapılan fiziki müdahaleler sonucu geri
dönülemez zararların meydana geldiğini belirtirken; 'Zamanında Kırkpınar
Güreşleri için güreş alanı olarak belirlenmiş ve içerisine bir güreş
stadyumunun yanı sıra içkili lokantalar ve düğün bahçeleri açılarak ticari
işletmelerin inisiyatifine bırakılmıştır. Bu alandaki özel işletmeler ve
faaliyetleri sınırlandırılmalı, düğün benzeri gürültü ve ışık kirliliği yüksek,
yaban hayatına zarar veren organizasyonlar yasaklanmalıdır. Sarayın Has Bahçesi'ne
kurulan Güreş Stadyumu buradan taşınmalıdır. Kırkpınar Güreşleri'nin ruhuna
uygun bir fuar alanı projelendirilerek Has Bahçe'nin koruma altına alınması
sağlanmalıdır. Alandaki endemik bitkiler, ecza bitkileri korunmalı,
geliştirilmeli, buranın gerçek sahipleri olan canlılara zarar verebilecek her
türlü etkenden arındırılmalıdır. Osmanlı Sarayının Has Bahçesi'nin bilimsel
açıdan korunarak geleceğe aktarılması birincil görevimizdir' dedi.
'TÜ İLE ORTAKLAŞMA OLMAMIŞ'
Tavuk
Ormanı'nın korunması amacıyla Edirne'deki tüm kurumlara ve yöneticilere çağrı
yapan Eren; 'Bizler Tavuk Ormanı konusunda tüm kurumlarımızı ve
yöneticilerimizi duyarlı olmaya, ivedilikle önlemler almaya, mevcut yasaları
uygulamaya çağırıyoruz. Bu konunun muhataplarından olan Edirne Belediyesi ve
Edirne Orman İşletme Müdürlüğü'ne dernek olarak sorular içeren birer dilekçe
yazdık. Gördük ki iki kurum ve işin merkezinde akademik bilgi danışılması
gereken Trakya Üniversitesi arasında bir ortaklaşma olmamış. 60 tıbbi aromatik
olmak üzere 120 orman altı bitkisinin takibi, her iki kurumun da yetersiz yetki
ve kurum desteği olmadığı için ortada kalan bir konu olmuş ve gün geçtikçe yok
oluşunu çaresizce akademisyenlerimizle birlikte izlemekteyiz' ifadelerine yer
verdi.
'OLUMLU BİR YANIT ALAMADIK'
Eren,
dernek olarak Edirne Orman İşletme Müdürlüğü'ne Tavuk Ormanı'ndaki ağaç
envanteri ile ilgili dilekçe sunduklarını açıklarken; 'Ağaç envanterinin kapsamının
daraldığı, korumanın yetersizliğinden ötürü 103 değişik türde kaçak kesimin
yapıldığı ve korunması gerekli Edirne Sümbülü dışında söz konusu orman altı
endemik bitkilerin de korunduğu üzerine olumlu bir yanıt alamadık. Orman
İşletme Müdürlüğü, yazımıza Tavuk Ormanı'nın mülkü Edirne Belediyesi'ne ait
olduğu için bu alana dair sorularımıza sadece kontrol ve denetim görevleri
olduğunu bildirmişlerdir' dedi.
'BELEDİYENİN BİLİMSEL PLANI YOK'
Edirne Belediyesi'ne dernek tarafından sorulan sorular sonucu belediyeden verilen cevabı da açıklayan Eren; 'Edirne Belediyesi'ne yazılı sorularımıza da gelen yanıtın bu değerli alanın korunması konusunda etkin, bilimsel bir planı olmadığı anlaşılmış, sadece Edirne Sümbülü için bilgilendirme toplantısına katılım gösterdiklerini ve tabelalarla halkın bilgi edinmesini sağladıklarını bildirmişlerdir. Yine taşkın sahası olması nedeniyle yapılmaması gereken 7 km beton yol ve elektrik direkleri, oturma gruplarının bozulmasıyla uğranılan kamu zararımızın olmadığı şeklinde yanıt aldıktan sonra geçen hafta gelen yeni taşkınla oluşan zarar hakkında tekrar sorumuz olacağını şimdiden bildiriyoruz. Biz Çevre Gönüllüleri Deneği olarak diyoruz ki; Tavuk Ormanı'nın, Trakya Üniversitesi Biyoloji Bölümü ve bölgede inceleme yapan bilim insanlarının rehberliğinde korunması, geliştirilmesi, mümkünse tıp alanında değerlendirilmesi çalışılmaları desteklenmelidir. Sivil toplum kuruluşları, meslek odaları da bunun içine dâhil edilmelidir' sözlerine yer verdi.
Bakmadan Geçme





